Müzik dünyasına fırtına gibi giren ve ‘’Kurt Duruşu’’ ile dikkatleri üzerine çeken sanatçı Emin Demir, son çıkardığı Ferman adlı albümüyle adından çok söz ettireceğe benziyor. Burak Kılıçaslan’ın gazetemiz AKİSHABER.COM.TR adına yaptığı özel röportajı siz okuyucularımıza sunuyoruz.
AKİSHABER: Sanat hayatına nasıl atıldınız? İlk olarak bize bunu bir açar mısınız?
DEMİR: Öncelikle şahsınıza ve şahsınız aracılığı ile gazetenize ilginiz ve alakanız için teşekkür ederim.
Sanat hayatıma küçük yaşlarda bağlama çalmaya çalışarak başladım, hiçbir kurs almadan kendi kendime uğraşarak. Aslında sanatçı olmak gibi bir düşüncem yoktu hayalimde, kendimce çalıp söylüyor, bir hobi gibi yapıyordum, sonrasında büyüklerimin teşviki ile konserlerde bir kaç eser okuyarak, sahne almaya başladım ve daha sonra gayret bizden tevfik Allah’tan dedik, bu zamana geldik.
AKİSHABER: Kendinizi sanatçı olarak mı yoksa bir halk ozanı olarak mı görüyorsunuz?
DEMİR: Çok güzel bir soru, tekrar teşekkür ederim. Aslında kendimi ne şarkıcı, ne türkücü, ne de bir ozan olarak görüyorum. Evet, kendimce bir şeyler üretmeye çalışıyorum, ona da sanat veya sanatçı diyorlarsa eyvallah, başım gözüm üstüne; lâkin ben her şeyden önce, üzerimde taşımış olduğum misyonun gereğinde, inandığım değerler ölçüsünde hayatıma şekil vermeye ve yaşantımı yönlendirmeye çalışan biriyim, yani duruş sahibi biri... İnandığım değerlere bu şekilde hizmet veriyorum.
AKİSHABER: Bildiğimiz üzere geçmişte de “Kurt Duruşu” adlı bir albüm çıkartmıştınız. Ferman ile Kurt Duruşu'nu kıyasladığınız vakit, geçmişe oranla, bugün yapmış olduğunuz eserleri nasıl değerlendiriyorsunuz? Yani açıkçası sormak gerekir ise geçmiş ile bugün arasında bir fark var mı? Bir önceki albümünüze çıraklık, bu albümünüze ise ustalık albümü diyebilir miyiz?
DEMİR: Kıyaslama yapacak olursak elbette farklar var; kalite anlamında, sanata bakış açım konusunda, insan gün geçtikçe nasıl gelişiyor, olgunlaşıyorsa, yapmış olduğumuz icraatlarda o ölçüde gelişiyor. Ustalık demek biraz, hatta çok erken, henüz yolun başındayız, daha yapacak çok işimiz var, Allah izin ederse.
AKİSHABER: Bize biraz da özel hayatınızdan bahseder misiniz? Emin Demir vaktini nasıl değerlendiriyor?
DEMİR: Zamanımı genelde kitap okuyarak, şiirleri inceleyerek, müzik dinleyerek geçiriyorum. Bir de sanatçılık dışında yapmış olduğum başka işlerimde var, onlarla uğraşıyorum.
AKİSHABER: Vermiş olduğunuz ilk konseri hatırlıyor musunuz?
DEMİR: Ooo tabii ki nasıl unuturum. 2002 yılının Aralık ayı idi, yanlış hatırlamıyorsam. 22‘si veya 23’ü idi Tokat Zile’de, yani memleketimde, 2 eser okumuştum.
AKİSHABER: Bildiğim kadarı ile şarkılarınızın sözlerini kendiniz kaleme alıyorsunuz. Bu sözleri yazarken beslenmiş olduğunuz kaynak nedir?
DEMİR: Evet, genelde kendi eserlerim; ama bazen sözleri başkalarının yazmış olduğu güzel şiirleri de değerlendiriyorum.
Genelde okuduğum kitaplardan etkileniyor, esinleniyorum, ilham kaynağım bunlardır... Ama elbette hayatımızda etrafımızda oluşan olaylar ve konulardan da etkilenerek ilham aldığımız oluyor.
AKİSHABER: Sanat camiasında kendinize örnek aldığınız bir şahsiyet var mıdır?
DEMİR: Tabii ki de gerek duruşu, gerek yaşantısı, gerekse sanatı ile örnek aldığım insanlar var; ama şimdi isim verirsem doğru olmaz, çünkü bir çok sanatçı ağabeyim var bu konuda.
AKİSHABER: Edebiyat dünyası ile aranız nasıldır ve hangi şairler gönül makamınızın baş köşesindedir?
DEMİR: Edebiyat dünyası ile aram güzeldir, bir çok şair ve yazarı takip ederim. İsim vermem pek uygun olmaz, çünkü samimi olduğum yazar ve şair dostlarımda var. Verdiğim isimlerde unuttuğum kişiler olabilir, kırgınlığa sebebiyet vermek istemem.
AKİSHABER: Son olarak söylemek istedikleriniz var mıdır?
DEMİR: İlgi, alakanız ve bana bu imkânı sağladığınız için, şahsınıza ve şahsınız nezdinde gazetenize çok teşekkür ederim.
Bu röportajı, AKİSHABER adında Burak Kılıçaslan yaptı.