Kentte Aile ve Sosyal Politikalar Müdürlüğü'nün Yetiştirme Yurdu'nda kalan çocukların toplumla kaynaşmalarını sağlamak ve aile ortamını yaşamaları amacıyla hayata geçirdiği Çocuk Evleri Projesi'nde hayırseverler, üç çocuk evinin kira bedellerini beş yıl karşılamak için protokol imzaladı. Denizli Valiliği'nde düzenlenen törende; işadamı Ceyhan Saldanlı Bereket Çocuk Evi'nin, işadamı Halil Pekdemir Gülseren Çocuk Evi'nin ve Ticaret Odası Başkanı İbrahim Tefenlili de Ticaret Borsası Çocuk Evi'nin beş yıllık kira bedellerini ödemeyi taahhüt eden protokolü imzaladı. Üç işadamı daha önce de kiralarını üstlendikleri çocuk evlerinin tefrişatını yaptırmıştı.
Protokolleri hayırseverlerle birlikte imzalayan Vali Şükrü Kocatepe, "Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, devlet koruması altına alınan çocuklarımızın en büyük eksiklikleri olan aile ortamında yetişmelerini sağlamak amacıyla bu projeyi başlatmıştı. Denizli, bu projenin katlanarak büyüdüğü önemli şehirlerden bir tanesi. Kentimizde şu anda 18 çocuk evimiz var. Bunlardan 10 tanesi hayırseverlerimiz tarafından açıldı. Denizlili hayırseverlerimiz eğitime verdiği destekler ile ön plana çıkarak Türkiye'ye örnek olmaktadır. Hayırseverlerimiz sadece eğitime verdikleri destekle sınırlı kalmamaktadır. Bunun en somut örneğini bugün imzaladığımız protokol ile görüyoruz. Yetiştirme Yurdu'nda kalan çocuklarımız çocuk evi olarak adlandırdığımız bu evlerde kalarak, aile ortamının sıcaklığını yaşayarak derslerinde daha başarılı oluyorlar" dedi. Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Ahmet Altın, Denizli'de 18 Çocuk Evi'nde 90 çocuğun kaldığını belirterek, "Çocuk Evleri'nde ortalama 6 çocuk ve onlardan sorumlu bakım personeli anneler kalıyor. Ayrıca, bu çocuklarımızla ilgilenen koordinasyon merkezinde görevli sosyal çalışmacı, psikolog, sosyolog, öğretmen, hemşire, çocuk eğiticisi de çocukların ihtiyaçları dahilinde görev yapıyor. Çocuklar ikişer kişilik odalarda normal bir ev yaşamının içerisinde hayatlarını sürdürüyor. Kendi yemeklerini yapabilen çocukların düzenli olarak iletişimde olduğu komşuları da bulunuyor. Çocuklar böylelikle hem güvenilir bir ortamda hem de sosyal yaşamın sorumluluk ve gerekliliklerini öğrenerek yetişiyor" diye konuştu.