Mesajında 15 Mayıs 1919 tarihinde Müftü Ahmet Hulusi Efendi’nin verdiği fetvanın Milli Mücadele’de önemli bir dönüm noktası olduğunu hatırlatan Rektör Prof. Dr. Kutluhan, o günlerde yakılan bağımsızlık meşalesinin ilelebet yanmaya devam edeceğini söyledi.
“Mili Mücadele döneminde, vatanımızın her karış toprağında, aziz milletimiz bağımsızlık aşkıyla bir kurtuluş mücadelesi verirken 15 Mayıs 1919 tarihinde, İzmir’in işgalinin hemen ardından vatan sevgisini canından üstün tutan kahraman Denizli halkı, Müftü Ahmet Hulusi Efendi’nin önderliğinde toprağını savunmak üzere Denizli’de Milli Mücadele meşalesini yakmıştır.
15 Mayıs 1919 tarihinde ‘Sizlere vatanımızı düşmana teslim etmenin çaresiz olduğunu söyleyenler, düşman esareti altında olanlardır.’ diyerek fetva veren Müftü Ahmet Hulusi Efendi’nin bu konuşması Ege Bölgesi’ndeki Kuva-yı Milliye ve Milli Mücadele hareketlerinde bir dönüm noktası olmakla birlikte bölgenin düşmana karşı savunulmasında önemli bir bölgesel uyanıştır. 15 Mayıs 1919 tarihinde bağımsızlık meşalesi altında toplanan Denizli halkı, elinde bulunan tüm imkânları seferber ederek yine Müftü Ahmet Hulusi Efendi’nin ‘Silahımız olmayabilir. Topsuz, tüfeksiz olarak, sapan taşları ile de düşmanın karşısına çıkacağız.’ sözünden hareketle bu kutlu mücadeledeki yerini almıştır. O gün taşla, sopayla, orakla milli mücadeleye baş koyan kahraman Denizli halkı düşmanın bu topraklara ayak basmasına müsaade etmemiştir.
Denizli’mizde o tarihte yanmaya başlayan Milli Mücadele meşalesi, o günden bugüne yine aynı azim ve kararlılıkla yanmaya devam etmektedir. 15 Temmuz’da yaşadığımız hain darbe girişiminde de yine aynı ruh ile bağımsızlığına sahip çıkan kahraman hemşerilerimiz bu ateşin ilelebet yanmaya devam edeceğini dosta düşmana bir kez daha göstermiştir.
Denizli’de Milli Mücadelenin 102. yıl dönümünde bizlere bu vatanı emanet eden başta Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, verdiği fetva ile İlimizde Milli Mücadele meşalesini yakan Müftü Ahmet Hulusi Efendi ve Milli Mücadelenin kazanılmasında canlarını ortaya koyan aziz şehitlerimizi rahmet, şükran ve saygıyla anıyoruz. Ruhları şad, mekânları cennet olsun.