Rektör Bağ mesajında, Meclis’in açılmasının; Milli Mücadele’den cumhuriyete giden yolda Kurtuluş Savaşı’nın en kritik safhalarından bir tanesi olduğunu anımsatırken, “Meclisimiz aldığı kritik kararlar ile Milletimizin, birlik içinde olduğunda nelerin üstesinden gelebildiğini tüm dünyaya bir kez daha göstermiştir” dedi.
“Milli Mücadele yıllarında, Misak-ı Milli gibi, Anadolu’nun düşmana karşı direnişine meşruiyet kazandıran son derece önemli bir belgeyi kabul eden Son Osmanlı Mebusan Meclisi’nin çalışmalarının akabinde İtilaf Devletleri’nin İstanbul’u resmen işgal etmesi, bu mücadeleden başarı ile çıkabilmek için gücünü milletinden alan bir meclisin kurulmasını gerekli kılmıştır.
Milli iradenin yansımasının bir simgesi
Kurtuluş Savaşı mücadelesinde, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde tüm varını yoğunu ortaya koyan Aziz Milletimiz, kendi içinden seçtiği temsilcilerin aldığı hayati kararlarla bu mücadeleye yön vermiş, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM), açıldığı günden bu güne milli iradenin yansımasının bir simgesi olmuştur.
TBMM’nin açılması, Milli Mücadele’den Cumhuriyet’e giden yolda Kurtuluş Savaşımızın en kritik safhalarından biri olmuştur. Yüce Meclisimiz, o dönemde Ülkemizin içinde bulunduğu zor şartlara karşın Milletimizden aldığı güç ile kurutuluş mücadelemizi başarıyla yürütmüş, Milletimizin, birlik içinde olduğunda nelerin üstesinden gelebildiğini tüm dünyaya bir kez daha göstermiştir.
TBMM’nin açılışından günümüze tam 100 yılı geride bıraktık. Ne mutludur ki, egemenliğimiz 100 yıldır kayıtsız şartsız milletindir ve daima milletin kalacaktır. Bağımsızlığa olan inancını, geçmişten günümüze hiç yitirmeyen Milletimiz, inanıyorum ki bugüne kadar olduğu gibi gelecekte de egemenliğini ve milletin iradesi olan meclisini koruyup kollayacaktır.
Tarihimiz boyunca birçok önemli zaferi yaşayan Aziz Milletimiz için 23 Nisan 1920 tarihinin hiç şüphesiz başka bir önemi daha vardır. Bu da, Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün gelecek nesillere olan güveninin bir göstergesi olmakla birlikte yalnız Türk çocuklarına değil, tüm dünya çocuklarına armağan ettiği ilk ve tek bayram olmasıdır.
Son zamanlarda bilindiği gibi tüm dünyada olduğu gibi Ülkemizde de etkisini gösteren yeni tip Koronavirüs (Covid-19) salgını ile etkin bir şekilde mücadele devam etmektedir. İnanıyorum ki tarihi boyunca birçok kez zorlu mücadelelere giren Aziz Milletimiz tarihinden aldığı azim, birlik ve beraberlik ile yine el ele vererek bu sorunun da üstesinden gelecektir. Bu vesile ile özellikle mücadeleyi etkin bir şekilde yürüten sağlık çalışanlarımız başta olmak üzere, üretim, lojistik gibi diğer alanlarda çalışmalarını sürdüren tüm çalışanlara görevlerinde kolaylıklar dilerken, bu süreçte tedavi gören tüm hastalara acil şifalar temenni ediyorum. Hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza ise Allah’tan rahmet, yakınlarına baş sağlığı ve sabırlar diliyorum.
Gazi Meclisimizin kuruluşunun 100. yılını salgın sebebiyle toplu olarak kutlayamayacak olmanın derin üzüntüsünü yaşarken, öncelikle Ülkemizin geleceği olan çocuklarımız olmak üzere tüm Milletimizin 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını en kalbi duygularımla kutluyor, Ülkemize ve tüm dünyaya başta sağlık, mutluluk ve esenlikler diliyorum. Ayrıca, Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, Cumhuriyetimizin kurulmasında ve vatanımızın bütünlüğünün korunmasında canlarını feda eden aziz şehitlerimizi rahmet, şükran ve saygıyla anarken, gazilerimize de sağlıklı bir ömür temenni ediyorum.