Neredeyse her yeni gün, en az bir kadın cinayetiyle sona eriyor. 8 Mart'ı kutlamak için meydanlara çıkan kadınlarımız, güvenlik güçlerinin müdahalesine maruz kalıyor; anayasal hakları olan, 'Kadın-erkek eşitliği' talepleri, açıkça göz ardı ediliyor. Kadınlarımızın iş yaşamına katılma hakları ellerinden alınıyor, 'En az üç çocuk' baskısıyla eve bağlanmak isteniyor. Kamu atama ve terfileri, liyakat yerine cinsiyetçi bakış açısıyla yapıldığı için kadın yönetici sayımız gittikçe azalıyor. 'Çocuk gelin' sayısı hızla çoğalıyor, kadına ve çocuklara yönelik cinsel istismar oranları, vicdanı olan herkesi kahredecek bir şekilde artıyor.
Oysa bu kötü tabloya karşın adalet, eşitlik ve özgür bir gelecek tahayyülümüzün öncüleri olan kadınlarımız bütün yaşadıklarına karşı çıkarak Türkiye'yi, biz erkekler için de yaşanabilir bir ülke haline getirmeyi başaracaklardır
Kadınlarımız hangi renk elbise giyeceğine,gece sokağa kaçta çıkacağına kimsenin karar vermeyeceği bir Türkiye için mücadelelerine devam edecektir.
Mutluluğunu atacağı kahkahalarla istediğinde taçlandırma özgürlüğünden asla ödün vermeyecektir.
Toplumsal,siyasal,kültürel ve ekonomik alanlarda eşit birey olma mücadelesinden vazgeçmeyecektir.
Tüm toplumumuzun özgürlük,demokrasi talebi ancak ve ancak kadınlarımızın elleriyle kuracakları bir gelecekle karşılanmış olacaktır.
Ulusal Kurtuluş Savaşı'nda Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün en büyük destekçisi ve güvencesi olan kadınlarımız, toplumsal barışımızı da sağlayacaktır.
Bu duygularla tüm kadınlarımızın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nü kutluyorum.
AV.GÜLİZAR BİÇER KARACA
CHP PARTİ MECLİSİ ÜYESİ
25.DÖNEM DENİZLİ MİLLETVEKİLİ