DTO üyeleri, merak ettiklerini sorma imkânı yakaladı. Grup Başkan Vekilleri de iş dünyasına yönelik yeni yasal düzenlemeleri ve son gelişmelerle ilgili partilerinin düşüncelerini aktardı. Başkan Erdoğan, ziyaretlerle ilgili olarak “Devletimizin iki önemli ismini üyelerimizle buluşturduk. Bizi, içinde bulunduğumuz durumu ilk ağızdan dinlemeleri önemliydi. Sektörlerimiz açısından istek ve beklentilerimizi dile getirdik. Her birini not aldılar ve bunlarla ilgileneceklerinin sözünü aldık. Bu notlarını, eminim ki genel başkanları ile ilgili kurul ve komisyonlara da ileteceklerdir. Verimli bir görüşmeydi. Her iki konuğumuza da ziyaretlerinden ve ilgilerinden dolayı teşekkür ederiz” dedi.
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Grup Başkanvekili Erkan Akçay, beraberinde Adana Milletvekili Ayşe Sibel Ersoy, Önceki Dönem Aydın Milletvekili Deniz Depboylu, Merkez Yönetim Kurulu Üyeleri Mehmet Ödevli, Oğuz Akarfırat, Burak Pehlivan ve Mustafa Aksoy, Denizli İl Başkanı Ziya Gökalp, Pamukkale İlçe Başkanı Av. Mehmet Ali Yılmaz, Merkezefendi İlçe Başkanı Av. Mehmet Altıntaş, aralarında eski il başkanı Ferudun Ünal’ın da bulunduğu çok sayıda partilisiyle, Denizli Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Erdoğan’ı ziyaret etti.
GRUP BAŞKAN VEKİLİ AKÇAY’A, MHP YÖNETİCİLERİNDEN OLUŞAN KALABALIK BİR HEYET EŞLİK ETTİ
DTO’ya, genel merkez ve Denizli’deki idarecilerinden oluşan kalabalık bir heyetle gelen MHP’lileri, Başkan Erdoğan ile DTO Yönetim Kurulu Üyeleri, DTO meclis ve meslek komitelerinin üyelerinden oluşan bir grup ağırladı.
DENİZLİ’Yİ VE ODASINI TANITIP, DTO ÜYELERİNİN BEKLENTİLERİNİ AKTARDI
Konuklarına öncelikle ekonomisi, sanayisi, ticareti, ihracatı, sektörleri ve turizmiyle Denizli’yi tanıtan DTO Başkanı Erdoğan, Denizli Ticaret Odası’nı ve neler yaptıklarını da anlattı; üyelerinin siyasilerden ve TBMM’den beklentilerini iletti. Başkan Erdoğan, Denizli’nin, 1 milyonu aşan nüfusuyla Ege’nin incisi, Türkiye’nin 8’inci ihracatçı şehri ve en fazla turist alan 5’inci kenti olduğunu belirtti. Sanayi ve ekonomideki katkısıyla da ülkenin her daim “A Takımı”nda yer aldığını vurguladı. Başkan Erdoğan, “Her yıl en az 10 firmamızla Türkiye’nin en büyük 500 sanayi kuruluşu sıralamasında yer alıyoruz. Denizli’miz, her yıl ortalama 25 şirketiyle, Türkiye'nin ilk 1000 ihracatçı firması ve Anadolu'nun en büyük 1000 şirketi sıralamasında da önemli bir yere sahiptir. Denizli’miz, bölgesinde hızla yükselen bir değerdir… Turizm, sağlık gibi hizmete dayalı sektörlerin yanı sıra tekstil ve konfeksiyon, mermer ve traverten, makine, kablo, enerji, tarım, hayvancılık ve cam sanayindeki büyük yatırımlarıyla bilinir. Lider sektörümüz ise tekstil ve konfeksiyondur. Türkiye'den dünyaya ihraç edilen havlunun yüzde 70'i, bornozun ise yüzde 63'ü, Denizli’mizde üretiliyor. Ev giyiminde 1 numarayız… Türkiye ihracatının 3’te 1’i, bu şehirdeki makinalardan çıkıyor. 10 aylık ihracatımız 3,7 milyar doları aştı. Geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 47 arttı. 173 ülkeye ihracat yapıyoruz. İhracatımızın %68’i Avrupa’ya. İngiltere, Amerika Birleşik Devletleri, Almanya ve İtalya en başta geliyor. İhracatımız, 17 aydır hiç durmaksızın artışta. Son 12 aylık ihracatımız, 4,4 milyar dolar civarında. Tarihi bir rekor kaydettik. Yıllık ihracat hedefimizi, 4,5 milyar dolar olarak belirlemiştik. Uluslararası ticaret hacmimiz ise 6 milyar dolar seviyesinde. Dış ticaret fazlası veren bir şehiriz. Kentimizde, sanayimiz çeşitli ve güçlüdür… Türkiye’nin en büyük yem fabrikası, 2 büyük bakır mamulleri fabrikasından 1’i, 5 ambalaj fabrikasından 1’i, 7 emaye bakır tel fabrikasından 2’si, Denizli’mizdedir. Denizli’miz, ülkemizin en büyük 2’nci doğal taş havzasıdır. Denizli’miz ayrıca, 190 ülkeye 2400 çeşit ürünü ihraç etmektedir. 76 ülkeye, 70 çeşit tarım ürünü göndermekteyiz. Dünyada üretilen kekiğin yüzde 75'i, Türkiye'deki üretimin ise %90'ı, Denizli’mizdedir. Ülkemizdeki leblebi üretiminin %85'ini de Denizli’miz karşılamaktadır. Ege Bölgesi’nde tarımın merkeziyiz… Modern sera ve işletmelerinin bulunduğu tarım ve hayvancılığın yanı sıra kuruyemiş sektöründeki yatırımlarıyla bölgesinde dikkat çeken bir yeriz. Kekik, üzüm, nar, kiraz, elma üreten şehrimiz, bazı ürünlerde Türkiye’nin ihtiyacının neredeyse tamamını karşılamaktadır. Altyapısı tamamlanmış, 6 sanayi bölgemiz vardır. Yabancı yatırımcıların da gözdesidir. Potansiyel jeotermal enerjide, dünyada 7’nci, Avrupa'da 1’inciyiz. Türkiye’deki jeotermal kaynakların %75’i, bölgemizdedir. Bu kaynağı, turizmde de değerlendiriyoruz. Türkiye’nin en çok turist çeken 5’inci şehriyiz… 7.137 yatak kapasiteli, 2’si çevreye duyarlı 40 turistik tesisimiz var. Pamukkale’miz, antik termal havuzumuz, Karahayıt’ta rengarenk sıcak suyumuz, Denizli kayak merkezimiz, teleferiğimiz ile, ülkemizin en önemli turizm merkezlerinden biriyiz. Pamukkale’miz ile Hierapolis’te, yıllık 2 milyon 600 bin yerli ve yabancı turist ağırlıyoruz. Şehrimizde 19 antik kent var. Hierapolis, ülkemizde en çok ziyaret edilen ören yeri. Uluslararası piyasalarda rekabet edebilen, teknolojik gelişmelere ayak uyduran, pazarları yakından izleyen, girişimci ruha sahip iş insanları yetiştirmekteyiz. Denizli’miz, bu sayede yabancı yatırımcıların da gözdesi haline gelmiştir. Yabancı sermayeli şirket sayımız 262’dir. Bu şirketlerin üçte biri, Avrupa Birliği vatandaşlarının ortaklığıyla kurulmuştur. Sosyal Güvenlik Kurumu’muzun kayıtlarına göre, ağustos sonu itibarıyla 4A aktif sigortalı çalışan sayımız 233 bin. Son 1 yılda yüzde 10’un üzerinde bir artış yakaladık. 4A, 4B ve 4C’yi kapsayan aktif sigortalı sayımız ise geçen yıl temmuz ayında 301 binin az üzerinde idi; bu yıl aynı ayda 325 bine yaklaştı. Yaklaşık 24 bin kişi birden arttı. Nüfusunun neredeyse 3'te 1'i çalışan durumundaki şehrimiz, kadın istihdamında da öndedir. Kentimizde her 3 çalışandan 1'i kadındır. Denizli’mize verilen sektörel yatırım teşvik belgesi sayısı, yılın ilk 9 ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 33 arttı. Yıl başından bu yana kurulan 379 tane gerçek kişi ticari işletmemiz ile iller arasında 8’inci sıradayız. Yılın ilk 10 ayında şehrimizde kurulan şirket sayısı, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 6 arttı. Denizli Ticaret Odamız ise üye sayısını 20 bine kadar çıkardığımız, şehrimizin en etkin ve en büyük sivil toplum kuruluşudur. Öncüdür; birçok ilke imza atmıştır. Sizi, böyle kalabalık bir heyetle şehrimizde, odamızda ve aramızda görmek güzel. Bizim için bir onurdur. Hoş geldiniz” dedi.
MHP GRUP BAŞKAN VEKİLİ AKÇAY: “MİLLİ BİRLİK VE BERABERLİĞİMİZİ MUHAFAZA ETMELİYİZ”
MHP Grup Başkanvekili Akçay ise, yönetimde istikrar, temsilde adaletin kendilerinin en çok önemsedikleri konu olduğunu vurguladı. Akçay, “Bu çok önemli. Bunun için milli birlik ve beraberliğimizi muhafaza etmeliyiz. Türkiye, önümüzdeki günlerde bu ruhla şaha kalkacaktır. Geçtiğimiz hafta İstanbul’da Türk devlet başkanları buluştu; Türk Devletleri Teşkilatı kuruldu. Bu, çok muazzam bir hadisedir. Bu yeni oluşuma, Türkiye öncülük ediyor. Türk dünyası denilince aklınıza sadece Türkistan coğrafyası gelmesin. Bu teşkilata gözlemci üye olarak Macaristan da dahil oldu. Macaristan, Avrupa Birliği üyesi bir ülke. O’nu görüp de gelecekte Bosna Hersek, Makedonya ve Arnavutluk gibi ülkeler de niye bu yapıya katılmasınlar? Beklentimiz bu yönde. Bu teşkilat, aynı zamanda askeri ve ekonomik bir güç birliğidir. 2016’daki FETÖ’nün silahlı işgal girişimine rağmen bugün halen ekonomik olarak dimdik ayakta olan ülkemiz, elbet bu son ekonomik saldırıları da atlatacaktır. Bu ülkeyi, yıkmaya kimsenin gücü yetmeyecektir. Dünyanın 11 ayrı noktasında var olan, uygulayıcı, operasyon yapabilen, operasyonel davranabilen bir güçlü Türkiye var artık. Son dönemde pek çok ülkede doların yükseldiği görüldü. Türkiye’deki yükselişin iktisadi temellerle açıklanamayan bir hali var. Neden? Çünkü, daha önceki krizlerde olduğu gibi bir durum yok ortada. Artık günlük 1 milyar dolar ihracat yapabilen bir ülkeyiz. Enerji en önemli girdimizdi. Tıpkı savunma sanayindeki atağımız gibi, kendi enerji kaynaklarımızı devreye sokarak bu konuda da önemli bir adım attık; daha da atacağız. Bir de ara malı ihtiyacımızı yerli üretimle karşılama oranımızı daha da yükseltebilirsek, daha güzel günler göreceğiz. Türkiye, bunu sizlerle gerçekleştirecek. Yetişmiş müteşebbis gücümüz, bunu başaracaktır. Sizlere güveniyoruz. Başta bizi bugün sizlerle bir araya getiren Başkanımız Uğur Erdoğan’a misafirperverliğinden, bizi dinlemeye, bizimle istişarede bulunmaya gelen sizlere de ilginizden ve gösterdiğiniz nezaketten dolayı teşekkür ediyoruz” dedi.
DTO ÜYELERİ, SORULARINI YÖNELTTİ
Konuşmaların ardından DTO üyeleri, konuklarına merak ettiklerini sordu. Sektörleriyle ilgili düşüncelerini ve temennilerini dile getirdi.
AK PARTİ GRUP BAŞKAN VEKİLİ ÖZKAN, DTO ÜYELERİNİ DİNLEDİ
Başkan Erdoğan, beraberinde DTO Meclis Başkanı Salih Sarıkaya ile, AK Parti Grup Başkan Vekili Av. Cahit Özkan’ı da ağırladı. Grup Başkan Vekili Özkan, Denizli Ticaret Odası Yönetim Kurulu üyeleri ile meslek komitelerinden üyeleri dinledi. Başkan Erdoğan, üyelerinden kendilerine yansıyan konular ile son gelişmeler ışığında sektörlerin ve meslek komitelerinin beklentilerini konuğuna aktardı. Özkan, notlar aldı; her biriyle tek tek ve ayrıntılı ilgileneceğinin sözünü verdi. Ayrıca, DTO üyelerini, iş dünyasına yönelik yeni yasal düzenlemeler hakkında ayrıntılı bilgilendirdi. Son gelişmeleri değerlendirdi ve ekonomiye dair bazı açıklamalarda bulundu. Özkan, “Sizleri dinlemek, varsa sıkıntılarınızla önerilerinizi almak üzere karşınızdayız. Bize bu imkânı sağlayan Başkanımıza teşekkür ederim. Özellikle son dönemdeki faiz politikamız ile kurdaki dalgalanma ve sanayide tedarikle ilgili ortaya çıkan sıkıntıların, Denizlili iş insanlarımızı nasıl etkilediğini ve neler düşündüklerini hasbihal etmek ve öğrenmek üzere geldim. Fiyat ve finans istikrarını sağlamak Merkez Bankası’nın öncelikli görevidir. Eğer bu varsa, vatandaşımızın da buna paralel olarak ticarette öngörülebilirliği söz konusudur. Rahatlığı ve ekonomik ferahı söz konusudur. O nedenle, faizi düşürme yönünde alınan karar, Türkiye’nin ve vatandaşımızın menfaatine alınan bir karardır. Dünyada sıfır faizin yaşandığı bir ortamda, yüksek faiz uygulamasıyla Türkiye’nin yatırım yapılabilir bir noktada olması mümkün değil. Faizin düşmesi demek, ülkemizin daha fazla yatırım imkânını bulması demektir. İhracatçımızın yüksek kur avantajıyla beraber sabit kur imkânının sağlanmasını da istediğini biliyoruz. Biz, sadece günü kurtarmanın derdinde değiliz. Ülkemizin geleceğini düşünüyoruz. Uzun vadede de kazançlı çıkmasını istiyoruz. Dünya yüksek enflasyonla karşı karşıya kaldı. Bunun kalıcı hale gelebileceğini öne süren ekonomistler var. Tüm dünyadaki bu sıkıntıyı özellikle Çin’in içinde bulunduğu dezavantajı da değerlendirerek ülkemiz açısından avantaja ve kazanca dönüştürmek düşüncesindeyiz. O nedenle, finansal kaynakları yatırıma yönlendirmek ve yatırımları artırmak amacıyla, düşük faiz politikasını gözetiyoruz. Bugüne kadar sağladığı milyarlarca liralık devlet desteğiyle, her an üreticisinin, esnafının, sanayicisinin, tüccarının ve ihracatçısının yanında olan, maliyet artışları ile pandemi sürecindeki sıkıntılarını hızla absorbe eden iktidarımız, bundan sonra da sizlerin yanında olacak. Bu hafta dolarda istikrara sağlanacak; yeni yatırımlara imkân verecek bir ortam oluşturulacaktır. Sizleri de bu milli duruşumuzda yanımızda görmek, çabamızı daha da anlamlı kılacak ve gücümüze güç katacaktır. Bugün burada bizi sizlerle buluşturan, bize bu imkânı veren Başkanımıza da özellikle teşekkür ediyorum; başarılı çalışmalarını yakından takip ettiğimiz belirterek, artarak devamını diliyorum” dedi.
Başkan Erdoğan da kendilerini tek tek dinleyip üyelerinin anlattıklarını not alan AK Parti Grup Başkan Vekili Özkan’a ilgisinden dolayı teşekkür etti; çalışmalarında kolaylıklar ve başarılar diledi.