Manisa Büyükşehir Belediyesi bünyesindeki Hayvan Bakım ve Tedavi Merkezi, sokak hayvanlarının yaralarını sarmaya devam ediyor. Sahipsiz sokak hayvanları, merkezde sağlıklarına kavuştuktan sonra doğal yaşam alanlarına geri bırakılıyor. Ayda ortalama 600 sokak hayvanı, bakım ve tedavi merkezine getirilerek, tesisten faydalanması sağlanıyor.
Manisa Büyükşehir Belediyesi bünyesindeki Hayvan Bakım ve Tedavi Merkezi, sahipsiz sokak hayvanlarının tedavilerinin uzman personeller tarafından yapılmasının yanı sıra bakım, aşılama ve sahiplendirme gibi hizmetler de veriliyor. Tesis sorumlusu Veteriner Başhekim Faruk Alptekin, sağlıksız sokak hayvanlarının yeniden hayata bağlanması için titizlikle çalıştıklarını belirtti. Alptekin, "Manisa Büyükşehir Belediyesi bünyesindeki Hayvan Bakım ve Tedavi Merkezimize getirilen, sağlıksız durumdaki can dostlarımızın yeniden hayata tutunmasını sağlamak için özenle ve titizlikle çalışıyoruz. Ayda ortalama 600 sahipsiz sokak hayvanına hizmet veriyoruz, yılın ilk 6 aylık döneminde ise yaklaşık 3 bin 600 can dostu tesisimizin hizmetlerinden faydalandı. Merkezimize gelen hayvanların sağlıklarına kavuşmaları için yıl boyunca binlerce tedavi uygulaması gerçekleştiriyoruz. Bu süreçlerde bizi mutlu eden birçok iyileşme öyküsü de yaşanıyor" dedi.
Manisa Büyükşehir Belediyesinde çalışan bir personelin kaza geçirdiğini tahmin ettiği ve durumunun ağır olduğu görülen bir kediyi merkeze tedavi edilmesi için getirdiğini söyleyen Alptekin, "Kedinin vücudunda damak patlaması ve iç kanama olduğu tespit edildi. Tedavi merkezine ilk getirildiğinde hayati tehlikesi olduğu belirlenen kedi, veterinerlerimiz tarafından muayene edildi. Titizlikle yürütülen tedavi sürecinin ardından yaralı halde getirilen kedi, sağlığına kavuştu. Kedinin kurtarılması dolayısıyla büyük bir sevinç yaşayan büyükşehir personeli de sağlığına kavuşan kediyi sahiplenerek, evini can dostu için yuvaya dönüştürdü" dedi.
Alptekin, duyarlı bir yurttaşın, sokakta gördüğü bir gözü kapalı kediyi kör olduğunu düşünerek bakımevine getirdiğini, kedinin gözüne saplanan ot sonrasında oluşan enfeksiyon nedeniyle gözünün kapandığının tespit edildiğini söyledi. Anestezi sonrası yapılan ameliyat ile göze saplanan otun çıkarıldığını ve antibiyotik tedavisine başlanıldığını belirten Alptekin, sürecin ardından kedinin sağlığına kavuştuğunu kaydetti.
Rottweiler cinsi bir köpeğin de merkeze geldikten sonra iyileştirilerek, sahiplendirildiğinin bilgisini veren Alptekin, "Köpeğin cinsinden dolayı sahiplenildiğini ancak hasta olduğu anlaşılınca yeniden sokağa terk edildiğini düşünüyoruz. Yaptığımız muayene sonucunda derisinde lezyon, leishmania ve kan paraziti olduğunu tespit ettik. Sonraki süreçte yoğun şekilde medikal ilaç tedavisi uygulandı. Eskisinden daha sağlıklı hale gelen Rottweiler cinsi köpeği, gönüllü bir hayvansever sahiplendi" diye konuştu.
Doğa Koruma ve Milli Parklar 4. Bölge Müdürlüğü'nün talebi üzerine Veteriner Hekim Faruk Alptekin, Turgutalp Mahallesi'ne gittiğini söyledi. Su dolu bir çukur içerisine düşerek hipotermi tehlikesi geçiren yılkı atına 5 saat boyunca tedavi uyguladığını belirten Alptekin, müdahale sonrası sağlığına kavuşan yılkı atının tekrar doğal ortamına bırakıldığını belirtti.
Alptekin, hayvansever Mürüvvet Nevruz tarafından trafik kazası geçirdiği tahmin edilen Afacan isimli kedinin getirildiğini söyledi. Yapılan muayene sonrasında travma ve iç kanama riski olduğunu tespit ettiklerini söyleyen Alptekin, "Tedavi sürecimiz 15 gün devam etti. İlk hafta hayati tehlikesi mevcuttu. Bize geldiğinde bacağında büyük travma vardı. Ayrıca iç organları da hasar görmüştü. Medikal olarak ilk müdahalesini başladık. Röntgen çekimi sonrasında ayağında parçalı kırık olduğunu gördük. Bu sürecin ardından ameliyata alındı. Önceliğimiz hayati riskini ortadan kaldırmaktı, hayati tehlikeyi atlattı. Şu an bacağı gayet iyi durumda. Yemesi içmesi yerinde. Kedimiz, şu an yürümede bir sorun yaşamıyor. Bacağında platin bulunuyor. Platinin kaynama işleminden tamamlandıktan sonra tekrar kontrol edilecek. Yapılan kontrollerde olumsuz bir durum görülmezse, sonrasında hayatına kaldığı yerden devam edecek" dedi.
Geçirdiği tedavi süreci sonrasında Afacan'ın sağlığına kavuştuğunu gören hayvansever Mürüvvet Nevruz, Manisa Büyükşehir Belediyesi'ne teşekkürlerini iletti. Yaşadığı mutluluğu paylaşan Nevruz, "Pandemiden sonra sokak hayvanlarıyla ilgilenmeye başladım. Afacan'a da besleme alanında bakıyordum. Gördüm ki ayağı kırılmış, araba çarptığını tahmin ediyorum. Tedavisi için barınağa getirdim. Sağ olsun, veterinerler müdahale ederek sağlığına kavuşturdular. Buraya ilk getirdiğimde ayağı kırık ve yürüyemiyordu. Şu an Afacan çok mutlu" diye konuştu.
Daire Başkanı Erhan İnce sahiplenme çağrısı yaptı
Manisa Büyükşehir Belediyesi Sağlık İşleri Daire Başkanı Erhan İnce, sokak hayvanlarını sahiplenmenin, çocukların dijital bağımlıktan kurtulmasına katkıda bulunacağına inandığını dile getirdi. Erhan İnce, "Gezici Hayvan Bakım ve Tedavi Aracı, (Vetbüs) projemizi yakın zamanda hayata geçirmeyi planlamaktayız. Özellikle ilçelerde ve mahallelerimizdeki muhtarlar ve hayvanseverlerle işbirliği yaparak, sokak hayvanlarımızın tedavisi, kısırlaştırılması ve aşılanması gibi hizmetleri yürüterek, halkın sağlığını korumak ve hayvan popülasyonunu kontrol altında tutmayı hedefliyoruz. Ancak ben buradan vatandaşlarımıza bir sahiplendirme çağrısı da yapmak istiyorum. Maalesef günümüzün en büyük problemlerden biri gerek çocuklarımızda gerek gençlerimizde bulunan dijital bağımlılıktır. Özellikle oyun ve internet bağımlılığı çok yüksek düzeyde görülmektedir. Eğer aileler, sokaklardaki can dostlarımızdan birini sahiplenirlerse hem bir canı sokaktan kurtarmış olur hem de çocuklarımızın sosyalleşmesine ve bağımlılıktan kurtulmasına destek sağlamış olur" diye konuştu.
Manisa Büyükşehir Belediyesi Sağlık İşleri Koordinatörü Derya Güner de şu ifadelere yer verdi: "Her canlının yaşam hakkına çok saygı duyan bir Büyükşehir Belediye Başkanımız var. "Manisa'da sahipsiz sokak hayvanı yoktur çünkü onların sahipleri tüm Manisa halkıdır" düşüncesiyle, hayvan popülasyonunu kısırlaştırmayla istenilen seviyeye indirmeyi hedefliyoruz. Ekolojik dengeyi de bozmadan, sadece günü kurtaran çözümlerle değil, uzun vadeli çözümlerle yapmayı planlıyoruz"