Arabaşı Çorbası, yöresel lezzetleriyle ünlü ilçenin öneli tatlarından birisi olarak biliniyor. Eskiden kış mevsiminde özellikle av hayvanlarının etiyle pişirilen çorba, bugün ise tavuk, kaz ve hindi etiyle yapılıyor. Bir araya gelme, dostlukların pekiştirilmesi ve muhabbet etme vesilesi olan Arapaşı, geçmişi geleceğe taşıyan önemli gelenekler arasında yer alıyor.
Teknolojinin de gelişmesiyle birlikte çok katlı binalarda komşuluk ilişkilerinin azaldığı günümüzde, Çameli’de yaşatılmaya devam eden Arabaşı geleneği, komşuların, arkadaş topluluklarının bir araya gelip kaynaşmasına dayanışmalarını, sohbet etmelerine vesile oluyor. Çameli’de tüm dünyada korona virüs salgını nedeniyle toplu etkinlik ve yemeklerden uzak durulsa da, çekirdek aileler bu geleneği devam ettiriyor.
Sıcak çorbayla soğuk hamurun buluşması
Arkadaşları için Arabaşı Çorbası hazırlayan Sezgin Özdemir, “Çamelin’de kış mevsiminde gribal enfeksiyonlara karşı vücut direncini artırmasıyla da bilinen Arabaşı Çorbası, vatandaşlarca sıklıkla tercih ediliyor. Arabaşı Çorbası, kavrulmuş un, acı biber, tavuk, kaz, hindi gibi kanatlı hayvan etiyle pişiriliyor. Arabaşı’nın hamuru ise un, su ve tuzla hazırlanıyor. Kaynayan suyun içine atılan un, karıştırılarak bulamaç kıvamına getirilir. Daha sonra bir tepsiye dökülen hamur soğutuluyor. Soğuyan hamur, baklava dilimi şeklinde kesilir Kaşığa önce soğuk hamur, ardından çorba alınıyor ve çiğnenmeden yutuluyor. Havanın soğumasıyla hemen her mutfakta bu çorbanın yapılıyor. Çocuklarımız ve arkadaşlarımız, Çameli'nde bu çorbayı içmek için kilometrelerce yoldan geliyorlar. Soğukta lezzeti ve tadı başka oluyor. Acı ve tavuk suyundan olduğu için oldukça faydalıdır. İçimizi ısıtır. Nezle ve gribin bir numaralı düşmanıdır. Vücudun hastalıklara karşı bağışıklığını arttırır” dedi.
İHA