Suriyeliler neden Türkiye'ye getirildi?

Arslan BULUT

İsmail Küçükkaya, Suriyeliler konusunu sorduğunda, Ekrem İmamoğlu, Suriye politikasına hiç girmedi ve yapıcı bir dille konuşarak, "Biz mülteci konusunu iyi yönetemedik. Güneyimizde yaşanan insanlık dışı olaylar sonrası Türkiye'miz yalnız bırakılmıştır. Biz, göçmenliğe ve mülteciliğe ilişkin, bir masa kuracağız. Ülkemiz adına ulusal politika geliştirme noktasında aktif davranacağız. 3,5 milyona yakın mülteci bu ülkenin her yerine dağılmamalıydı ve engellemek için neler yapabiliriz, bu süreci nasıl destekleyebiliriz? Bu anlamda belediyelere düşen görevler nelerdir işin içinde olmamız gerekir" dedi.

Binali Yıldırım ise "Afrin harekâtını yaptık biliyorsunuz. Ben başbakandım. Oraya şimdi bir kısmını gönderdik. Cerablus'u, El Bab'ı aldık, oraya gönderdik. 500 bine yakın Suriyeli gitti. Şimdi Fırat'ın doğusundaki o bölgeyi temizleyip diğerlerini de oraya göndereceğiz. İstanbulluların huzurunu kaçıran olaylara karışırlarsa, tutar göndeririz. Bu kadar açık" diye konuştu.

***

Konuyla doğrudan ilgili İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, mülteciler konusunda programdan önce yaptığı açıklamada "Suriyeli kardeşlerimize biz ev sahipliği yaptık, yapmaya da devam edeceğiz. Bana 6 ay süre verin, bunu tüm İstanbul'a söylüyorum. 6 ay sonra buradaki düzenin yüzde 100'e yakın bir oranda herkes tarafından sağlandığını herkes görecektir"

Biz 402 yıl bunlarla aynı sancak altında birlikte yaşadık. Üç kuruş para bulduk diye sırtımızı mı dönecektik. Biz 15 Temmuz'da nasıl kurtulduğumuzu zannediyoruz? Biz nasıl kurtulduk? Kim ne derse desin, 450 bin çocukları doğdu bu ülkede. Allah o 450 bin çocuğun hayrına 15 Temmuz'da şu hainlere ezdirmedi. Ben onu bilirim" dedi!

Soylu, Suriyelilerin yüzde 65'inin Misakımilli sınırları içerisinden Türkiye'ye geldiğini de söyledi.

***

Suriyelilerin Türkiye'ye sürülmesi konusunda gerçek nedir peki?

Bu konudaki ilk veriler, bana 2011 yılında gelmişti. AKP gençlik kollarından bir genç, bizzat bana, Türkiye'nin 30 şehrinde Suriyeli muhalifler için kamplar kurulmakta olduğunu, toplam 300 bin Suriyelinin silahlı eğitimden geçirileceğini bildirmişti. Olaylar bu bilgileri doğrulamaya başlayınca bu bilgiyi kamuoyu ile paylaşmıştım.

Yine 2012 yılında, Afet İşleri Genel Müdürlüğü'nün 1.5 milyon çadır siparişi verdiğine dair bir haber almıştım.  Bunun üzerine "Suriye sınırında kurulacak yeni çadır kentler için mi bu kadar çadır lazım yoksa İstanbul'da deprem olacak da gaipten haber mi geldi" diye sormuş ama cevap alamamıştım. Çünkü 1.5 milyon çadırda 7.5 milyon kişi barındırılabilirdi!

Suriyelilerin Türkiye'ye sürülmesi veya getirilmesi, iktidara tarafından 1.5 milyon çadır siparişi verecek kadar planlanmış bir süreçti. Tabii Suriye'nin kuzeyinin boşaltılması ve burada bir PKK devleti kurulması için Türkiye kullanılıyordu.

***

Şimdi Ahmet Yaman adlı okurumuz, "Suriyeliler hakkında söylenen 'savaştan kaçtılar', 'sığındılar', 'göçtüler' kelimelerinin hiçbiri doğru değildir. Doğru olan şudur: Suriyeliler getirildi!

Suriye'de birkaç yıldır yaşanan kargaşa, bunların gelmelerinin sebebi değil, getirilmelerinin bahanesidir. Çok daha kapsamlı ve derin bir proje için getirildiklerini, toplumumuzda da herkes bir gün anlayacak ama korkulur ki, iş işten geçmiş olacak. Gönderilmiyorlarsa; savaş için gelmemişler, başka hesaplar için getirilmişler demektir." diyor.

Biz de zaten, "PKK devleti kurulsun diye Suriye'nin kuzeyi boşaltıldı. Türkiye'ye sürülmelerinin sebebi ise ülkeyi eyaletlere bölerek parçalamaktır" diye yıllardır bu projeyi yazıyoruz! Ümit Özdağ, Suriyelilerin rejim değişikliği için de kullanıldığını anlatıyor.

Eskiden mektupların sonuna gelindiğinde Karadenizliler, bir ifade kullanırdı:

"Daha ne yazayım?"