TBMM Başkanvekili CHP Denizli Milletvekili Avukat Gülizar Biçer Karaca, yapılan zamlarla ilgili olarak hükümete sert tepki gösterdi. Memura, çalışana yapılan zamların, iğneden ipliğe fırtınaya dönüşen zamlardan sonra eriyip buhar olup, yok olup gittiğini hatırlatan Biçer Karaca, “İlaca yüzde 30.5 zam geldiği duyuruldu. Halkımızın pahalı olan sağlık harcamaları zam kararıyla birlikte yüzde 30.5 daha artmış oldu. İnsanımız en temel hakkı olan sağlık hizmetlerinde de artık faydalanmakta daha da zorlanacak. Fakir, fukara bu zam kararıyla birlikte artık sağlığından da fedakârlık yapar hale gelecek. Seçimden önce 19.76 TL olan benzine, geçen hafta gelen 6 TL’lik ÖTV bindirimi yetmedi. Adına yakışır şekilde salı günü 2 TL daha zam gelmesi bekleniyor. Dillerinden düşürmedikleri, Türkiye yüzyılı meğer zam yüzyılı demekmiş. Haklılar, 100 yılda hiçbir hükümetin başaramadığını başardılar. Akaryakıta yapılan büyük zamla birlikte daha birçok ürüne yeni büyük zamlar gelmeye devam edecektir. Emekliyi zaten gören yok, halinden anlayan yok. Ne yazık ki halkımız bu zamların altında ezilmeye devam ediyor. AKP iktidarında hayat her gün biraz daha zorlaşmakta, ağır zamlarla birlikte daha da pahalanmaktadır” dedi.
Çiftçi üretimden kopacak
Yapılan zamlarla birlikte mazot fiyatının da 35’ye yaklaştığına dikkat çeken Biçer Karaca, “Çiftçi, üretici bu fiyatlarla mazot alıp tarlasını süremez. Önümüzdeki dönemde tarımsal üretimde büyük düşüşler yaşanacaktır. Artık köylü, çiftçi ağır maliyetler nedeniyle üretimden kopacak hale geldi. Haklılar bu ağır yüke hiç kimse dayanamaz. Bunun yanında her şeye büyük zamlar gelirken üreticinin ürettiği ürünün fiyatı ne yazık ki her geçen gün düşüyor. Akıl alır gibi değil. Çiftçi tüccarın eline insafına bırakıldı. Bu yıl Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) alım fiyatlarını ekmeklik buğdayda ton başına 8 bin 250 lira, arpada 7 bin lira olarak açıklamasına rağmen, geçen yıldan bu yana her şeye büyük zamlar gelmişken tüccar buğdayın kilogramını 5 – 5.50 TL’ den çiftçinin elinden alıyor. Bu nasıl adalet, bu nasıl fiyat istikrarı.” Dedi.