Ordusu bozulmuş bir millet ne yapar?
ABD Dışişleri Bakanı Pompeo, tipik istihbaratçı yöntemiyle alenen yalan söyledi ve "Türkiye'ye terörist saldırıları riskini azaltmak için Suriye'nin kuzeyinde güvenli bölge kurma çabaları sürüyor" dedi!
Oysa bütün dünya biliyor ki ABD, Suriye'nin kuzeydoğusuna yerleştirdiği teröristleri, Türkiye'den korumak istiyor. Çünkü burada onbinlerce TIR ile silah gönderdiği ve eğitim yaptırdığı PKK ordusuna devlet kurdurmayı hedefliyor.
Peki bu şekilde yalan söylemesine rağmen, muhatabı olanlar ne yapıyor?
Ne yapacak, bu tür yalanlara rağmen Suriye konusunda ABD ile görüşmelere devam ediyorlar.
Bu durumda kandırılan kim oluyor?
Kim olacak, koca bir Türkiye kandırılıyor? İktidar da muhalefet de ses çıkarmamakla bu yalana ortak oluyor!
***
Peki ABD'nin Türkiye'ye karşı 70-80 bin kişilik bir ordu kurduğu sırada, Türkiye'yi yönetenler ne yapıyor?
Orduyu terhis etmekle meşguller!
Yeni askerlik yasa tasarısının orduyu terhis etmek, böylece Türkiye'yi savunmasız bırakmak anlamına geldiği anlaşılınca, iktidar kanadında bir duraksama oldu. Cumhuriyet'in haberine göre, yeni sisteme göre ilk altı aydan sonra asgari ücretle 6 ay daha askerlik yapmak isteyenlerin sayısı çok düşük çıktı. Kışladaki mevcut asker sayısının yüzde 20'lere kadar düşeceğinin ortaya çıkması üzerine yeniden bir değerlendirilme yapılmak üzere tasarının görüşülmesi bayramdan sonraya ertelendi.
Yine Jandarma ve Sahil Güvenlik komutanlıklarındaki personelin askerliği yapmış olmak için "10 yıl hizmet etmek" şartı öngören madde İçişleri Bakanlığı'nın itirazı üzerine öneriden çıkarıldı.
Bu gelişmelerden anlaşılan o ki, yeni askerlik yasa tasarısı, Türkiye'nin ihtiyaçlarından kaynaklanmıyor. Peki Cumhurbaşkanına istediği kişi veya grupları askerlikten muaf sayma yetkisi de veren bu tasarı, Türkiye'yi ordu devleti olmaktan polis devleti olmaya götürmez mi? Tabii bu arada işgal edilmezse… Zira bu coğrafyada zayıflatılmış bir ordu ile ayakta kalamazsınız.
***
Bu arada komuta kademesinin de uzun bir süredir sağlıklı karar vermediği anlaşılmaktadır. Mesela 2015 Yüksek Askeri Şurası'na katılan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, Milli Savunma Bakan Vecdi Gönül, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hulusi Akar, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Recep Bülent Bostanoğlu, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Akın Öztürk, Jandarma Genel Komutanı Abdullah Atay, 1. Ordu Komutanı Orgeneral Salih Zeki Çolak, 3. Ordu Komutanı Orgeneral Ümit Dündar, 2. Ordu Komutanı Orgeneral Adem Huduti, Ege Ordusu Komutanı Galip Mendi, Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, EDOK Komutanı Orgeneral Kamil Başoğlu, Harp Akademileri Komutanı Orgeneral Abdullah Recep, Muharip Hava Kuvveti ve Hava Füze Savunma Komutanı Orgeneral Abidin Ünal ile Donanma Komutanı Koramiral Veysel Kösele ne karar aldı?
Bu kadronun içinde iki kişi; Akın Öztürk ve Adem Huduti FETÖ darbesinden yargılanıyor. Tuğgeneralliğe terfi ettirdikleri karacı albayların yüzde 90'ı ise FETÖ darbesinden hüküm giydi!
Terfi ettirilmeyen, hakkı yenen albaylardan itiraz eden sadece bir kişi çıktı: Emekli kurmay albay Mehmet Alkanalka... Haksızlığın bir an önce düzeltilmesini istiyor. Hatta dopingli olduğu tespit edilerek madalyası alınan sporcuların yerine onlardan sonra gelen yarışmacılara madalya verildiğini son örnekleriyle hatırlatıyor.
Sözün kısası, askerlikte cemaat dopingi, siyaset dopingi, masonluk dopingi gibi dış müdahaleler, orduyu bozar. Ordusu bozulmuş bir millet, yeniden ordu kurabilir ama bu arada kendisi de bozulmamışsa!
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.