Osman Nuri BOYACI/ DENİZLİ, (DHA)
Atatürk Mahallesi'nde bulunan Müftü Ahmet Şükrü Efendi Camii'ne sıcak hava nedeniyle klima alınması için harekete geçildi. 2012 yılı sonu ile 2013'te cami imamı, müezzin ve cemaatten bazı kişilerin öncülüğünde müftülüğe bilgi verilerek yardım toplandı. Toplanan 13 bin lira ile camiye salon tipi 4 klima alındı. Klimaların faturaları ile yardımlar da tutanak altına alındı. Ancak yardımın yetki olmadan usulsüz toplandığı yolundaki şikayet üzerine soruşturma başlatıldı.
2860 Sayılı Yardım Toplama Kanunu'na aykırı davranmaktan başlatılan soruşturmada, cami imamı Mustafa Kürcen, müezzin Kayyım Harun Kaymak ve yardım toplama tutanaklarına tanık olarak imza attıkları için cemaatten Halil Betim ve Mehmet Kur'a çeşitli miktarlarda para cezası kesildi.
CEMAAT DE CEZA YEDİ
Caminin yapımından itibaren ihtiyaçlarını karşılayan, caminin yapımı sırasında da köy köy dolaşarak yardım toplayan 79 yaşındaki Halil Betim, para cezasına tepki gösterdi. Kaymakamlığın cezasına itiraz eden Halil Betim, Sarayköy Sulh Ceza Mahkemesi'ne dava açtı. Yapılan itirazı değerlendiren Sarayköy Sulh Ceza Hakimliği, Halil Betim'e verilen idari yaptırım kararının kaldırılmasına karar verdi. Mahkemenin kararına Sarayköy Müftülüğü itiraz edince, dosya Denizli 2'nci Sulh Ceza Mahkemesi'nde görüşüldü.
ÜST MAHKEMEDEN CEZAYA ONAY
Denizli 2'nci Sulh Ceza Mahkemesi, kanunu bilmemenin mazeret sayılmayacağını, konunun kaçınılmaz hata olarak kabulü veya edilmemesi için itirazcı failin içerisinde bulunduğu şartlar, bilgi düzeyi, eğitimi, sosyal ve kültürel koşullarının göz önünde bulundurulacağını belirterek, "İtirazcı failin yaşı, tecrübesi, devamlı yardım toplama faaliyetlerinde çalışmaları nazara alınarak yardım toplama ve harcama karşısında mülki amirden izin alınmadan işlem yapılmasının kanuna ve hukuka aykırı olduğunun düşünülmemesi; itirazcı failin kaçınılabilir bir hataya düştüğü ve verilen idari para cezasının usul ve yasaya uygun olduğu yönünde değerlendirilmesi gerektiğinin takdiri gerekir" gerekçesiyle yerel mahkemenin kararını bozdu. Cezanın ödenmesine hükmetti.
İLK TAKSİDİ ÖDEDİ
İtirazının üst mahkeme tarafından reddedilmesi üzerine Halil Betim, 4 bin 256 lira para cezasının ilk taksiti olan 1256 lira olarak ödedi. Kalan rakamı üç takside bağladı. Karara tepki gösteren Almanya'dan emekli, beş çocuk babası Halil Betim, başından sonuna kadar yapımı için gecesini gündüzüne kattığı camiye klima almak için gösterdikleri iyi niyetin sonunda ceza almasını anlayamadığını söyledi.
Caminin kristal ahizesini de kendisinin aldığını söyleyen Betim, "Camimiz çok sıcaktı. Daha önce bir Ramazan ayında bir kadın teravih namazında fenalaşarak hayatını kaybetti. Biz de cemaat olarak para toplayıp 4 klima aldık. Yardım toplamak için müftülükten sözlü izin aldık. Yardım toplama tutanağı düzenledik. Usulsüz para topladığımız gerekçesiyle kaymakamlık para cezası kesti. Klimalar için ben de 1200 lira yardım yaptım" dedi.
"YARDIM TOPLAMANIN SUÇ OLDUĞUNU BİLMİYORDUM"
Klima parasını toplayıp satın aldıkları yere kendisinin teslim ettiğini, klimanın faturasının alındığını söyleyen Betim, "Bu nasıl adalet, böyle adalet mi olur. Bu cami için gecemi gündüzüme kattım, bu hale getirdik, en sonunda cezayı yedik. 4 bin 256 lira para cezası verdiler. Yardım toplamanın suç olduğunu bilmiyordum. Millet trilyonları yiyor bir şey yok, fakire bunu suç gösteriyorlar. İnsanın bir kez affedilmesi lazım. Camileri ayakta tutan cemaat. Ben evde de kılarım namazımı. Bizi küstürdüler. Hem para yatır, hem ceza öde. Bu ne biçim kanun böyle" diyerek karara isyan etti.
Betim, başına gelen olaydan sonra bundan böyle camilere yardım etmeyeceğini de söyledi. Yaşanan olaydan sonra caminin girişine yardımlar için para kasası konulması dikkat çekti.