Milletimiz “acaba?” diye bunlara oy verdi. Sonunda hapı yuttuk. Millet almayı beklerken elindeki avucundakinden oldu. Bankaları hortumladılar, onları da millet ödedi, hala ödüyor. Bunu orta yaş grubundaki hemşehrilerimiz mutlaka hatırlayacaktır. Yaklaşık 10 yıl felaket üstüne felaket yaşadık. O günleri geçlere hatırlatmalarında fayda var ” dedi.
Denizlili işadamlarından yükselen ortak ses:
Türkiye’nin koalisyonlardan çok çektiğini ifade eden İşadamları siyasi ve ekonomik istikrar dönemlerinde yatırım ve büyüme olduğunu, işssizliğin gerilediğini, koalisyonlar döneminde yerimizde saydığımızı hatta geriye gittiğimizi söylediler. İşadamları “istikrarsızlık sonucu fabrikaların işçi çıkardığı günlere geri dönmek istemiyoruz” dediler.
Türkiye’nin Turgut Ozal ile 1983 yılında atılım hamlesi başlattığını anlatan İşadamı İmren Eraslan, Denizli’nin ve ülkenin bu dönemde geliştiğini söyledi. 1983 yılında Denizli organize sanayi bölgesinde bir tane fabrika bacası tütmezken 1991 de Anavatan Parti iktidarına gittiğin zaman organize sanayi bölgesi dolmuşu” diyen Eraslan, “Bu, o günkü siyasi istikrar olduğu için yapıldı. Tek başına bir iktidar vardı. Siyasi istikrarda o noktaya gelindi. Peki daha sonrasında ne oldu 1989 yılından sonra siyasi iktidarsızlık başladı. Eraslan’Gençler hatırlamayabilir ama 1991 seçimlerindeki pervasızca vaadlerin sonunda uçuruma yuvarlandık. Milletimiz “acaba?” diye bunlara oy verdi. Sonunda hapı yuttuk. Millet almayı beklerken elindeki avucundakinden oldu. Bankaları hortumladılar, onları da millet ödedi, hala ödüyor. Bunu orta yaş grubundaki hemşehrilerimiz mutlaka hatırlayacaktır. Yaklaşık 10 yıl felaket üstüne felaket yaşadık. O günleri geçlere hatırlatmalarında fayda var. ” dedi.
VAATLER YİNE HAVADA UÇUŞMUŞTU
1991 yılında iktidarın seçimlere 1.5 yıl kalmasına rağmen erken seçim kararı almak zorunda kaldığını hatırlatan Eraslan, “Sebep işte iktidarsızlığa doğru gidişti. 1991 yılında seçim başladığında o günkü siyasi partilerden birileri çıkıp pervasızca vaatlerde bulundu. Hatta seçim otobüsünün üzerine çıktılar 2 anahtarı göstererek 2 anahtar vereceğiz diye vaat ettiler. Genç yaşta emekli yapacaklarını vaat ettiler. Askerliği indireceklerini vaat ettiler. Yani her şeyi vaat ettiler. Hatta ve hatta ödünç oy istediler. İktidar olma hevesiyle yapmadıkları şey kalmadı. Sonu felaket oldu.”
KOALİSYON HÜKÜMETLERİNDEN YAKINDI
Koalisyon hükümetlerinden dert yanan Eraslan, ekonomik krizlere değindi. Eraslan şöyle dedi: “1991 yılında pervasızca yapılan vaatler sonucunda buraya uçuruma yuvarlandık.. Bu vaatlerin sonunda 91 yılından sonra kurulan o günkü siyasi iktidar yani koalisyon hükümeti 38 yaşındaki insanı emekli yaptı. Türkiye artık o siyasi istikrarsızlığın sonucunda ekonomik istikrarsızlık geldi. 90’lı yıllarda hükümetler geldi gitti. Hep siyasi istikrarsızlıklar içinde yaşadık. Koalisyonlar sonucunda gecelik faizlerin 1000’lerle hesaplandığı bir dönem geçti. Yatırımcı yatırım yapamadı. İhracatçımız ihracat yapamadı. Yatırım yapılamadığı için işsizlik oranı arttı. Fakat 2002 yılından sonraki sürece baktığımız zaman siyasi istikrarla beraber
tekrar ekonomik istikrara geri döndük. Yatırımlar arttı. İşsizlik oranları düştü. Onun için siyasi ve ekonomik istikrar istiyoruz” dedi.
KOALİSYON OLMASINA HİÇ TARAF DEĞİLİM
İşadamı Nevzat Güney de açıklamasında, “Liderlerinin ekran karşısına geçip yada halkın arasına karışıp bazı vaatlerini açıkladıklarına hepimiz şahit oluyoruz ki, onlardan biride koalisyon hükümeti söylemleridir. 2000’li yıllar öncesinde bu ülkede koalisyon vardı. Şimdi de koalisyon söylemleri var. Bu söylemler Türkiye’ye ne getirecektir, Türkiye’den ne götürecektir? Ona bakmak gerekir. Koalisyon hükümetinde biri bir tarafa çekecek biri bir tarafa çekecek ülkenin işleri geri kalacak. Yapılan işler yapılmaktansa bu olduğu yerde kalacak. Biz ondan sonra geri gideceğiz bir daha hükümet bozulacak. Tekrar seçim olacak. Bu senin benim cebimden çıkacak. Ağır olacak seçim. Koalisyon bu ülkede bence doğru değil. Koalisyon olmasına ben hiç taraf değilim. Yani biz o zaman, yine yerimizde bir 8 ile 10 sene daha sayarız” dedi.