Kocaman dünya liderinin; Açtığı camilerden, fabrikalardan, kazandığı savaşlardan, tüm dünya ülkelerine meydan okuyuşundan, Türk adını tarihe yazdırmış olmasından, Türk kadınına kazandırdığı haklardan, Türk milletine kazandırdığı itibardan, kendini sevdirmek için değil, sadece vatanını sevdiği için kazandığı tüm başarılardan bir habermiş gibi davrandılar. İşlerine gelmediğinde karalamak, işlerine geldiğinde baş tacı ederek kullanabilecek kadar küçüldüler bazıları.
Hadlerini fazlasıyla aşıp sanal ortamlarda karalama kampanyası başlatanlar da oldu, resimlerini paspas üzerine baskı yapıp ayakları altına alanlarda. Kötü niyetini anlatmak için kullandıkları alfabenin kim tarafından bu ülkede kazandırıldığını unutan cahilleri de, resmi ortamlarda başköşelerde yer bulan resimlerini toplatanları da unutmamak lazım. Milli bayramlarımızı, gelişigüzel nedenler bulup yurt genelinde kutlanmasına engel olanları da. Tabi bunca edep ahlak dışı davranışları görüp bildiği halde göz yuman ülke düşmanları var ya, işte onları hiç unutmamak lazım. Çünkü Unutmanın içten içe tükenmek, silinmek, yok olmak olduğunu biliriz. Tarihimizi unutmayız, ne şartlardan bugünlere geldiğimizi, kimlere minnet borcumuzun olduğunu ve gelecek günlerimizin, iyi yetiştirilmiş vatan evlatlarına bağlı olduğunu da.
Biz eğitimcilere bu konuda büyük görevler düşmektedir. Milli bayramlar ve anma günleri de, ülke ve millet olarak içinden geçtiğimiz zorluk, imkânsızlık, çaresizlik dolu günleri nesillere aktarabilmenin en temel yoludur. Bu anlamlı günlere sahip çıkmak milli vazifemizdir. Ahde vefadan yoksun olan milletler, yok olmaya mahkumdur. Her millette, içten türeyen düşmanlar muhakkak ki mevcuttur ve olacaktır. Bunun bilincinde olarak; yaşayışta, düşüncede ve ideallerde açık vermeden, onurla gururla, Atasının izinden gitmeyi ilke edinmiş olan gençlerin yetiştirilmesi tek kurtuluştur. Her gelen yeni nesil tarihimizi oluşturan bu önemli olayları ve anlamlarını bilmeli.
18 Mart 1915-1916 Çanakkale Zaferi
19 Mayıs 1919 Kurtuluş Savaşı
23 Nisan 1920 TBMM’ nin açılışı
12 Mart 1921 İstiklal Marşımızın Kabulü
30 Ağustos 1922 Zafer Bayramı
29Ekim 1923 Cumhuriyet bayramı
Bilmeli ki bireysel menfaatlere kapılıp, milli birliğe ters düşecek gafletlere düşmesin.
‘’İki Mustafa Kemal vardır. Biri ben, ölümlü Mustafa Kemal; diğeri milletin içinde yaşattığı Mustafa Kemal’ler ülküsüdür. Ben onu temsil ediyorum. Herhangi bir tehlike anında ben ortaya çıktımsa, beni bir Türk anası doğurmadımı, Türk anaları daha Mustafa Kemal’ler doğurmayacaklar mı? ‘’ demiş büyük lider.
Atatürkçü zihniyete sahip olabilmek için, önce Atatürk’ü tanımak, anlamak ve anlatmak lazımdır. Atatürk sevgisi el ayak etek öpmek değil, onurlu gururlu, şuurlu vatanseverler olabilmektir. Denizli Türk Eğitim Sen şubesi olarak gençlerimizin 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik Ve Spor Bayramını kutluyor, kendilerine yakışır bir gelecek için, bu kutsal emanete sahip çıkmaları gerektiğini bir kez daha hatırlatıyoruz.
Tülay GAZALCI
Türk Eğitim-Sen Denizli Şubesi Eğitim ve Sosyal İşler Sekreteri