Türkiye'nin düşmandan temizlendiği en son hamle olan "Büyük Taarruz" veya "Başkumandanlık Meydan Muharebesi" adını verdiğimiz zaferin bu yıl 100. yıldönümü (1922-2022)...
Tarihi olaylarda yüzüncü yıllar çok önemlidir. Bunun sebebi bu yılın bir kırılma yılı olmasıdır. Bu zaferin 100.yılı onun önümüzdeki yıllara nasıl taşınacağının görüleceği ve anlaşılacağı bir tarihtir 30 Ağustos 2022! Onun için Türkler açısından bu durum çok önem arz etmektedir.
Ne yazık ki, ülkemizdeki sosyal ve siyasal atmosfer bizlere bu tarihi zaferin hakkıyla kutlanılmayacağı izlenimi vermektedir ve bu Türkler açısından çok düşündürücü ve üzücüdür...
Böyle tarihi anlara ilişkin kutlamalar aylar öncesinde hazırlıkları duyurularak yapılmalıydı. Bu konuda ne iktidarın ne de muhalefetin ve de yerel yönetimlerin bir hazırlığı olduğu konusunda hiç bir belirti görmüyoruz. Mutlaka baştan savma bir şeyler yapılacaktır ama başlıkta dediğimiz gibi tesir uyandırmak için bu anmaların hakkıyla yapılması gerektiği düşüncesindeyim.
Ne yazık ki Türk(iyeli) siyaseti iktidarı ve muhalefeti ile 30 Ağustos'un sonuçlarından muzdarip olan yani rahatsızlık duyan güruh tarafından sevk ve idare edilmektedir. Düşünün ki; bu zafer sonucu kurulan Türkiye Cumhuriyeti'nin bir teşkilatı olan Diyanetin camilerinde okunan hutbeler de yıllardır 30 Ağustos Zaferi bir iki lafla geçiştirilmekte ve bu zaferin kahramanı Mustafa Kemal Atatürk zikredilmemektedir...
Türk Milletine buradan seslenmek isterim ki, tez bugünden bu zaferin hakkıyla kutlanması için iktidar ve muhalefete baskı yapılması olmadığı takdirde iş başa düştü denilerek bu tarihi zaferin 100.yılının Türk Milletine her ferdinin katılımı ile hakkıyla kutlanması gerekmektedir...
Bu uyarım ve çağrım Türk Milletinedir... Umarım cevapsız kalmaz diye düşünüyorum.
Özcan PEHLİVANOĞLU