Halkların Cumhurbaşkanı Adayı!...
Bugün(15.07.2014) HDP'nin Cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş seçim stratejisini ve programını açıkladı. Seçim sloganının "YENİ YAŞAM" olduğunu söyledi. Mensup olduğu kitlenin özlediği Türkiye'nin nasıl olması gerektiğini açıkladı."Kürt" kelimesini kullanmadı. "Millet" kelimesinin de ırki bir hüviyet taşıdığını belirterek sürekli "Halklar" kelimesini kullandı. Kendisini de "HALKLARIN CUMHURBAŞKANI ADAYI" olarak ilan etti.Kürtlerin, Lazların, Çerkezlerin, Abazaların, Gürcülerin, Süryanilerin, solcuların, Alevilerin, Sünnilerin, -lutfetti- Türklerin Cumhurbaşkanı olacağını söyledi. Türkiye'nin 36 etnik gruptan meydana geldiğini söyleyen diğer adaydan ne farkı var? Bu mudur milletin bütününü kucaklamak? Ayrıca programına bakınca dersin ki, Başbakanlık seçimi yapılıyor, Demirtaş da "Hükümet Programı"nı sunuyor. "Yeni Yaşam"da bütün halklar eşit, inançlar, eşit, her ana dilde eğitim, Cumhur Meclisleri olacak, herkes kendi kendini yönetecek. Peki soruyorum, Parlamenter demokratik sistemden vazgeçip, etnik ve dini grupların kendi meclisleriyle kendilerini yönettikleri Kanton sistemi bir yönetime mi, Eyalet sistemine mi, bir tür Başkanlık sistemine mi geçiyoruz?Yürütme gücü olmayan, yürütmeyi denetleme yetkisi olan Cumhurbaşkanı, Demirtaş'ın programını nasıl hayata geçirecek? Biz, milleti, eşit yurttaşlık ekseninde bütünüyle kucaklayan, milletin birliğini, vatanın bütünlüğünü, içte ve dışta barışı ve huzuru sağlayacak bir Devlet Başkanı seçiyoruz. Önce neyi seçeceğimizi iyi bilelim. Bir de Kürtçü ve Bölücü onların terör örgütü PKK'nın son otuz yılda 30 binin üzerine insanımızın ölümüyle sonuçlanan terör faaliyetlerini, aynı doğrultuda politika sürdüren partilerin niyetlerini ve bölücü söylemlerini bilmesek, peşmerge elbisesiyle Kandil'deki Selahattin Demirtaş'ı hatırlamasak, bu yumuşak, esprili üsluplu ve fazla demokrat havucu yiyip yutacağız. Ama kazın ayağı öyle değil "HALKLARIN CUMHURBAŞKANI"....