Başkan Ayyavuz DGC'de yaptığı basın açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
Binlerce yıl boyunca Anadolu Topraklarında kadın, bilgeliğin,sevginin ve barışın simgesi olarak anılmış, bu anlayış günümüze dek yaşatılmışsa da zamanla bazı kesimlerin kadını yalnızca çocuk doğurup ailesine bakmakla yükümlü bir varlık olarak nitelemesi ile büyük bir kadın nüfusu eve hapsolmuş,erkeklerin izin verdiği ölçüde yaşamın içinde yer alabilmiştir.
Kurtuluş Savaşında Anadolu kadını cesaretini,vatanına sahip çıkma bilincini,gücünü ve inancını büyük bir kahramanlıkla ortaya koymuş,Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş aşamasında Mustafa Kemal’in önderliğinde gerçekleşen tüm devrimlerin ve çalışmaların içinde onurla yer almıştır.
29 Ekim 1923’te Cumhuriyetin ilan edilmesi ile kadınlar önlerinde açılan yeni kapıların hakkını vermek için çalışmaya ve üretmeye başlamıştır. Genç Türkiye Cumhuriyeti'nin bütün olanaksızlıklarına rağmen kadınlar her alanda eğitim almaya pek çok mesleği layığıyla yapmaya başlamışlardır.
29 Ekim Kadınları Derneğimiz, Günümüzde dünya ve ülkemiz kadın hareketinin ve Cumhuriyet Devrimlerinin kadının toplumsal yaşama eşit katılımı için açtığı yolu izleyerek genelde insan hakları özelde kadının insan haklarını savunmak, korumak, geliştirmek, toplumsal cinsiyet eşitliği bilincini yaratmak, demokratik, laik, sosyal hukuk devletinin gereklerine uygun olarak yasal planda yaşamın içinde, sosyal ve siyasal alanda kadınların statüsünü yükseltmek kadınları ve çocukları şiddetin her türünden korumak için 26 Ekim 2020 tarihinde Türkiye’nin dört bir yanından 90 kadının katılımıyla Genel Başkanımız Şenal Sarıhan başkanlığında Ankara’da kurulmuştur.
Aynı amaç ve hedeflere
Yine aynı amaç ve hedeflere doğru çalışmak üzere Kasım ayında Denizli Şubemizin kuruluş onayını alarak resmi işlemlerimizi başlattık, yasal olarak 29 Ekim Kadınları Derneği Denizli Şubesi olarak bunu siz çok değerli basın emekçisi dostlarımız aracılığı ile tüm Denizli’ye ilan ediyoruz.
Öncelikli hedefimiz ilimizde, herkese dokunan, gören, duyan, liyakatı esas alan, emeği baş tacı yapan, sokağın nabzını tutan, büyümek, büyütmek, kendimizi, kadınlarımızı geliştirmek için Denizli’ de sosyal yaşamın tam merkezinde olacağız. Ev kadınlarının, tarlada emek veren üreten kadınların, işçi olarak çalışan kadınların her zaman yanlarında olarak tüm kadınlarımızla birlikte güçlenip büyüyeceğiz.
Erken yaşta evliliklerin önlenmesi ve günümüzün en tehlikeli sorunlarından biri olan siber zorbalık, siber şiddet gibi farklı tanımlara sahip olan bu şiddet türü ile mücadele edeceğiz. Biz kadınlar şiddetin her türlüsüne karşı olduğumuzu her mecrada belirtiyoruz ve bir gün yalnızca mutluluktan ağladığımız günlerin umudunu yüreğimizde taşıyoruz, taşımaya devam edeceğiz.
Bireylerin anlama, düşünme, algılama yetilerini açık tutup duygusal yanlarını harekete geçirmek için eğitim ve öğretimin yanı sıra, kültürel, sanatsal etkinlikler, geziler düzenleyeceğiz. Her türlü spor faaliyetlerine katılım sağlayacağız.
Eğitimde fırsat eşitsizliğini gidermek, kız çocuklarının okullaştırma oranının artması için ihtiyaç sahibi öğrencilere kitap, giyecek ve burs sağlayacağız.
İlimize, ilçelerimize, mahallelerimize, genel merkezimize karşı görev ve sorumluluklarımızın bilincindeyiz, bu görev ve sorumluluk bilinci ile hareket edeceğiz.
Kadınların eğitimli ve meslek sahibi olmaları için kurslar açacağız. Ekonomik krizin ülkeyi yoksulluk ve açlıkla sınadığı günümüzde bu durum en çok kadınlara dokunmuştur. Kadınların ellerinden alınmaya çalışılan haklar ve yoksulluk onları hak mücadelesinden geri bırakmayacaktır.
Mücadelenin en temel gücü örgütlülük ve örgütler arası dayanışmadır. Bu bilinç ve kararlılıkla kadınlar olarak sorumluluğumuzun farkında olup başta yaşam hakkı olmak üzere tüm temel insan haklarının korunduğu, gelecek kaygısı gütmediğimiz, kendi sorunlarımızı tartışıp, taleplerimiz etrafında çözümler üretebildiğimiz bir dünya için eşit ve özgür bir gelecek için mücadelemizi sürdüreceğiz…