Savcılığa suç duyursunda da bulunacağını da belirten Sevim, "Rahatsızlanınca eşimi Denizli Devlet Hastanesi'ne götürdüm. Doktor, 'Eşiniz naz yapıyor' diyerek, bizi eve gönderdi. Sabahında da eşimi yatağında hareketsiz buldum. Evde, ambulansta ve hastanede üç kez duran kalbi tekrar çalıştırıldı ancak beyin kanamasından öldü" dedi.
Yaklaşık üç yıl önce Sarayköy'de yaşayan ilk eşinden boşanan Perihan Sevim, mermer işçisi Hüsamettin Sevim ile kaçarak evlendi. Çiftin bu evlilikten ikinci bebekleri 20 gün önce dünyaya geldi. Çocuğunu doyasıya kucağına alamayan genç kadın, geçen 21 Mart'ta evlerinde baygın bulunup, ambulansla Denizli Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Beyin kanaması teşhisi konulup, yoğun bakıma alınan kadının önceki gün (Salı) beyin ölümü gerçekleşti. Sevim'in kolunda morluk ve başında da darp olduğu gerekçesiyle durumu şüpheli bulununca savcılık soruşturma başlattı. Bu arada Sevim'in İzmir'de yaşayan babası Ali Kaya kızının organlarını bağışladı. Gece İzmir Ege Üniversitesi Hastanesi ile Antalya Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nden gelen iki ayrı ekip, Sevim'in iki böbreği ile karaciğerini aldı. Karaciğer, Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'ne, iki böbrek ise Ege Üniversitesi Hastanesi'ne götürülüp, uygun hastalara nakledildi.
Organların alınmasının ardından Sevim'in cesedi kesin ölüm nedeni belirlenmesi için Pamukkale Üniversitesi Hastanesi Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. Otopsi sonucu Sevim'in yüksek şekere bağlı aşırı tansiyon yükselmesi nedeniyle beyin kanamasından yaşamını yitirdiği, kayınpederinin iddia ettiği gibi eşi tarafından darp edilmediği belirlendi. Organlarıyla 3 kişiyi hayata bağlayan Sevim'in cenazesi dün (Çarşamba) Sarayköy ilçesinde toprağa verildi. Acılı baba Ali Kaya kızını damadının dövdüğünü, bu nedenle ölmüş olabileceğini söyledi.
DOKTOR İHMALİ İDDİASI
Mermer işçisi Hüsamettin Sevim, iki yıllık eşini darp etmediğini, ailesiyle görüşmediği için böyle bir suçlamayla karşı karşıya kaldığını söyledi. Eşinin doktor ihmali yüzünden beyin kanaması geçirdiğini iddia eden Sevim, "Cumartesi gecesi saat 01.00'de rahatsızlanınca eşimi Denizli Devlet Hastanesi'ne götürdüm. Hastaneye gittiğimizde eşim baygın haldeydi. Acil Servis'te muayene eden doktor, 'Eşinin hiçbir şeyi yok. Sana naz yapıyor. Götürebilirsin, fazla üzerine gitme' diyerek, eve gönderdi. Evde dönüp, uyuduk. Saat 09.00'da kendisini uyandırmak istedim ama hiç bir tepki vermedi. Ellerinde morluklar vardı hemen ambulans çağırdım. Eşimin kalbi durmuş. Kalp masajı yaparak tekrar hayata döndürdüler. Hastaneye giderken yolda yine kalbi durdu. Yine kalp masajı yaparak hayat döndürdüler. Denizli Devlet Hastanesi'ne vardığımızda tomografiye giderken üçüncü kez kalbi durdu. Bir kez daha duran kalbi çalıştırıldı ancak beyin kanaması geçirmiş. Yoğun bakıma alındı. Gece gittiğimizde doktor daha iyi ilgilenip müşahede altına alsaydı, eşim yaşıyor olacaktı. Doktor hakkında Sağlık Bakanlığı'na şikayette bulundum. Ayrıca savcılığa da suç duyurusunda bulunacağım" dedi.
Eşinin organ bağış belgesini kendisinin de imzaladığını belirten Sevim, tedavisi boyunca da hastanede yanında olduğunu söyledi.