Denizli Eczane Teknisyenleri Derneği (DETDER)’inde katıldığı, Bodrum’da Marmara Eczane Teknisyenleri Dernekleri Federasyonu (METDF) tarafından yapılan “Türkiye Eczane Teknisyenleri Buluşması” toplantısı sonuç bildirgesi yayınlandı. 6 bölgede faaliyet gösteren federasyon tarafından açıklanan ortak bildirgede “Ülkemizde var olan 25 bin 166 eczane doğrudan halkla içiçedir; ilaca erişimin ilk ve en önemli halkasıdır, bu tüm ülkemiz çoğrafyasına dağılmıştır. Bunun yanında eczaneler genellikle sağlığa ilişkin mevzularda akıl danışılan ilk birimdir. Eczacısıyla olsun, Eczane Teknisyeniyle olsun, toplumla halkla doğrudan ve bire bir ilişki ve iletişim içindedir.
Eczaneler sadece ticari bir işletme olmanın çok ötesindedir ve insanların “güven” duygusunun en yoğun yaşandıkları sağlık kurumlarından biridir. Eczacıların ciddi sıkıntılar yaşadığı günümüzde, eczanelerin en önemli bileşenlerinden biri olan Eczane Teknisyenlerinin de doğal olarak söz konusu sıkıntılar hissettikleri aşikardır” denildi.
Eczane Teknisyenleri ne istiyor ?
Bunları şöyle sıralayabiliriz;
a) Çalışma saatlerinin yasalarda yer aldığı gibi hayata geçmesini;
b) Eczanelerimizde Eczane Teknikeri Diplomalarının ve Eczane Teknisyeni sertifikaların denetlenmesini;
c) Bazı sağlık kuruluşlarında uygulanan yıpranma payı hakkının Eczane Teknisyenleri içinde yürürlüğe konmasını.
Kısaca açıklamak gerekirse:
a) Çalışma saatlerinin yasalarda yer aldığı gibi hayata geçmesini;
Türkiye’de Eczane Teknisyenlerinin çalışma sürelerinin pek çok yerde 10-12 saate yaklaştığı gerçeği ile karşı karşıyayız.
Ancak burada çözülmesi gereken bir bilgi karmaşası var. Bu sorun, maalesef sadece iş mevzuatı ile ilişkili değildir. Çünkü eczaneler açık kaldığı sürece çalışanlar da ona bağlı hareket etmek zorunda kalıyor.
Yalnız, “eczane çalışma saatleri” tanımlamasının özellikle altını çizmek gerekir. Eczane, dolayısıyla bağımsız çalışan statüsünde olan eczacıların çalışma saatleri kaynağını eczacılık mevzuatından alırken; bağımlı (hizmet akdiyle) çalışan statüsünde olan eczane çalışanlarının çalışma süreleri, kaynağını iş mevzuatından almaktadır.
Eczane çalışma saatleri Çalışma Bakanlığı’nın AB mevzuatı gereği imzaladığı iş kanunu hükümlerine göre düzenlenmiş değil ,valilikler tarafından onaylanan mevcut süreler ne yazık ki yasal sınırların üstünde. Öncelikle çalışma saatlerinin 4857 sayılı iş kanunu mevzuatı gereği TEB ve ilgili bakanlıklarca yasal statüye kavuşturulması gerekir ki mağduriyetler yaşanmasın.
Dolayısıyla Eczane Teknisyenlerinin, çalışma süresini eczaneye uydurmak doğru bir bakış açısı değildir. Ancak eczane açık olduğuna göre, çalışan ne yapsın! zorunluluktan, yada sorumluluktan eczaneyi ve eczacıyı yalnız bırak(a)mamaktadır.
Kritik yer burasıdır. Eksik olan, eczane çalışma saatlerinin, hem Eczacıyı hem Eczane Teknisyenlerini düşünerek düzenlenmesi zorunluluğudur. Ancak 6197 sayılı yasa değiştirilirken bu fırsat kaçmıştır. 6308 sayılı değişiklik yasası ile bu konuya girme cesareti yine gösterilememiş, yasada eczane çalışma saatlerine ilişkin hiçbir bir düzenleme yapılmamıştır.
Böyle olunca karmaşa devam etmektedir. Çünkü çalışma saatleri, 6197 sayılı temel eczacılık yasasında değil 6643 sayılı TEB yasasının 20. maddesinde nöbet üzerinden dolaylı bir düzenlemeye sahiptir. Burada doğrudan çalışma saatleri değil, tatil ve nöbet gün ve saatlerinin eczacı odalarınca tespitine dönük bir düzenleme söz konusudur. Dolayısıyla eczane çalışma saatleri eczacı odalarınca dolaylı olarak belirlenmekte, ancak nöbet, tatil gün ve saatleri; sadece eczacı odalarının inisiyatifine bırakılmamakta, il sağlık müdürlüklerinin onayına da bağlanmaktadır.
Özetle genel eczane mevzuatındaki bu eksiklik, Eczane Çalışanlarını doğrudan etkilemekte ve bu durum uzun ve karşılıksız çalışma biçimi olarak, çalışma barışını bozacak şekilde kendini açığa vurmaktadır.
b) Eczanelerimizde Eczane Teknikeri Diplomalarının ve Eczane Teknisyeni sertifikaların denetlenmesini;
Eczane Teknisyenleri olarak eczane içindeki kimliklerinin netleşmesini, statülerinin duraksamaya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesini ve kazanılmış haklarının korunmasını istiyoruz.
Sertifikaların ve diplomaların denetlenmesi, ülke çapında istatiği yapılarak sertifika almamış, mağduriyet yaşayan mevcut çalışanların sisteme kazandırılmasının sağlanması ve yönetmeliklerin uygulanması istiyoruz. Ve nihayet yüksek değil yeterli bir ücret, iyi ve dostça bir işyeri ortamı ve bu ortamın doğal sonucu olarak mesleki tatmin istiyorlar.
c) Bazı sağlık kuruluşlarında uygulanan yıpranma payı hakkının Eczane Teknisyenleri içinde yürürlüğe konmasını.
Sağlıkta yıpranma payının bazı sağlık çalışanlarına tanınan hakların bu sektörün bir parçası olan Eczane Teknisyenlerine de tanınmasını istiyoruz. Bütün bunlar sadece eczane çalışanlarını ilgilendiren bir şey de değildir üstelik.
Herkesi ilgilendirir. Herkesin sorumluluğu vardır.
Başka bir deyişle sosyal niteliği ağır basan bir işyerinde çalışma düzeni ve ili.