Denizli Devlet Hastanesi Kardiyoloji Uzm. Doç. Dr. Rasim Kutlu, romatizmal hastalıkların ortak nedeninin bakteriyel bulaşıcı mikroorganizmalardan oluştuğunu özellikle komplike veya tedavi olmamış boğaz enfeksiyonları sonrası geliştiğini, kalbi, eklemleri, merkezi sinir sistemini, deri ve deri altı dokusunu tuttuğuna dikkati çekti.
Kutlu, romatizmal kalp hastalığının tüm dünyada 5 - 15 yaş arası çocukluk hastalığı olarak kabul görse de her yaşta görülebileceğini belirterek, "Romatizmal kalp hastalıkları hem çocukluk hem de erişkinlik döneminde görülen edinsel kalp hastalıklarının en sık sebebidir. Bu durumu sayısal değerlerle oranlarsak, kalp tutulumu tüm romatizmal hastaların yüzde 50 kadarında görülür. Kalp tutulumu gelişen hastaların da yaklaşık olarak yüzde 70'inde ileriki yıllarda daha belirginleşerek kalp kapak hasarları ortaya çıkarır. Yapılan çalışmalar romatizmal kalp hastalığının gelişmiş olan ülkelerde sıklığının azaldığını fakat gelişmekte ve geri kalmış ülkelerde henüz böyle belirgin bir azalma olmadığını, üstelik bu oranın her yıl ortalama 10 milyon yeni vaka olarak arttığını göstermiştir" dedi.
Doç. Dr. Kutlu, çocukluk çağında geçirilen boğaz enfeksiyonlarının önemsenmediğinde ileriki yıllarda kalp rahatsızlıklarının görülebileceğini ifade edip, "Özelikle toplu yaşam alanlarında, yurtlarda ve okullarda, yeterli korunma önemlerinin alınmadığında, romatizmal kalp hastalığının gelişme ihtimalinin artacağı kaçınılmazdır. Tedavinin başarısını garantileyen ilk şart erken teşhistir. Tedavi hem medikal hem nonmedikal olmalıdır. Nonmedikal yani ilaçsız tedaviden kasıt hastalığın seyrini kötüleştirecek risk faktörlerini ortadan kaldırmaya yönelik sigara kullanımı, kafein ve tuz içeren yiyecekler, zayıflama, sosyal ve fiziksel aktivite ve düzenli doktor kontrolleri şeklinde olmalıdır. Kalp romatizmasına bağlı gelişen hafif ve orta dereceli kapak yetmezliklerinde ise ilaç tedavisi uygulanmaktadır. Ayrıca ileri derecede kapak yetmezliklerinde cerrahi tedavi uygulanmaktadır" diye konuştu.