Alpaslan Remzi Kallimci

Alpaslan Remzi Kallimci

Eğitimci - Tarihçi
Yazarın Tüm Yazıları >

Mimar Sinan'ın Kafatası

A+A-

Geçen sene bu zamanlar yenilenen mimarisi ile inşaatı tamamlanan Taksim’deki Atatürk Kültür Merkezi’nin açılışı sonrası Murat Bardakçı bir yazı kaleme almıştı. Bardakçı, yazıda AKM’nin yeni bestelenen bir Türk Operası olan Sinan Operası ile açıldığını ancak bundan sonra yapılacak işin Büyük Mimar’ın kayıp kafatasını bulmak gerektiğini vurgulamıştı. Üstad yazısını “bulunması hâlinde Süleymaniye’deki türbesine iade edilmesi şarttır; zira büyük sanatkârın ruhu ancak böyle huzura kavuşabilir...” diyerek bitirince konu zihnime mıh gibi çakılmıştı. (Haber Türk 2 Kasım 2021)

Derken bu sene raflarda efsane kapak tasarımı sayesinde gördüğüm bir kitap beni heyecanlandırdı ve hemen temin edip okudum. Bu kitap Hakan Sökmen’in Timaş Yayınları’ndan çıkan “Mimar Sinan’ın Kayıp Kafatası” romanıdır. Timaş Yayınları, “Timaş Tarih”, “Timaş Akademi”, “Genç Timaş”, “Timaş Çocuk” gibi pek çok alanda Türkiye’nin en kaliteli yazarlarının eserlerini yayımlayarak Türk düşünce hayatına uzun yıllardır katkı sunan çok başarılı bir yayınevidir. Yazar Hakan Sökmen ise bir entelektüel diyebilirim. Zira mimari, restorasyon eğitimi alıp Ayasofya’nın restorasyon hizmetinde çalışan, Mimar Sinan Üniversitesi’nde “Resim Okuma ve Üslüp” eğitimi alan Avrupa’nın kadim kentlerinde ve Kudüs’te saha araştırmaları yaparak tarihi eserleri inceleyen biridir. Tarih, mimarlık ve sanat üzerine çalışan Hakan Sökmen’in kaleminden çıkan 207 sayfalık bu roman biz okuyuculara farklı pencereler açıyor.

1 Ağustos 1935’te Mimar Sinan’ın mezarı o dönemde Türk olmadığı iddialarının araştırılması maksadıyla açılmıştır. Mimar Sinan’ın mezarını açan 3 kişi Türk Tarihi Araştırma Cemiyeti’nden Hasan Cemil Çambel, Şevket Aziz Kansu ve Afet İnan’dır. (s.7) Kitap, hadiseden hareketle daha sonra maalesef kaybolan kayıp kafatasının akıbeti üzerine kurgulanmış bir romandır. Ana karakteri Süleymaniye’de bir sahaf olan Oktay, onun hayatına esrarengiz bir şekilde giren Mimar Rıfat sayesinde kayıp kafatasını araştırmaya başlamasıyla ve başına gelenleri soluksuz okuyacağınız bir kitaptır. Kitapta Mimar Rıfat’ın Kudüs Seyahati izlenimlerini de okuyacaksınız.

Kitapta kültürel kodlarımız saklıdır. Hakan Sökmen hocanın satırlarını okurken bir ara kendimi rahmetli hocamız Prof. Dr. Haluk Dursun hocamızın dersindeymişim gibi hissettim. Bu kitapla emimin bir okur olarak “Süleymaniye Külliyesi’ni hiç bu kadar yakından tanımamıştım” diyeceksiniz. Sokaklarında gezecek, o büyük mabedin içerisinde hissedeceksiniz kendinizi. Kurgudaki tüm ikili diyaloglar tarih dersi niteliğindedir. Sadece

Mimar Sinan’ı da değil mesela Hz. Süleyman’ın mührünün de ne olduğunu ve ne anlama geldiğini öğreneceksiniz.

Ben eser için “Ciddi Roman” diyorum. Sadece hayatı ciddiye alan, sıradan ve sürüden olmak istemeyecek kadar önemli konulara ilgi duyanların zevk alacağı türden bir kitaptır. Hristiyanlık, Müslümanlık, Yahudilik ve hatta Masonluk ile alakalı bilgiler de edinebileceğiniz bir kitaptır Hakan Sökmen’in kitabı. Üslubu o kadar sürükleyicidir ki kitabı elinize her alışınızda bir oturumda hem bilgileniyor hem edebiyat zevki yaşıyor hem de en az 3 bölüm okumadan kalkmıyorsunuz. Üstadın bundan sonraki çıkacak eserlerini de şimdiden sabırsızlıkla beklediğimi de ifade etmeliyim.

Mimar Sinan’ın etnik kökenini merak edenlere de bir makale daha tavsiye ediyorum. Daha önceden Sabah Gazetesi’ndeki köşesinde de Mimar Koca Sinan’ın etnik kökenine dair hocam Prof. Dr. Erhan Afyoncu “Mimar Sinan Karamanlı Türk’üydü” başlıklı bir makale yazmıştı. Merak edenler bu makaleyi de okuyabilirler. (Sabah Gazetesi, 17 Nisan 2016)

Bu yazı toplam 934 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.