Yapma Öğretmenim CISSSS Olursun!
A+A-
Her anne babanın çocukluğunda yaşadığı ve çocuğuna uyguladığı bir yöntem vardır. ‘’ Yapma çocuğum cıs olursun ‘’ . Bu cümle hayatımız boyunca bilinçaltımızda yaşar ve hatta birçok Atasözümüzün önünde yer alır. Çünkü bir anne sözüdür bu ve içinde annelik içgüdüsünden gelen yüzlerce kaygı korku ve koruma duygusunu barındırır. İşte bu yüzden nesilden nesile aktarılan geleneksel ana sözümüz olarak kabul görmüştür, cısss…
MEB’ da bu cümlenin sihrini anlamış olacak ki, her eğitim öğretim dönemi başında önlem mahiyetinde iyi dilek ve temennilerinin bir kenarına iliştiriyor. Ve diyor ki ‘’ Öğretmenim; eline tutuşturduğum içi boş, bol resimli, sekiz on sayfalık kitapları beğenmezlik yapıp da sakın öğrencilere kaynak kitap aldırma. Evet, ben her şartta, her dönemde senden donanımlı nesiller isterim ama sen uyarıların dışına çıkma. Veliden kaynak kitap istersen hakkında soruşturma başlatırım. Yani? Yani cıs olursun.
Elbette ki bakanlığımız tarafından yapılan uyarılara uymak bizim görevimiz. Elbette ki kaynak kitap istemiyoruz velilerden, lakin veliler sürekli olarak ‘’ hocam bize hangi kaynağı önerirsiniz, sizin okulda anlattıklarınızı bizlerde evde soru çözerek pekiştirelim ‘’ diyorlar
Çünkü veliler de en az öğretmenler kadar eğitim sistemimizdeki muhteşemliğin farkında. Biliyorlar ki milli eğitimin bir tanecik kitabıyla, her yıl giderek katlanan zorlu sınav yolları aşılmaz. Biliyorlar ki milyonlarca öğrenci kalem ucunda savaşıyor ve biliyorlar ki öğretmenler mucize kaynağı değildir. Hep deriz ya öz eleştiri yapmayan, yanlışlarını göremez ve yanlış yapmaya devam eder. Evet, Meb ‘in eleştiri yaptığı bir gerçek fakat içine kendisini katmadan…
İnsanoğlu akıl ve mantık sahibidir. Düşünebiliyor olması ise, insanı diğer tüm canlılardan ayıran en mühim özelliğidir. Öyleyse her eğitim dönemi başında öğretmene aba altından sopayı eksik etmeyenlere mantık dâhilinde sormak istiyorum. Teknolojinin su misali akarak geliştiği, dışımızdaki ülkelerin yeryüzüyle işini bitirip uzaya çim serdiği, yapay zekâ yapay el kol hatta yapay insan üretecek boyuta geldiği günümüzde, dağıtılan milli eğitim kitabıyla bu zorlu yollar aşılır mı gerçekten?
İnsan mevcudunun giderek arttığını, üniversite mezunlarının çığ gibi büyüdüğünü, insanların ömrünü çalışarak geçirdiğini fakat ülke olarak üretimin diplerde olduğunu ve ülkede iyi veya kötü olan ne varsa tüm yolların eğitime bağlı olduğunu bilen tek kişi ben olamam öyle değil mi?
Ya donanımlı ders kitaplarımız olmalı, ya da kaynak kitap alımı serbest bırakılmalıdır. Eğitimdeki bu gereksiz at yarışı sonlandırılmalı ver çocukların yetenekleri işlenerek hayata meziyet sahibi ve kendinin farkına varmış bireyler kazandırılmalıdır. Aksi halde yapamayacağını bildiği halde her veli çocuğunu doktor mühendis yapmaya, her çocuk yürümeden koşmayı hayal etmeye, her başımıza gelen zayiatın faturasını öğretmene kesmeye, her öğretmen de bu meslekten vakti gelse de emekli olsam demeye devam eder.
Bu yazı toplam 4238 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.