Bu 5 Nisan'da malum salgın nedeni ile bir araya gelemediklerini ifade eden Başkan İlhan tüm avukatları Denizli Barosu ve şahsı adına selamladığını, sevgi ve saygılarını sunduğunu dile getirdi.
Başkan İlhan'ın açıklaması şu şekilde:
Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Atatürk ve şehitlerimizin, yitirdiğimiz değerli Başkanlarımızın, ebediyete intikal etmiş bugün aramızda olamayan sevgili meslektaşlarımızın, aziz hatıraları önünde saygı ile eğiliyorum. Son günlerde Corona nedeniyle yaşamlarını yitiren yurttaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum.
Denizli Barosu, kurulduğumuz günden bugüne kimden ve ne zaman gelirse gelsin hukuk mücadelesini sürdürmeye devam etmiştir. Hukukun üstünlüğünü koruyarak, insan haklarını savunarak, her türlü tehdit ve saldırının karşısında dimdik durarak hukuk mücadelesini sürdürmeye devam da edecektir.
Çözülmesi Zor Hale Geldi
Mesleki sorunlarımız, hem maddi hem de manevi açıdan artık çözülmesi oldukça zor hale gelmiştir. Her yıl 5 Nisan gününde olduğu gibi bu yılda savunmanın gittikçe güçsüzleştirildiği bir ortamda kaygılarımızı, endişelerimizi yinelemek istiyoruz.
Hukuk devletinin temeli bağımsız yargı, bağımsız yargının istisnasız koşulu savunma, bağımsız savunmayı temsil eden de avukattır. Bağımsız savunmayı temsil eden Avukat da, ulusun hak arama özgürlüğünün sesi ve teminatıdır. Demokrasinin, hukuk devletinin ve bağımsız yargının varlığı ancak ve ancak avukatlarının etkinliğinin artırılması ile mümkündür.
Her fırsatta dile getirdiğimiz yargının bağımsızlığı, adil yargılanma hakkıyla mümkündür. Savunmanın ,”yargının kurucu unsurlarından” biri olduğunun göz ardı edilmesi adil yargılanma hakkını yok eder. Adil bir yargılama için yalnız bilgili, yetenekli, güvenilir hakimlere değil hukukun üstünlüğüne inanmış sorumluluk sahibi dürüst ve cesur avukatlara da ihtiyaç vardır. Savunmayı göz ardı edenler mutlaka bir gün savunmaya ve avukata gereksinim duyacaklardır.
En büyük Güvence
Güçlü yargı ancak güçlü ve bağımsız savunmayla sağlanır. Çünkü savunma, hukuk devletinin en büyük güvencesidir.
'Yargı Reformu' nun gerçekleşmesi zorunlu bir gerekliliktir. Güvenilir bir hukuk sisteminin inşa edilmesi, hukuk güvenliğinin sağlanması, demokratik bir toplum idealine ulaşılması için yargı reformu kaçınılmazdır. Avukatlık mesleğinin sorunları nı da dile getiren, yıllardır çözüm bekleyen konuları içeren kapsamlı bir yargı reformu güçlü bir Türkiye Cumhuriyeti'nin önünü açacaktır.
Barolar, yargı erkinin savunma kurumudur. Denizli Barosu da yargı erkinin bir savunma kurumu olarak yargıya, hukuka ve savunmaya güç, yurttaşlarımıza güven ve huzur, meslektaşlarımıza itibar ve onur getirmeye devam etmektedir. Hiç bir sorumluluktan kaçmadan, hukukçu bakış açısıyla ülkemizin içinde bulunduğu durumları değerlendiren, sosyal sorumluluk projeleri hazırlayan, yaşadığımız kente, ülkemize örnek hizmetler sunan bir baro olarak yaptığımız çalışmalarla adımızı duyurmaya devam edeceğiz. Başta Avukatlık Kanunu' nun 76.ve 95.maddeleri olmak üzere, yasaların Barolara yüklediği sorumlulukları ve verdiği hakları kullandık; kullanmayı da sürdüreceğiz.
Değerli meslektaşlarım,
Avukatlık, yaşamın her alanında toplumun ihtiyaç ve taleplerine doğrudan ulaşma olanağına sahip kadim mesleklerden biridir. 1924 yılında ABD Başkanlığı’na aday olan avukat John W. Davis, 16 Mart 1946’da New York Barosu’nun 75. Kuruluş Etkinlikleri kapsamında yaptığı konuşmada söylediği gibi ‘Biz hukukçular, avukatlar köprüler kurmuyoruz, kule dikmiyoruz, motor yapmıyoruz, resim boyamıyoruz… Yaptığımız bütün işlerde insan gözünün görebileceği pek az şey var. Ama sorunları çözüyoruz; gerginliği gideriyoruz; hataları düzeltiyoruz; insanların yükünü üstleniyoruz; çabalarımızla barışçıl bir devlette insanların huzurlu ve adil bir yaşam sürmelerini mümkün kılıyoruz.’
Bizler, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün açtığı aydınlık yolda, Atatürk ilke ve devrimlerine, Cumhuriyetimizin değerlerine, demokrasi ve milli egemenliğe bağlı kalarak yürümeye devam edeceğiz. Laik, sosyal, demokratik hukuk devleti için tek çarenin “Egemenliğin kayıtsız şartsız millete ait” olduğunu bir kez daha yineliyoruz. "Medeniyetin ilk şartı adalettir. Bırakın adalet yerini bulsun isterse kıyamet kopsun." anlayışıyla sorumluluklarımızın, görevimizin kutsallığının ve zorluğunun farkındayız.
Bu bilinç, duygu ve düşüncelerle, özellikle küresel bir salgın hastalıkla boğuştuğumuz bu sıradışı dönemde; evrensel hukuk normlarının, temel hak ve özgürlüklerin hayata geçirilmesi, ülkemizin ve yurttaşlarımızın hakkettiği çağdaş birey ve demokrasi anlayışının yerleşmesi dileğiyle tüm meslektaşlarımın avukatlar gününü yürekten kutlar, her ne pahasına olursa olsun hukuka ve adalete olan inancımla saygılarımı sunarım.