İftarlarda Yapılan En Büyük Hata

Denizli İl Sağlık Müdürlüğü Diyetisyeni Tuba Sözer oruç tutanların Ramazan Ayı ile beraber beslenme düzeninde meydana gelen değişikliklerden olumsuz etkilenmemeleri için sağlıklı beslenme tavsiyelerinde bulundu.

Ramazan ayı ile beraber  3 ana öğün olan günlük beslenme düzeninin iki öğüne indirilmesi ve bu öğünlerde de hamur işleri, tatlılar, kırmızı et, ekmek, pilav ve makarna tüketiminin yükseldiğini belirten söyleyen Diyetisyen Tuba Sözer; oruç tutarken sağlıklı ve farklı besin seçenekleriyle yeterli ve dengeli beslenmenin sağlanmasının esas olmasını, Ramazan ayında kişilerin yaş, cinsiyet ve fiziksel etkinliklerine göre günlük almaları gereken enerji, protein, karbonhidrat, yağ, vitamin ve mineral oranlarının farklılaşmadığı ve bu sürede sağlığın korunması açısından yeterli ve dengeli beslenmenin gerekli olduğunun unutulmaması gerektiğini belirtti.

 

DENGELİ BESLENME

Yeterli ve dengeli beslenmenin ramazan ayında da devam ettirilebilmesi için günün oruç tutulmayan kısmında en az 3 öğünü tamamlamak ve sahur öğününü atlamamak gerektiğini belirten Sözer, Ramazan'ın yemek kültürü bakımında en bilinen özelliğinin iftar sofralarındaki çeşitlilik ve bolluk olduğunu, İftar sofralarında bir insana yetecek yemeğin 2-3 kat fazlasının olduğunu, kan şekeri çok düşük olduğundan kısa zamanda çok miktarda besin tüketme isteğinin doğduğunu, yapılan en büyük hatanın da çok hızlı bir biçimde, çok yüksek miktarda besin tüketmek olduğunu dile getirdi.

 

Diyetisyen Tuba Sözer oruç tutacaklara da şu tavsiyeleri verdi:

 

Ramazan ayı boyunca yeterli ve dengeli beslenmeye özen gösterin.

Ramazan ayında öğünler; sahur ve iftarda iki ana öğünle, iftarın ardından 1-1.5 saat aralıklar ile iki ara öğün biçiminde düzenlenmeli.

Oruç tutan kişilerin mutlaka sahur yapmaları sağlığın korunması bakımından önemlidir. Sahur yemeğinde süt, yoğurt, peynir gibi besinlerden meydana gelen hafif bir kahvaltı yapılmalı ya da çorba, sebze ve zeytinyağlı yemeklerden meydana gelen bir öğün tercih edilmeli.

 

İftara peynir, domates, zeytin gibi kahvaltılıklar ya da çorba gibi hafif yemekler ile başlanılmalı, 10-15 dakika sonra az yağlı et yemeği, sebze yemeği ya da salata ile devam edilmesi uygun olur.

 

Günde hemen hemen 2 - 2,5 litre su içmeye, bununla beraber enerji verirken sıvı ihtiyacını da karşılayacak ayran, taze sıkılmış meyve suları, soda, sebze suları vb. içmeye özen gösterilmeli.

 

İftarda fazla şerbetli, yağlı tatlılar yerine; sütlü tatlılar (sütlaç, güllaç, muhallebi vb.) veya meyve tatlıları tercih edilmeli.

 

Yemekleri hızlı değil yavaş yavaş ve iyice çiğneyerek yemek.

 

Tek seferde büyük porsiyonların yerine, iftarın ardından birer saat arayla her seferinde azar azar küçük porsiyonlar biçiminde beslenilmeli.

 

İftar yemeğinin ardından televizyon veya bilgisayar karşısına geçmek, koltukta dinlenmek yerine biraz hareket etmek, kısa mesafeli yürüyüşler yapmak sindirime yardımcı olması bakımından yararlı olacaktır.                                                              

 

Ege - Denizli Haberleri

Muğla'da 4.7 büyüklüğünde deprem
Beyağaçta O Gelenek Yasaklandı
Ambulans helikopter hastaneye çarptı
4.Kent Lokantası Açıldı 5.incisi Geliyor
Dördüncü kent lokantası hizmete açılıyor