Koray Avcı'yla Denizli'de Çok Özel Bir Röportaj

Koray Avcı ile konser öncesi Denizli'de buluştuk. Samimi, sıcak, mütevazı bir insan.İçten konuşmaları ve röportajı için Koray Avcı'ya teşekkürler.

Öncelikle Hoşgeldiniz Denizlimize

 

Koray bey kısaca kendinizi tanıtır mısınız?

 

-Bu soruyu çok soruyorlar aslında, kısa tanıtmak çok zor her yere çıkmıyorum her yerde bulunmadığım için insanlar beni tam anlamıyla bilmiyor. Ben şöyle söyleyeyim ; 10 küsür yıldır müzikle uğraşıyorum yıllarca bar sahnesi yaptım üniversiteyi kazandım.Muğla Fizik Mühendisliğini kazandım.Ben özgün ve türkü söylüyorum. Ama Muğla’da özgün müzik dinleyenlerin oranı çok düşüktü.orada sokağa başladım.okul bittikten sonra Ankaraya gitmem gerekiyordu. Ankara’ya döndüğümde orada sahne aldığım yerler artık solistlerini oturtmuşlardı beni kabul etmediler. Sonra skağa devam ettim.Ve sesimi kaybettim sokakta… Çok bağırdım,yüksek sesle okuduğum için. Çok sosyalim. Ressamım ben, duvar sanatçısıyım.Çok eğlenceli bir adamım normalde ama bir o kadar da duygusalım.Ailemden, dostlarımdan, kendi benliğimden uzak bir hayat yaşıyorum.Ömrümü tanımayacağım insanlara bile adayacak bir kapasiteye sahibim.Yani Koray Avcı kim dersen duygularını avuçlarına almış insanlara bişeyler serpiştirmeye çalışan bir adam …

 

Kendinizi en yalın, en sade ve en saf hissettiğiniz yer neresidir?

 

-Benim yerim yok, bi yurdum yok, benim bi yatağım yok, yani ben yalnız bir adamım.Hayatı boyunca beni sırtında taşıyabilecek çok güzel insanlar var ama benim bir yatağım yok, benim ağlayabileceğim bir koltuğum yok o yüzden kendimi saf hissettiğim yer gönlümün yalnız kalıp gözlerimin dolduğu an.

 

Müziğe olan ilginiz ilk ne zaman başladı?

 

Ailem benim müzik yapmamı istemiyordu. Müzik seti vardı. En altında plak çalar vardı, plakların konulduğu yer.Ozamanlar plak almak sıkıntılıydı.Babam kaset alırdı. Orhan Gencebaylar, Ahmet Kaya’lar Zülfü Livaneli’ler. Ben de odada annem temizlik yaparken tek başıma oturup kendi kendime dinlerdim.Siyah, pembe ve yeşil kaplı kasetler benim müziğin içine girdiğim yerlerdi. Aslında orada başlamışım yeni yeni anladım.

 

Hayatınızda kararlarınızı, tercihlerinizi etkileyen kişiler kimler?

 

-Ben kendi kararlarımı kendim veririm.Doğru da yanlış da.Tavsiye istediğim mutlaka olmuştur ama önemli kararları kendim  veririm.

 

Sizi pek çok kişi Volkan Konak’a benzetiyor?

 

-Ne konuda?

 

Ses  ve tavır konusunda

 

-Üslup Volkan konak’a ait bir üslup değil.Sunay Akın’ın üslubu.Şarkı anlayışına gelince sahnenin duruşundaki benzerlik bütün sanatçılarda var.Herkes birbirine benzeyebilir.Volkan Konak’ın çok ayrı bir tarzı ve yaklaşımı var.Çok sevgi dolu ve çok özel bir adam.Sesimin benzerliği olabilir.Şu an konuşurken bile benziyor olabilir ama taklit olarak değil.Mesela Volkan abinin şiirleri çok ayrı bir şey, benimkiler çok ayrı.O sahnede şairlerin şiirlerini okuyor ben yapmıyorum.O, o duyguları geçirebiliyor , ki bu onun çok özel bir insan olduğunu gösteriyor.Ben kendi şiirlerimi okuyorum Volkan abi de kendi şiirlerini okuyor ama sesimiz benziyor, Taklit değil ama.

 

Kendinizi şu anki konumun daha ilerisinde görebiliyor musunuz?

 

-Ben hayal kurmayı seviyorum ama ukala olmamak lazım. Doğal görüneceğim diye de sapıtmamak lazım. Ama gençken, yani gençken derken hala gencim de(gülüyor) Ankara’da sahne aldığımda o mekanın tıklım tıklım olmasına çok şaşırıyordum. İnsanlar beni 6 saat, 8 saat dinliyorlardı.”Neden bu insanlar bu kadar oturuyorlar nasıl dinliyorlar?”diyordum ama çünkü eğleniyorduk. Bu sahnede yaptığım muhabbetleri o zaman yapıyordum ben zaten.Bir gün şöyle bir olay oldu bir gün evdeyim sabah uyandım.Sabahları uyandığımda çok asabi bir adam oluyorum. Akşam bir video yüklemiştim sabah kalktım bir baktım videoyu  850 bin kişi izlemiş. Yani bu çok ciddi bir şey .Çektiğim videolar benim duygularımı paylaştığım şeyler. Videolar aslında benim duygularım, o video bir gece o kadar izleniyorsa demek ki insanlar beni anlıyor. Tabi ki sevmeyenler var.”O nasıl bir şiir lan”diyen insanlar var.Öyle olunca çok üzülüyorum. Saygı duyuyorum ama üzülüyorum.

 

Sizi internette dinleyen hayranlarınıza kendi müziğinizi nasıl sevdiriğinizi düşünüyorsunuz?

 

-Çünkü ben başkalarının şarkılarını söylüyorum. Bana gelene kadar ne üstadlar söylemiş. Ama bir gün bir yerde oturursun dostlarınla “Hadi bir şarkı söyle” dersin o şarkı nasıl güzel gelir.Başka bir duyguya girersin.Bizim mevzumuz o.Albümüm çıkacak. Eğer benim bestelerim sevilirse o zaman bana sanatçı de.

 

Albümünüz ne zaman çıkacak?

 

-Anlaşmayı yaptık. Çok güzel bir yapımcıyla anlaştık.Kışın olabilir.Video olaylarını bırakmayacağım. Yine internete videolarımı koyacağım. Albüm çıkarsa daha iyi olacak, ücretsiz halk konserleri verebileceğim. İnsanlar beni daha iyi tanıyacak.

 

Sevenlerinizden beklentileriniz nedir?

 

-Benim bir beklentim yok. Sadece sevsinler, art niyet aramasınlar hiçbir şeyde .Bizim memleketimiz art niyeti seviyor. Ama tenzih ediyorum güzel insanları. Sevsinler abi sadece sevsinler çünkü zaten hepimiz yalnızız bu dünyada . Ben sadece beni sevin dedim.

 

Müzik yaparken kendinizi nasıl hissediyorsunuz?

 

-Ben başka bir dünyaya giriyorum. Çok farklı bir adam oluyorum. Dünya değişiyor.Menajerim Serkan’a soruyorum .”Serkan 60. Sahnemizi yapıyoruz sen neden hala her sahnede aynı bakıyorsun” dedim. “Sen benim her sahnede hafızamı siliyorsun” dedi. Ben kitlendim kaldım böyle. Bak bi şiir okuyayım sana çok kısa bir şiir;

 

Nefes aldığınız kadar yaşarsınız bu hayatta

Nefsinize sadık sevginize sahip çıkarsanız

Acıdan mahrum, hasrete sadık olursunuz

Sevginiz sevdanızın dileklerinde

Kalbiniz aşkın bileklerinde koksun

 

Menajerim şöyle dedi ”Whatsapp’a yazsam mı la şunu” (Gülüyor)

 

Yazdığınız şiirleri kitap haline getirmeyi düşünüyor musunuz?

 

-Haddim değil o şu an benim. Ama yapacağım zamanı gelince inşallah.

Bugüne kadar başarıya ulaşmak için neler yaptınız?

 

-Hiçbir şey yapmadım. Sadece dürüst olmaya çalıştım. Su aktı yolunu buldu.

 

Müziğe adanmış bir ömür mü, yoksa doyum noktasına ulaştığınızda müziği bırakır mısınız?

 

-Bir halime baksana, daha uyumadım. Doymak diye bir şey yok. Ben yemeği bile az yiyorum. Ölene kadar yani. Tabutumu taşıyan milyonlar istemiyorum. Beni anlayan birkaç kişi olsun yeter.

 

Bugüne kadar aldığınız sizi en mutlu eden hayran tepkisi neydi?

 

-Bazı mesajlar var beni ağlatıyor. Ama şuna çok kızıyorum, Sevgilisinden ayrılmış, babasıyla kavga etmiş benden video istiyor. Ben bunu ayıp olarak hissediyorum. Benim duygularım bu kadar basit olmasın. Ben inanıyorum ki o kişi sevgisini eşinin yanağından öperek, babasının elinden öperek zaten halledecek. Benim şarkılarımı açsınlar “Bak Koray  abi bugün de bizim için söylüyor” desinler.

 

Şu ana kadar almış olduğunuz tepkiler sizi tatmin ediyor mu?

 

-Tatmin değil beni mutlu ediyor. Onur duyuyorum

 

Bir şansınız daha olsa hangi mesleği seçerdiniz?

 

-İnsanlar kendi şanslarını kendi yaratır. Ben zaten iç mimarım, ressamım, fizik mühendisiyim. Mesleğim var zaten.

Ankara sizin için neyi ifade ediyor?

 

-Ankara.. Gardaş alayına gider yani (gülüyor ve tam bir Ankaralı gibi konuşmaya başlıyor).Şeklim değişti bir an.Gardaş Angara çok farklı. Angara.. Kelimeler yetmiyor yani.1 aydır gidemedim. Benim o Kızılayda yürümem lazım. Altındağ’a kaleye çıkmam lazım. Anlıyon mu beni? Köpeklerle sokağa çıkıp küfür etmem lazım. Angaralı birini görüp aynı şiveyle konuşmam lazım. Angara şiir gibi baba.Bak düzeltemiyorum şiveyi ama Angara şiir gibi.Yalnızlığımın, çocukluğumun çaresizliğimin,aşkımın.. O sokakların dili olsa da bi konuşsa. İlk orada dayak yedim, ilk orada dövdüm, ilk orada aşık oldum, ilk orada içtim, ilk orada şarkı söyledim,ilk orada şiir yazdım. Benim ilklerim hep orada oldu.

 

3 Kelimede Koray Avcı?

 

-3 kelimeye sığar mıyız ki? 1 Aşk 2 şiir 3 Şarkı

 

Müzik dışında Koray Avcı neler yapar?

 

-Hiçbir şey. Hiçbir şey yapamıyorum ki.Ya uçaktayım ya sahnede y otel odasında.

 

Sizin sevenlerinize anlatmak istediğiniz bir şeyler varmı?

 

Bir konserimde bir şey yaşadım. Bir tartışma oldu. Ben çok gergin olurum çünkü her şeyin en güzeli olsun isterim. Ben dinleyicilerimle hep dip dibe olmak isterim.Bir mekanda garson arkadaş “Biz nasıl servis yapacağız” diye sert bir tepki gösterdi.Ben de “Sen konuya dahil olma hani biz hallederiz”demiştim. Ona üzülmüştüm. Bazen ben de sert tepki verebiliyorum. O gün ben o değildim dedim kendime.Sonra görüştük o arkadaşla gönlünü aldım.Bir gün ağlıyorum ama nasıl ağlıyorum.Birisi dokundu arkadan ”Fotoğraf çekinelim mi? ” dedi. Çok kötüyüm şu an dedim. Kötü bir laf kullandı. Ona çok üzüldüm.

 

Son olarak bir şiir okumak istiyor Koray Avcı, hayranlarına yazılmış bir şiir

 

-Yaşamakla ölmek arası sana şiir yazmak

 Yazarken ölmek okurken yaşamak o yüzden sevmek kadar güzel bir şey yok

 Kocanızı sevin, sevgilinizi sevin,en yakın dostunuzu sevin

 Söyleyemiyorsanız yaklaşın ona kulağına fısıldayın

 Sevgi varsa benim memleketim var zaten

 Yüreğinizden kötülükleri atın, güzellikler sizinle olsun

 Aşk ile..

Türkiye Haberleri

Türkiye'nin en zeki 10 ili açıklandı
Büyük İstanbul Depremi için tarih verdi
Meteoroloji'den acil kar uyarısı!
Türklere yasak, Avrupalıya serbest!
Diyanete 4 Bin Personel Alınacak