Kaynar, “Bu gidiş hiç iyi değil, bakanlığın yayınladığı salgın haritası günden güne kızarıyor.” Dedi.
Salgında günlük vaka sayısı 26000’i, vefat sayısı ise 100’lü rakamları geçmiştir. Bu gidişle pandemi servisleri ve yoğun bakım ünitelerinin kasım ayında olduğu gibi lebaleb dolacağı günler kaçınılmaz bir şekil alacağı görülmektedir.
Yöneticiler ise kontrollü normalleşmeye geçerek, sadece bireysel önlemlerle pandemiye çare aramaktadırlar. Hâlbuki pandemilerin, sadece bireysel önlemlerle değil bunun yanı sıra hızlı bir şekilde toplumsal bağışıklığın sağlanması ile önlenebildiği bilimsel bir gerçektir.
Kağnıyla mı geliyor?
Aşı Çin’den kağnı ile mi geliyor ya da paramız mı yok? anlamak mümkün değil. Aralık 20, Ocak 20, Şubat 20 derken elli milyon aşı gelecekti. Meğerse Anderson’dan masallar dinlemişiz. Geldiğimiz nokta da hala ikinci doz aşısı yapılan kesim, aşılanması gereken nüfusun % 10’na bile ulaşamadı. Şimdi de bakan bey toplumsal bağışıklığın sonbahar da sağlanabileceğini ifade etmektedir.
Sonuç olarak; beceriksiz, öngörüsüz ve şeffaf olmayan uygulamalarla yöneticilerimiz bu salgın konusunda sınıfta kalmış, bunun yanı sıra devletimiz ise sosyal ve ekonomik olarak vatandaşımıza el uzatmamıştır.
Görünen odur ki; durum her geçen gün daha da vahim bir durum almaktadır. Bu nedenle maske, mesafe ve temizlik önlemlerini kesinlikle ihmal etmemeliyiz.