En iyi şartlarda TÜİK verilerine bile bakıldığında %85’e dayanan enflasyon karşısında, üç senelik imzalanan promosyon sözleşmeleri geçerliliğini yitirmiştir. Tarihi kar rekorları kıran bankaların kamu emekçilerinin sırtından kazandığı milyarlar karşısında ezilen yine emekçi sınıfıdır.
Aylardır bu sözleşmelerin hukuki anlamda temelinin çöktüğü, günün koşullarına uyarlanması gerektiği konusundaki uyarılarımıza ve başvurularımıza sözleşmelerin tarafı idareler kulak tıkamakta, yandaş etkisiz yetkili sendika da göstermelik birtakım açıklamalarla günü güne satmaktan başka kamu emekçileri adına hiçbir girişimde bulunmamaktadır.
Örneğin, Eğitim-İş’in yetki aldığı Keşan’da 2022 yılı temmuz ayında yapılan promosyon anlaşmasında 25.250 TL gibi bir rakama imza atılmış olması karşısında, bugün itibarı ile geçmiş tarihte yapılan sözleşmeler gereği ödenecek rakamlar pek çok yerde 3000 TL ile 5000 TL civarlarındadır. Aradaki uçurumun sebebinin de yine bu etkisiz yetkili sendika ve kamu emekçilerini gözetmeyen idareler olduğunu başta bu sendikanın üyesi kamu emekçileri olmak üzere tüm yurttaşlar bilmelidir.
Gelinen noktada sermayedar bankalar karşısında sus pus olanları beklemek yerine Eğitim-İş olarak yine öncü olacağız.
Emsal olması açısından; Ankara 3 No’lu Şubemizin ODTÜ, Diyarbakır İl Temsilciliğimizin ise Milli Eğitim Müdürlüğü’ne promosyon sözleşmelerinin güncellenmesi/feshedilmesi yönünde yapmış oldukları başvuruların zımnen reddedilmesi işlemlerinin iptali için Sendikamızca dava açılmıştır. Ayrıca devam eden süreçte gerekli adımları atmayan kamu emekçilerinin zararına sebep olan ilgili kamu idareleri ve görevlileri hakkında da hukuki girişimlerde bulunacağız.
Tekraren bu sözleşmelere imza atmış tüm idareleri uyarıyoruz. Kamu emekçisini sermayedar bankalar karşısında savunmayan, bu sözleşmeleri feshetmeyen, günün koşullarına uygun hale getirmek için adım atmayan yöneticilerin sorumluluğunun peşini bırakmayacağız.