Bu sene %3 ile %5 arasında bir büyüme bekliyorum diyen Denizli Sanayi Odası Başkanı Müjdat Keçeci, “Çok kalıcı bir büyüme rakamı görmüyorum. Sanayide özellikle kapasite kullanma oranlarımızda son zamanlarda aynı seviyeyi muhafaza ediyoruz. Kapasite kullanım oranları bizim için önemli çünkü birçok değerlendirme ve öngörülerimizi bu rakamlara göre yapıyoruz.
Destekler, Teşvikler ve Bilinçli Yatırımlar Gerekiyor
İmalat sanayi genelinde kapasite kullanım oranı %75-%80 ve bunun bağlantısı olarak ihracat rakamlarımız da % 20'leri aşan oranlarda artıyor. Dolayısıyla bu bizim istikrarlı bir büyüme rakamını yakalayacağımızı, ancak bunun geçmiş yıllardaki gibi çok büyük rakamlarda olmayacağını gösteriyor. Büyümemizin en önemli varlık sebeplerinden birisi katma değeri yüksek ürünlerin üretilmesi. Biz bunlara teknolojik ürünler diyoruz. Hala standart ürünlerin içerisinde yoğrulduğumuz gerçeği var. Maalesef geçmiş yıllardaki fason işlerimizdeki karlılığımızı, biraz kendi moda ve markamızı oluşturmaya çalışırken elde ettiğimiz marjinal karlarla devam ettiriyoruz. Ancak bize benzediğini düşündüğümüz ülkelere baktığımızda artık daha teknolojik ürünler ürettiklerini görüyoruz. Bizim sanayimizin de standart olarak belirttiğimiz ürünlerin üretiminden vazgeçip birtakım desteklerle, teşviklerle ve bilinçli yatırımlarla bu tür üretime geçmesi gerekiyor.” dedi.
Bugün ekonomimizin en önemli probleminin enflasyon olduğunu vurgulayan Keçeci, “Eğer biz enflasyonun sebeplerini bilmezsek bunun çözüm yollarını da bulamayız. Enflasyon sadece bizim meselemiz değil tüm dünyanın meselesi. Ama bana göre enflasyona sebep olan iç sebepler ve dış sebepler var. Bu sebepleri kısaca şöyle sıralayabiliriz: Öncelikle dış sebeplere baktığımız zaman birincisi emtia piyasalarındaki arz talep dengesizlikleri, ikincisi küresel arz zincirindeki aksaklıklar, üçüncüsü Çin'in salgın tedbirlerini sıkılaştırması, dördüncüsü Rusya Ukrayna savaşı, beşincisi Rusya’ya uygulanan yaptırımlar, altıncısı lojistik maliyetlerinin yüksek seyretmesi. Bunlar dünyada hatırı sayılır enflasyon sebepleri.” dedi.
Keçeci: Enflasyonla Mücadeleye Biz de Destek Vermek İstiyoruz
Bizdeki enflasyon sebeplerini de sıralayan Keçeci, “Birincisi kur riski-kur krizleri, ikincisi kontrolsüz parasal gelişme, üçüncüsü TL'den kaçış, dördüncüsü tüketimi tetikleyen negatif reel faiz ve son olarak da Merkez Bankası ile para politikasının itibar kaybı. Öncelikle bizim bunlarda mutabık kalarak enflasyonun sebep-sonuç ilişkisini doğrulamamız lazım. Dolayısıyla bu sebep-sonuç ilişkisini bilmemiz ve bunların üzerine gitmemiz gerekiyor. İşletmeci olarak, sanayici olarak bizlerin de enflasyonla mücadelede destek olmamız gerekiyor. Tabii ki bizler de o desteği vermek istiyoruz çünkü bu enflasyondan en fazla dertlenen ve en fazla sıkıntı yaşayan kesimin başında biz sanayiciler geliyoruz.” diye konuştu.
Bu Dertten Kurtulmak İçin Elimizden Geleni Yaparız
Şu anda müşterilerimize fiyat veremiyoruz diyen Keçeci, “Eskiden 30-60-90 günlük vadelerle sattığımız malın maliyetini kolayca hesap eder ve vadeli satışlarla ilgili piyasaya açardık ama geldiğimiz noktada, bugünden yarına işletmelerimizdeki maliyetlerimizi bile hesap edemez hale geldik. Sanayici olarak bizim de enflasyon baskılarını karşılayabilmek için birtakım tedbirlerin içinde olmamız lazım. Ancak özellikle siyasi iktidarın enflasyona sebep olan konular üzerine gitmesi gerektiğini düşünüyorum. İşletmeci ve sanayici olarak gerçekten biz de dardayız ve zordayız. Bu konuyu bildiğine inandığımız ekonomistlerimizin ve finansçılarımızın, getireceği yöntemlerle bu dertten kurtulacağımıza inanıyorum.” diye sözlerini tamamladı.