Çiftçiyi tarlada tutabilmek için çiftçinin alın teri ve emeğinin karşılığını alabilmesi gerektiğine dikkat çeken Çal Ziraat Odası Başkanı Haşim Ahmet Çil, “Tarım sektörünün bütün ülkemizi doyurmak gibi bir görevi vardır. Pandemi ve kuraklık dönemleri gösterdi ki ithalatla bu ülke doymaz. Üreticimiz görmezden gelinip, paramız var ithal ederiz mantığının çok yanlış olduğu görüldü” dedi.
Yaptığı açıklamasında Başkan Çil,
“Bütün zorluklara rağmen üretmeye çalışan çiftçimizi tarlada tutmak zorundayız. Bu cefakâr insanlar alin teri ve emeğinin karşılığını mutlaka almalı ve üretim devam etmelidir. Ürünün verilecek olan fiyatlarla kendi hayatını mutlu bir şekilde devam ettirmelidir. Tarım sektörünün bütün ülkemizi doyurmak gibi bir görevi vardır. Çiftçimiz memnun edilir üretim devam ettirilirse, ülkemizin de karnı doyar herkes mutlu olur.
Pandemi ve kuraklık dönemleri gösterdi ki ithalatla bu ülke doymaz. Üreticimiz görmezden gelinip, paramız var ithal ederiz mantığının çok yanlış olduğu görüldü. Özellikle bu yıl birde savaş ortamı işin içine girince temel gıda ürünlerindeki sıkıntılar herkesin malumudur. Onun içindir ki mutlaka kendimiz üretmek zorundayız. Atalarımızın dediği gibi, elden gelen öğün olmaz, o da vaktinde gelmez.
Devletimizin ürün fiyatlarını hasat vaktinden önce, girdileri göz önüne alarak açıklamasını, piyasada çakallara meydan bırakmamasını istiyoruz. Yurt dışından ithal edilen ürün fiyatlarının kendi çiftçimize verilmesi gerekiyor. Çitçimiz üretemez gıda sektörü durursa hayat durur. Tarlamızda bağımızda kalıp üretmek istiyoruz. Biz ziraat odası olarak her zaman çiftçimizin yanındayız. Çiftimiz kazanırsa ülkemiz kazanır. Üreticimiz aç kalırsa bütün ülke aç kalır. Onun için çalışkan kahraman Türk çiftçisi bütün zorluklara rağmen azimle yılmadan üretiyor. Bu vesileyle bütün çiftçilerimizin 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü’nü kutluyorum” dedi.