PAÜ'de FETÖ Taktikli Trollerden Mobing
Sosyal medyanın günümüzde gücü yadsınamayacak derecede artmış durumda. Türkiye’de özellikle bilim ve kültür yuvası olarak bilinen üniversitelerle Fetö ve PKK gibi bölücü ve yıkıcı örgütlerin ilgisi geçmişten bu tarafa devam ediyor...
Özellikle de 15 Temmuz fetö terör örgütünün devleti ve seçilmiş hükümet ve Cumhurbaşkanı’na yönelik darbe girişiminden sonra, pek çok adı gerçek olmayan sahte hesapların özellikle Twitter’da sayılarının arttığı çoğu araştırma ve devlet kurumu tarafından da yayımlandı.
Özellikle üniversitelerde fetöcü temizliğinin ardından gerçek olmayan sahte isimlere sahip bazı sosyal medya hesaplarının terör örgütleri lehine yasa dışı propaganda aracına dönüştükleri rahatlıkla görülebiliyor.
Pek çok takipçi tarafından da rahatlıkla ulaşılabilen bu hesapların hedefe aldıkları kurum, kuruluş ve kişileri algı operasyonlarıyla yönetmeye ve yönlendirmeye çalıştıkları söylenebilir.
Özellikle Pamukkale Üniversitesi Fetöcü darbe girişiminden sonra bu türden gerçek olmayan, trol olarak da adlandırılan sahte hesapların sistematik olarak yaptığı çarpıtma, karalama, iftira atma gibi pek çok saldırının hedefi oldu.
Pamukkale Üniversitesi’ne özellikle Fetö darbe girişiminden sonra musallat olan, isimleri gerçek olmayan, fetövari teknik ve propaganda yapan bu hesaplar, hem şehri hem de üniversite camiasını attıkları sözde twit ve paylaşımlarla hep etkileme gayreti içinde oldukları rahatlıkla söylenebilir.
Muhtemelen fetö iltisaklı olmaktan hüküm giymiş ve derdest edildikleri düşünülen bu hesapların ölmüş kişiler adına aldıkları telefon ip’leri veya örgüt ve örgütlerin yurt dışı telefon ip’leri kullandıkları emniyet kayıtlarında mevcut.
Sürekli ip adresi değiştiren ve yurt dışı ip adresine sahip kullanım şifreleri kendilerinde bulunan bu hesapların kendilerine düşman gördüğü her kim ise ona musallat olup o kişileri, kimi pek çok asılsız iddia ve iddialarla itibarsızlaştırma gayreti içinde oldukları görülüyor. Ne var ki bu hesapların fetö dönemi üniversite ile alakalı veya kendilerine yakın olan yönetimlere bugüne kadar yasal olmayan ve usulsüz olan hiçbir usulsüzlüğü dile getirdikleri de paylaşımlarında asla görülmüyor.
Bu nedenle üniversitede özellikle geçmiş dönemden kalma kendilerine yakın olduğunu düşündükleri kişileri bilimsellik, liyakat, usul erkan gibi kavramlar ile parlatmalarını yaparlarken kendilerine yakın olmayan işini ve görevini yapmaya çalışan, fetö ile mücadele etmiş kişi ve kişileri ise küçük düşürmeye çalışan ağza alınmayacak hakaret ve ithamlarda bulunarak şantaj ve tehdit ettikleri ise paylaşımlarında açık ve seçik olarak görülebilir.
Hatta o derece algı ve yönlendirmelerde bulunarak kimi yöneticileri de yanlış yönlendirerek hedef gösterdikleri kişiler hakkında ısmarlama soruşturma, sürgün ve yıldırma yaptırımlarında bile bulundukları gelen iddialar arasında.
Aynı zamanda Pek çok akademisyeni asılsız ve çirkin iddialarla hedefe alan bu hesaplar, hedefe aldıkları kişiler için sözde iddialarının gerçek olduğunu sürekli gösterme çabası içinde olmalarına rağmen, gerçek isimlerinin açığa çıkmaması uğruna hep gizli kalmak için gidip söz konusu iddialar için adli kurumlara da başvurdukları da görülmüyor.
Peki gerçek isimlerini kullanmayarak fetövari ve bölücü ve yıkıcı teknik ve taktikleri kullanan bu hesaplar kimler?
Aldığımız duyumlara göre bu hesaplar ve bu hesaplarla iltisaklı olan whatsapp, telegram gibi iletişim araçlarından ve Twitter doğrudan mesaj kutusundan iletişim yapan kişilerin de açığa çıkarılmasıyla ilgili olarak adli kurumlar ve Emniyet siber suçlarla mücadele birimince araştırma ve soruşturma yapıldığı sağlam kaynaklardan alınan bilgiler arasında. Yapılan soruşturma ve incelemelerin, bu fetövari bölücü yıkıcı hesapların açığa çıkarılma girişiminin sonuna kadar takipçisi olacağız.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.