AK Parti Denizli Milletvekili Şahin Tin, 28 Şubat sürecini ve bugünlere yansımasını anlattı. Dönemin MÜSİAD Denizli Şube Başkanı olan Denizli Milletvekili Şahin Tin, 28 Şubat sürecinin ülkenin tüm damarlarına alenen yapılmış post modern bir darbe olduğuna dikkat çekerek, “Hedef milletimizin geleceğini karartmaktı” dedi.
Milletvekili Şahin Tin; “Tarihte sayısız planlarla milletimiz geleceğini karartmaya ve ülkemizi geriletmeye yönelik birçok adımlar atıldı. 20. yüzyılın son döneminde ise bu 28 Şubat süreciyle devam etti. 28 Şubat sürecinde yaşananlar hiçte hazmedilebilir ve kolay kabullenebilir şeyler değildi. Çünkü mesele ülkemizin geleceği ve İslam âleminin duruşunu yıkma gayretiydi. Ne kadar argüman varsa sergilendi. O dönemde MÜSİAD Denizli Şube başkanı olarak çok ciddi tehditler aldık. Ağır baskılara maruz kaldık. Savunduğumuz değerleri bırakmamız ya da mücadeleden vazgeçmemiz için her türlü sıkıntılarla karşı karşıya bırakıldık. Sadece şahsım değil, yönetimdeki arkadaşlarım ve üyelerimiz hep diken üstündelerdi. Bizim gibi ülkesine sevdalı sivil toplum kuruluşlarının her birisi benzer sıkıntılarla karşı karşıya kaldı. İşletmelerimizin attığı her adım takibe alındı. MÜSİAD Genel Başkanlığı yapan Erol Yarar ve Ali Bayramoğlu nezdinde tüm şube başkanları olarak bizler Devlet Güvenlik mahkemelerinde yargılandık.Bugün anlatamadığım daha birçok olayla karşı karşıya bırakıldık. Öyle ki o dönem de yaşananlara bakıldığında, ülkemiz karanlık bir sokağa çekilmek isteniyordu. Düşünün sivil toplum kuruluşlarının yaşadığı sendromlar bile kabul edilemez boyuttaydı. Bugün geriye dönüp baktığımızda 28 Şubat süreci aslında Türk demokrasisinin bir yol kazası, demokrasi faciası olarak tarihe geçti” dedi.
Ülkemiz İçin 28 Şubat Derin Bir Yaradır.
Türkiye’ye ayar vermek isteyenler hiçbir dönemde karşılığını bulmadığına işaret eden Milletvekili Şahin Tin; “28 Şubat, dış güçlerin Türkiye’yi çökertmek ve milletimizin inancına darbe vurmak için içerdeki elleriyle milletimizi dizayn etme gayretidir. 28 Şubat’ta siyasal İslam kimliğiyle yazılan bir senaryonun filmleri çekilmeye başlandı. İslami terör ekseninde kurulan bir komplo eşliğinde seçilen aktörlere verilen roller milletin değerleri ayaklar altına almaya çalıştı. Böylesi stratejik hazırlanan senaryoyla ve aktörleriyle hem dine darbe vurulacaktı, hem de devletimizin geleceğine uzanan mücadele yolculuğu yavaşlatılacaktı. Nice oyunlar oynandı. Faili meçhul cinayetler. Terör odaklarının yine harekete geçirilerek bölge insanlarına uyguladığı baskılar. Başörtülere uygulanan zulümler. Kuran kurslarına uygulanan baskılar ve Provokatif eylemler. Müslümanların özgürlüklerine kısıtlamalar ve yürütülen tanklar. Hepsi bir film gibi yaşandı bu topraklarda. Ancak Milletimiz her zaman temel değerlerine sahip çıkma gayretiyle hareket ettiğinden bu algı oyunlarına gelmedi. Milletimiz, ülkemiz üzerinde oynanan oyunlara karşı duruşunu net bir şekilde ortaya koydu. Elbette yaşanan bu süreçte ağır kayıplarımız oldu. Ekonomimiz milyarlarca liralık zarara uğradı, özgürlüklere setler çekildi, on binlerce mağdur oluşturuldu ve hafızalara derin bir yara olarak kazındı. Allah bir daha ülkemize ve milletimize o karanlık sokakları göstermesin. Her zaman aydınlık yarınları yaşatsın ve bunun mücadelesini vermeyi bu millete nasip etsin” dedi.
28 Şubat’lar Bir Daha Yaşanmasın.
Ülkemizin o günleri tekrar yaşamaması için bir mücadelenin içinde olduklarını ifade eden Milletvekili Şahin Tin, “O dönemin mağdurları bugün ülkemizin yönetim kademelerinde görev alıyorlar. O dönemin acısını çekenler olarak bir daha o günlerin yaşanmaması için gayret veriyoruz. Eğitim sistemindeki adaletsizlikten, başörtüsü özgürlüğüne, ayrımcılıkların son bulmasına ve adalet sisteminden demokrasideki eksikliklere kadar birçok alanda çok büyük yasal düzenlemeler hayata geçirdik. AK Parti’nin bugün yeni anayasa ve başkanlık sistemi demesinin temelini oluşturan unsur, 27 Mayıslara, 12 Eylüllere, 28 Şubatlara ve 17-25 Aralıklara artık bir daha teşebbüs edemesinler. Onun içindir ki bugün Türkiye için yeni anayasa ve başkanlık sistemine acil ihtiyaç var. Başkanlık sistemiyle yeni bir dönemin ışığını yakıp bu sancılı süreçlerin yaşanmasına asla müsaade etmeyeceğiz” dedi.