Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Müdürü ve Altay Toplulukları Dil ve Kültürleri Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Nergis Biray, TRT Avaz ekranlarında yayınlanan “Kültür Sanat Avaz” programının konuğu oldu. Avrasya Yazarlar Birliği Başkanı Yakup Ömeroğlu’nun sunduğu programda Prof. Dr. Biray, Ahmet Baytursun’u anlattı.
PAÜ Fen-Edebiyat Fakültesi Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nergis Biray, TRT Avaz ekranlarında Avrasya Yazarlar Birliği Başkanı Yakup Ömeroğlu’nun konuğu oldu. Kazak tarihi, düşünce hayatı ve eğitim sisteminin yeniden yapılandırılmasında önemli katkıları bulunan; eğitimci, dilbilimci, yazar, şair ve siyasetçi Ahmet Baytursun’u anlatan Prof. Dr. Biray, ilk olarak Ahmet Baytursun’u tanımlarken, hiçbir edebi şahsiyeti yaşadığı dönemin kültürel ve tarihi özelliklerinden ayrı değerlendirmemek gerektiğini hatırlattı. Ahmet Baytursun ve eserlerini anlamak için öncelikle o dönemin özelliklerini bilmek gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Biray, ayrıca o dönemde Rusların Türkistan’ı işgalinde en çok acı çeken topluluklardan birinin Kazak Türkleri olduğunu hatırlatırken, Ahmet Baytursun’un bu şartlarda dünyaya geldiğini dile getirdi.
İlk kuşağın da temsilcilerindendir
Konuşmasının devamında Ahmet Baytursun’un eğitim hayatını kısaca özetleyen Prof. Dr. Biray, bu süreçte Alketrov ile tanışmasının kendisi için bir dönüm noktası olduğunu belirtti. Ahmet Baytursun’un Aydınlanma hareketinde eğitime yönelik çalışmalar yaptığını ifade eden Prof. Dr. Nergis Biray, “Baytursun, eserlerinde hiçbir zaman ferdi konuları işlememiştir. Daha çok Kazakların topraklarının işgal edilmesi, bu topraklara Rusların yerleştirilmesi, yine Kazakların hayvanlarına el konulması, ardından gelen ağır vergiler; bunlar Kazakları içinden çıkılmaz bir hale getirir. Çok fazla kişi kıtlık ve açlıktan ölür. Ahmet Baytursun, eserlerinde bu konular üzerinde durur; aynı zamanda modern tarzda eğitim alan ilk kuşağın da temsilcilerindendir” şeklinde konuştu.
Konuşmasına, Kazak tarihinde önemli bir aydınlanma hareketi olan “Alaş Orda” ile devam eden Prof. Dr. Biray, Ahmet Baytursun’un bu aydınlanma hareketi doğrultusunda eğitim sisteminde tarım, tıp, ev ekonomisi gibi birçok faklı alanın olması gerektiğine dair görüşlerine yazılarında sıkça yer verdiğini hatırlattı. Diğer ülkelerle birçok alanda, eşdeğer seviyeye gelebilmek için yenilikçi eğitimin gerekli olduğunu dile getiren Prof. Dr. Nergis Biray, dönemin eğitim olanakları ve yaşam şartları göz önüne alındığında bu aydınlanma hareketinin önemine dikkat çekti. Ahmet Baytursun’un gazeteci kimliği ile “Alaş” hareketinde önemli rol üstlendiğini söyledi.
Ahmet Baytursun’un önerdiği alfabenin, eğitim sisteminde 1924 yılına kadar kullanıldığını ifade eden Prof. Dr. Biray, Baytursun’un alfabesinde, Arap harflerini ıslah ederek, Kazak ses yapısına uydurduğunu belirtti. Bu alfabenin Kazak ses yapısına oldukça uygun olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Biray, toplumlar arası bağların dil ve alfabe ile sağlandığını sözlerine ekledi.
Konuşmasının devamında, Ahmet Baytursun’un eserleri ve çeviri çalışmalarına değinen Prof. Dr. Nergis Biray, çevirilerinde, kendi toplumuna uygun olan konuları seçip yalın bir dille yer verdiğini, eserlerinde özellikle ana dile sahip çıkmak gerektiği konusuna dikkat çektiğini belirtti. Ahmet Baytursun’un, Kazak edebi dilinin oluşturulmasında kurucu isimlerden biri olduğunu sözlerine ekledi.