Yeniçağ / Özel / İstanbul
İşte MHP Genel Başkan adayı Meral Akşener'in konuşmasından satır başları:
İLK SEÇİMDE İKTİDAR OLACAĞIZ
MHP’deki kongre süreci ve genel başkanlık mücadelesini değerlendiren Akşener, "Eğer MHP Genel Başkanı olursam, seçimden sonra birinci parti seçilerek Başbakan olurum. Ben kongrenin yapılmasını istiyorum. Olağanüstü kurultayın hayata geçmesini istiyorum. Başkanlık sistemi en başarılı ABD'de uygulanıyor. Sistem, ABD'de ilk kurulduğu zamandan beri uygulanıyor. Türkiye'de parlamenter sistem için iyi birikim var. Türkiye, rejim değişikliği ile 15 yıl kaybeder" diye konuştu.
MİLLİYETÇİ İRADE OLAĞANÜSTÜ KURULTAY İSTİYOR
543 delegemiz imza verdi. Bu Olağanüstü Kurultay istediklerine dair beyandır. Eğer ülkücü irade ve yanına milli iradeyi koyuyorsak bu iradeyi gerçekleştirmek lazım. En az 1 ay içerisinde sonuç ortaya çıkacak. MHP'nin geleceği açısından bakıyoruz. Ben giderim başka insanlar gelir.
MHP BU NOKTADA OLMAYI HAK ETMİYOR
MHP, Türkiye'ye lazım bir yapıdır. Benim düşüncem MHP'nin potansiyelinin yüzde 12'nin çok çok üzerinde olduğudur. MHP her iki taraftan oy alıyor ve veriyor. Eğer MHP Genel Başkanı olursam, seçimden sonra birinci parti seçilerek Başbakan olurum.
Ben oturdum 1100 delege ile tek tek konuştum. Dinlensem de sorun yoktu. Neler istediklerini, hayattan neler beklediklerini öğrendim. Dilin ve bir konuya bakışı değiştirmek üzere bir davranış biçimi içine gireceğimizi iddia ediyorum.
BAŞKANLIK TÜRKİYE’YE GÖRE DEĞİL
Türkiye'de başkanlık sistemi Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın şahsı üzerinden tartışılıyor. Çok yanlış bu. Türkiye Cumhuriyeti Avrupa modelini tercih etmiştir. Başkanlık sistemi en başarılı ABD'de uygulanıyor. Sistem, ABD'de ilk kurulduğu zamandan beri uygulanıyor. Türkiye'de parlamenter sistem için iyi birikim var. Türkiye, rejim değişikliği ile 15 yıl kaybeder. Komple bütün hukuk kuralları değişecektir. Başkanlık sistemi milletin yararına değil.
ORTADOĞU’NUN İDDİALARINA CEVAP VERMEYİ ZUL SAYARIM
Ortadoğu’nun iddiaları sorulan Akşener “Ben buna cevap vermeyi zul sayarım. Ama yine bazı hususları vurgulamam gerekiyor”dedi. Akşener, “Kim genel başkan adayı olursa bu arkadaşlar aynı davranışlarda bulunuyorlar. 21 yıldır polis nezaretinde yaşıyorum. Devlet bilir, herkes bilir. Çok ayıp bişey bu.. Ben Sayın Bahçeli’nin talimatı olmadan, görevlendirmesi olmadan, Amerika dışişleri bakanıyla ya da başka biriyle görüştüğüm takdirde o partide bir daha görev yapmam mümkün olmaz. Bu görevlendirme sadece bana yapılmamıştır, genel başkan yardımcılarının ve grup başkanvekillerinin olduğu bir gruba yapılmıştır. Sonuç itibariyle o güne kadar olan Meclis başkanvekilliğine getirildim. Böyle bir iddia deli saçmasıdır. Sayın Ortadoğu yazarları, öyle yazıp duruyor. Ali selim benim bir öğrencimdir. Sevilen bir gençtir. Daha da önemlisi hedef gösterilen Alim Selim ile Devlet Bahçeli hala görüşüyor.
Adaylığımı geri çekiyorum desem tekrar “Meral Akşener Hanımefendi” olurum onların nazarında."
ÇÖZÜM SÜRECİ BAŞLI BAŞLINA HATADIR
Şimdi ben bu çözüm meselesiyle ilgili olarak, gelinen noktada çözüm, mözüm ortadan kalkmıştır diyorum. AKP’nin önerdiği çözüm ortadan kalkmıştır. Ve maalesef terörle mücadelede de öyle büyük yanlışlıklar olmuştur ki zamanında. Oslo’daki konuşmayı hatırlayın bir hanım müsteşar yardımcısının ‘kah kah kah’ diyerek karşısındaki PKK’lıları büyükşehirleri bombalarla doldurduklarını ve bunları bildiklerini söylemişti. Bu nasıl bir devlet adabıdır, bu nasıl bir yöntemdir.
PKK’LILAR İÇİN ATATÜRK VE TÜRK BAYRAĞINI KALDIRDILAR
Gelelim Habur’a... Orada o olay yaşandığın görev yapan akademisyen bir öğrencim benim aradı. Oraya kurulan mahkemelerde PKK’lılar rahatsız olmasın diye mahkemeden Türk bayrağı ve Atatürk kaldırıldı.
PKK silah bırakacak dediler, siz bütün istihbarat birimlerini görmezden geldiniz, ama gördük ki şehirlerin içine kadar silahlar yığılmış, hatta Diyarbakır’ın altında ayrı bir şehir kurulmuş oraya da silahlar, bombalar yığılmış.
Böyle bir yöntemle çözüm çıkmaz. Sürecin bitirilmesinden 6 ay önce ‘Çözüm sürecinden oy gelmiyorsa Erdoğan bu masaya tekme atar ‘demiştim, aynısı oldu. APO da onları kandırdı. Böyle bir mesele böyle bir yöntemle çözülemez. PKK ile aralarında bir mesafe yok. Şimdi bu İmralı görüşmelerini okuyorum. Oradaki konuşmaları okuyunca 2 merkez var. Bir tanesi İmralı diğeri Kandil.
Tüm bunlara rağmen, millete parçalanın denilmesine rağmen; Pazarı, camiyi, mezarı, çarşıyı karıştıramadılar. Milletimiz kenetlendi ve bu birliktelik çözülmeyi engelledi.
Her türlü eleştiriye açığım. Bugüne kadar hiçbir gazeteciyi dava etmedim. Yalan yazmalarına rağmen de etmeyeceğim.