Çin işgay yönetimi Doğu Türkistan’in Kaşgar’in Pamir dağları eteklerinde Tacıikistan ve Afganistan sınırına yakın Aktu ve Kızılsu bölgeleri ile Aksu vilayetinin Kırgizistan sınır boylarında yaşayan va hayvancılık yapan Akça bölgesi’ndeki Kırgiz Türklerini yaşadıkları sınır boylarında Çin işgal yönetimine “Sadakat” ile hizmet etmeleri,sınır güvenliğinin sağlanmasında Uygurlar ve diğer etnik Uluslar a <urnalcılık ve casusluk yapmaları ve aynı zamanda “birer gönüllü “Sınır Karakol Nöbetçisi” olarak çalışmaya zorladıkları açıklandı.
Özgür Asya radyosunun bildirdiğine göre ,Çin işgal yönetimi Doğu Türkistan’da şimdiye kadar Özerk İlçe ve Özerk Köy statüsü vererek kayırdıklarını ve müsbet ayırımcılık yaptıklarını iddia ettikleri Kırgiz Türkleri ile sözde Kazak Özerk İli’nde yaşayan Kazak Türkleri ile Müslüman Tunganlara(Hui’lere) karşı de baskılarını arttırdıklarını bildirdi.
Kaşgar’a bağlı Artuş merkezli Sözde Kızılsu Kırgiz Otonom İlçesi resmi kurumsal internet sayfasında yer alan bir haberde bu sözde İlçenin gerçek hakimi ÇKP.genel Sekreteri etnik Çinli Liyu Huycun ile Kukla Özerk İlçe Başkanı Kırgiz asıllı Dilşat Kadirhan’ın ortak imzası ile “ Kırgız Hayvancılara ( Çarvaçılarga) Açık Mektup” ilan edildiği bu açık muktupta şu ifadelerin yer aldığı belirtildi ;
“Kırgiz ulusu tarihten beri Çin’in ayrılmaz bir parçası olan bu batı bölgesi topraklarının sınırlarını sadakat ile korumuş ve bu sınırları bu “ geleneksel ve onurlu” görevini şerefle yerine getirmişlerdir. Kırgizlar yaşadıkları her “ Aköy= Keçe Evi”ni Çin’in sınırlarını koruyan birer Sınır Karakolu ve her bir Kırgiz Malçı de aynı zamanda birer sınır Güvenlik Nöbetçisi olmalıdır.Özerk Kırgiz bölgesinde yaşayan Kırgiz Ulusu sözde “ 3 Çeşit Güçlerlerle Savaş” oparasyonlarında ciddi olarak yerlerini almalı “Yasadış yollardan sınırı geçerek ülkemizin birlik ve beraberliğini kasedecek bölücülere müsaade etmemeli ve aynı şekilde ülkemiz içinde gizlenen bu bölücü terörcü güçlerin de sınırlardan geçerek yurt dışına kaçmamaları için gereken ” özen ve çabaları ” göstermelidir.
Açık mektupta aynı değerleri paylaşan tarihten beri kardeşçe ve iç içe yaşayan Uygur ve Kırgiz Türkleri arasına fitne,fesat tohumları ekilmekte ve bir birlerine tahrik ederek Çin’in geleneksel sinsi alçaklığını bir kere daha ortaya koymaktan kaçınmadığı görülmektedir. Açık mektup şöyle devam etmektedir ; “ Tarih içinde Kırgiziların zaman zaman Bölge’de etnik çoğunluğu oluşturan Uygurların baskılarına maruz kaldıklarıni bilinen bir gerçektir. Bölge’de bu tür etnik ayırımcılık ve baskıların Çin Halk Cumhuriyeti yönetimi ile birlikte ortadan kalkmış ve Kırgizlar da sözde “Özerk Yönetimlerine” kavuşturulmuştur. Sınır boylarında dağda hayvan otlatan Kırgız çobanların, şüpheli insanları ve olayları dikkatle takip etemelidir. Kışlaklarda yan yana yaşadıkları Müslüman Uygurları sürekli olarak izlemeli ve olağan dışı olay,eylem ve hareketleri derhal yönetime bildirmeleri bir vatanseverliklerinin gereği ve aynı zamanda görevidir. Biz Çin halk cumhuriyeti yönetimi olarak Kırgiz halkından siyasi bir talep olarak bunu kazandıkları “ Vatansever Bir Kültür”’ün gereği olduğu gerçeğini bir kere daha hatırlatırız.” İfadeleri yer alıyor.
Açık mektupta, ayrıca Çin sınırlarının “Doğal Bekçileri “ olarak tanımladıkları Kırgız halkının Refahlı Yaşam Ödeneklerinin (paravanlık Turmuş puli) aylık 800 Yuan’dan(116 ABD.doları) bin 300 Yuan’a (190 ABD.doları) yükseltileceği bilgi ve müjdesi (!) de alıyor.
Kırgizlara Bu Uygulama Hemen Başlatıldı
Sözde Kızılsu Kırgiz Özerk İlçesi ÇKP. Yönetiminin yayınladığı bu açık mektuptan sonra, sözde Kızılsu Kırgiz Bölgesi ÇKP.yerel Komitesi ile Oytağ Polis Merkezi bu açık mektubunun vatandaşlara ulaştırılması ve bu mektup ruhunun anlatılması için büyük bir eğitim kampanyası başlattıklarını duyurdu. ÇKP.Yerel Komitesi ve Oytagh ilçe polisi bu açık mektubun içeriğini anlatmak ve ruhunu tanıtmak için bir kampanya başlattıkları bildiriliyor. Kurumsal Sitede eyer alan haberde “Geçtiğimiz Pazartesi günü yapılan bayrak töreninden sonra açık mektubun ruhunu öğrenmek ve yaymak için kampanyamızı başlattık. Kampanyamıza Uygur, Kırgız ve diğer bütün etnik guruplar katılacaklardır.” Sözleri yer alıyor.
Uygur- Amerika Derneği Başkanı Dr.Hasan : Çin,Kardeş Halkları Bastırmak İçin Onları Sinsice Bir birlerine Karşı Kullanıyor.
Çin işgal yönetiminin Kırgiz Türklerine karşı bu uygulamasını özgür Asya radyosuna değerlediren Washington merkezli Uygur Amerikan Derneği başkanı ve Siyasi analizci Dr.İlşat Hasan, Çin hükümetinin Pamir Yaylası’ndaki Kırgız çobanlarını casus olarak kullanmasının Çin’in komşularına karşı onları bir birlerine karşı kışkırtarak kullanmak ,parçalamak ve akabinde tek tek yok etmek şeklinde teşekkül eden geleneksel Çin Fesat politikalarının 21.yüzyıldaki bir versiyonu olduğunu ifade ederek şöyle konuştu, “ Çin’in işgali altındaki Doğu Türkistan’da aynı kaderi paylaşan ve İşgalcıların baskı,zulüm ve soykırım uygulamalarından aynı şekilde etkilenen kardeş Kırgiz Türkü Kardeşlerimizi bir kez daha Uygur Kardeşlerine karşı kullanmak istemesi, Doğu Türkistan’daki işgalci konumunun ne kadar aciz, vahim ve başarısız olduğunu ve ülkeyi yönetme konusunda son derece çaresiz bir durumda olduklarının bir kanıtıdır. Ayrıca, Çin bu uygulaması ile aynı zamanda “ İşgalci bir polis devleti haline geldiğinin açık ve net ispatıdır.” Şeklinde konuştu.
Uygur ve Kırgiz Türkleri Tarih Boyunca Doğu Türkistan’da Birlikte Yaşamışlar, Devlet Kurmuşlar ve Aynı Kaderi Paylaşmışlardır
Doğu Türkistan’da yaşayan Uygur, Kırgiz ve Kazak ve diğer bütün Türklerinin uzun tarihten beri birlikte barış ve kardeşçe yaşadıklarını ortak vatanları olan Doğu Türkistan’ın Çinli işgalcılardan kurtarılması için birlikte ve omuz omuza birlikte savaştıklarını ,Doğu Türkistan kurulan bütün devletlerin kuruluşunda birlikte rol aldıkları tarihi bir gerçek. 1860’lı yıllarda Kaşgar’da başlayan Çin İşgalinden Kurtulma kutsal Savaşı’nın Önderi Aktu’lu bir Kırgiz Türkü olan Sıddık Beg olmuştur. Ayrıca, yine Aktu-Kızılsu Kırgizlarından olan ve Sovyet Ordusunda 2.dünşya harbınde Berlin Kuşatması ve bu kentin alınmasında büyük yararlılıklar göstererek General rütbesine yükselen General İshakbek Mononov de 1944’te Gulca merkezli Doğu Türkistan Cumhuriyeti’nin Genel Kurmay Başkanlığı görevini üstlenmiştir. Ayrıca,05 Nisan 1990’da Aktu’deki Barın Milli ayaklanması de bu kardeş halkların ortak bir işgal ve zulüm karşıtı bir tarihi direnişidir. Uygurlar ve Kırgiz Türklerinin ortak vatanı olan Doğu Türkistan’da bu kardeş iki halk arasındaki dini,tarihi ve Milli bağlar Çinli işgalcılar ne fesatlar ve ne sinsi tertip ve oyunlar çevirirlerse çevirsinler hepsi etkisiz kalacak ve bu Kardeşlik ebediyen sürecek ve asla kopmayacaktır. Uygurlar ve Kırgiz Türkleri ortak duşmanları İşgalcı ve esoykırımcı Çin’in bu aşağılık ve lanetli kışkırtmalarına ve sinsi aldatıcı sözlerine asla itibar etmeyeceklerdir. Çin’in bu açık mektubu ile Kırgiz ve Uygurları bir birlerine düşürmek lanetli fesadı ve sinsi ameli asla tutmayacaktır.
Doğu Türkistan ve Pamir Yaylalarında Yaşayan Kırgiz Türklerinin Son ve Efsanevi Hanı Hacı Rahmankul Han (Rahmet ve mağfiret dileriz.)
Pamir Yaylaları Kırgiz Türkü Kardeşlerimizin Tarihi Ata Topraklarıdır
Büyük bir bölümü Doğu Türkistan sınırları içinde kalan ve Afganistan’in Pamir Vadisi (Büyük Pamir) ve Tacikistan’da da bulunan Küçük Pamir, tarihi Pamir Yaylalarını oluşturmaktadır.Deniz seviyesinden yaklaşık 3-5 bin m.yükseklikte yer alan bu verimli yaylalarda sadece hayvanların beslenebileceği otlar yetişir. Ağaç hiç bulunmamaktadır.Bu Toprakların son Hakimi ve Kırgiz kardeşlerimizin efsanevi ve gerçek Hanı Rahmankul Han’dır.Kendisi bu Türkistan topraklarını emrindeki Kırgiz Baturları ile birlekte onlaraca yıl Rus ve Çinli istilacılara karşı kahramanca savunmuş ve muhafaza etmiştir.1978’de Afganistan’daki Komünist devriminiden sonra avulu ile birilikte Pakistan’a göç etmek zorunda kalamıştır.Daha sonra 1982 yılında Pakistan’dan Türkiye’ye getirilerek Van’ın Erciş İlçesinde kendileri için yapılan Ulupamir Köyüne yerleştirilmişlerdir. Rahmankul Han 1990 yılındaVan’da vefat etmiştir.
Kırgiz Türkleri Yıllarca Türkistan Topraklarını Kahramanca Savunmuştur.
Kırgiz Türkleri tarihi Türk Yurdu Doğu Türkistan başta bütün Pamir topraklarını Türk Milleti adına yıllarca düşmanlara karşı kahramanca savunmuş ve ve Türk hakimiyetini devam ettirmişlerdir. TÜrkiye’ye göç ettikten sonra da , Türkiye’de de Türk topraklarını aynı şekilde Türk Milleti ve devleti adına yıllarca Emperyalistlerin kuklası ve maşası PKK.Katil çeteleri ile Teröristlerine karşı Kahramanca savunmaktadırlar.Bu uğurda şehitler de vermişlerdir.