Diyarbakır'da trafik kazasıyla ilgili tutanak tutarken teröristlerin silahlı saldırısında şehit olan evli ve 6 yaşındaki bir kız çocuğu babası 37 yaşındaki Tansu Aydın için Emniyet Müdürlüğü önünde tören düzenlendi. Düzenlenen törene Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Diyarbakır Valisi Hüseyin Aksoy, Emniyet Müdürü Halis Böğürcü, askeri ve sivil erkan ile şehidin ailesi katıldı. Tören alanına gelen şehit polisin babası Fikret, annesi Ulviye, ablası Banu İllezin ve geçen Mayıs ayında evlendiği ikinci eşi Tayvanlı Vu Yhuy Tuanvi Aydın'ın güçlükle ayakta durduğu gözlendi.
TAYVANLI EŞ DUA ETTİ
Şehit polisin cenazesinin ambulanstan indirilmesi sırasında Tayvanlı eşi Vu Yhuy Tuanvi Aydın ile yakınları ağıtlar yaktı. Törende Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker'in konuşması sırasında sandalyede oturan şehit polisin Tayvanlı eşi yere diz çökerek dua etti. Kadın polislerin kendisini kaldırmasına izin vermeyen şehidin eşi, önce iki elini birleştirip başına götürdü, daha sonra secdeye varır gibi yere kapandı. Bu duayı defalarca takrarlayan şehit eşi, kadın polisler tarafından sakinleştirildi. Törende şehit polisin babası Fikret ile annesi Ulviye Aydın ve diğer yakınları da gözyaşlarına boğuldu.
17 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI
Törende konuşan Diyarbakır Valisi Hüseyin Aksoy, saldırıdan sonra düzenlenen operasyonda 17 kişinin gözaltına alındığını söyledi. Saldırıyı terör örgütü mensuplarının düzenlediğini belirten Vali Aksoy, "Özellikle trafik hizmetleri gibi tutanak tutma amaçlı görev başında olan bu arkadaşlarımıza yapılmış alçakça bir saldırıdır. Emniyet teşkilatımız, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğü uğruna, halkın huzur ve güvenliği için görev yapmaktadır. Benzer bir görevin ifası için dün alanda bulunan iki meslektaşımıza bölücü terör örgütü mensuplarınca silahlı saldırı gerçekleştirilmiştir. Saldırı sonucu hastaneye intikal ettirilen yaralılarımızdan Tansu Aydın şehit olmuştur, Ali Karahan adlı polis memurumuzun da şu anda tedavisi devam etmektedir" dedi.
TERÖRE KARŞI SESİMİZİ YÜKSELTELİM
Cenaze töreninde Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker'in de duygulanarak gözlerinin dolduğu dikkat çekti. Konuşmasında terör örgütünün kanlı yüzünü göstererek Tansu Aydın'ı kalleşce pusuya düşürerek şehit ettiğini belirten Eker şunları söyledi:
"Bir kaç gündür gerek DAİŞ, gerek PKK kanlı terör örgütleri birbirlerini beslemek suretiyle milletimize, emniyet güçlerimize, askerimize, polisimize ve sivil vatandaşlarımıza karşı terörist saldırılarını arttırmışlardır. Şehitlerimiz yüreğimizi dağlıyor. Hepimiz milletçe bu kanlı terör örgütleriyle mücadele etmek ve gerekli cezayı vermek kararlılığındayız. Kamu düzeninin sağlanması ve terör örgütü mensuplarının hak ettikleri cezayı bulması yönünde çalışmalar aralıksız şekilde sürdürülecektir. Türkiye kanlı oyunlarla, tezgahlarla karşı karşıyadır. Bütün terörist faaliyetlere yüksek sesle karşı çıkmak ve lanetle bunları kınamak durumundayız. Bu şehirde PKK terör örgütü insanlar üzerinde baskı yapmakta. Ama dünyadaki terörist örgütlere her yerde olduğu gibi bizde hep birlikte toplum olarak karşı durmadığımız sürece, bunların son bulması zaman alacaktır. Diyarbakırlı hemşehirlerimize ve bölgedeki vatandaşlarımıza özellikle şunu bir kez daha hatırlatmak istiyorum. PKK'nın ve DAİŞ'in yaptığı eylemlere karşı hepimiz daha gür sesle karşı durmak ve onları lanetlemek durumundayız. Terörle mücadele şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da devam edecektir. Türk Silahlı Kuvvetleri ve Emniyet Genel Müdürlüğü mensupları bundan sonra da fedakarlıkla, gayretle görevlerini sürdürecekler. Eylemcileri yakalayıp onlara hukuk içerisinde hak ettikleri cezayı verecekler. Bundan hiç şüphemiz yok. Ama terörün bu kanlı, kalleş ve kirli yüzünün deşifre edilmesi, buna karşı toplum olarak hepimizin mücadele etmesi gerekiyor. Bütün sivil toplumun bunlara karşı İspanya'da olduğu gibi, başka ülkelerde olduğu gibi gür ve yüksek bir sesle karşı durması, bunları lanetlemesi, bunları yüreklerde ve vicdanlarda mahkum etmesi gerekiyor. Biz toplum olarak inşallah bunları savacağız. Çünkü Türk milleti asil bir millet. Bugüne kadar karşılaştığı birçok badireyi atlattı. Bugün yüreğimiz kan ağlıyor. Ama bütün bu acıları sabırla, metanetle, dik durarak terör örgütü ve mensuplarını, destekçilerini sevindirmeyerek, onlara karşı durarak mücadeleyi sürdürecek ve inşallah bu badireyi milletçe bertaraf edeceğiz."
ŞEHİT EŞİNİN PEŞİNDEN KOŞTU
Konuşmaların ardından törene katılanlar toplu halde şehit polis memuruna dua etti. Duadan sonra baba Fikret, anne Ulviye ile şehit polisin eşi Vu Yhuy Tuanvi Aydın tabuta sarılarak gözyaşları döküp, ağıt yaktı. Bu sırada tabutun başına gelen şehit yakını bir kadın ise, "Ağabeyimi bana geri verin. Daha kaç tane polis şehit olacak? Yeter artık. Bakanların çocukları sağolsun, Tansu sen kimsin ki Tansu" diyerek feryat etti. Törendeki polisler aile fertlerini sakinleştirirken, şehidin eşi Vu Yhuy Tuanvi Aydın ise kadın polislerin engellemesine rağmen uzun süre ağlayarak eşinin tabutunun peşinden gitti. Şehidin eşinin zaman zaman fenalık geçirerek yere yığıldığı görüldü. Törenin ardından şehit polisin cenazesi memleketi Zonguldak'a gönderildi.
ŞEHİT POLİSİN CENAZESİ ZONGULDAK'A GETİRİLDİ
Bayram öncesi izin alarak kız kardeşinin oturduğu Antalya'ya giden, Suruç saldırısından sonra izinlerin kaldırılması üzerine görev yeri Diyarbakır'a döndüğü ilk mesai gününde teröristlerce şehit edilen polis memuru Tansu Aydın'ın cenazesi, Türk Hava Kuvvetleri'ne ait uçakla Çaycuma İlçesi'ndeki Zonguldak Havalimanı'na getirildi. Şehit polisin cenazesi Vali Ali Kaban, Emniyet Müdürü Osman Ak, İl Jandarma Komutanı Albay Haluk Selvi ve diğer protokol üyeleri tarafından törenle karşılandı. Uçaktan önce şehit polisin annesi Ulviye, babası Fikret, eşi Vietnamlı Vu Yhuy Tuanvi Aydın indi. Vu Yhuy Tuanvi Aydın'ın, ilk eşinden olan çocukları Eliz ve Lucky de yer aldı. Baba Fikret Aydın, "Erken tezkere aldın oğlum. Nereye gidiyorsun bizi bırakıp" diyerek ağıt yaktı.
EŞİNİN ŞAPKASINI TAKTI
Ardından, polislerin omuzlarında Tansu Aydın'ın tabutu uçaktan indirildi. Bu sırada Kuran-ı Kerim okundu ve dua edildi. Eşinin trafik polisi şapkasını takan Vu Yhuy Tuanvi Aydın, Türk bayrağına sarılı tabutu polislerle birlikte cenaze aracına taşıdı. Cenaze aracına binen Aydın, bir süre 'Aşkım' ve 'Tansu gitme' diyerek ağıt yaktı. Acılı eş, daha sonra eşinin tabutunun yanına uzanıp orada gitmek istedi.
Emniyet görevlileri, ağıt yakmaya devam eden Aydın'ı teselli ederken, araçtan da inmesi için ikna etmeye çalıştı. Bir emniyet görevlisi tabutun diğer yanına uzanıp, "Kurban olurum hadi gel" diyerek acılı eşi cenaze aracından indirmeye çalıştı. Bir süre sonra ikna edilerek araçtan indirilen Aydın, ambulansa alındı.
HASTANE MORGUNA GÖTÜRÜLDÜ
Şehit polisin cenazesi konvoy eşliğinde Zonguldak'taki baba ocağına götürüldü. Şehir merkezinden siren çalınarak geçirilen şehidin cenazesi, Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesi morguna alındı. Şehidin cenazesi, ikindi namazında kılınacak cenaze namazının ardından toprağa verildi. Bu arada şehidin babası Fikret Aydın'ın Yayla Mahallesi'ndeki evinin önünde taziye çadırı kuruldu.
Çevredeki binalarda oturanlar evlerine Türk bayrakları astı. Şehirde bazı sürücüler de araçlarına Türk bayrağı astı.