Hem Erdoğan ve AKP, hem de Bahçeli ve MHP, Cumhur İttifakı’nın başarısının kendilerine ait olduğu zehabına kapılmışlardı! Her iki taraf da burunlarından kıl aldırmıyorlardı. Her iki taraf da; ‘Biz olmasak onlar ne ki!’ havalarındaydılar…

Bahçeli MHP grubunda; "Geldiğimiz noktada herhangi bir ittifak arayışımız yoktur.", diye kükrüyor, bir nevi rest çekiyordu! Erdoğan AKP grubunda; “Mademki ‘biz yolumuza’ diyorlar, biz de ‘herkes kendi yoluna’ deriz”, diyerek Bahçeli’nin restini görüyordu!

Cumhur İttifakı’nın sonu gelmişti! Daha sonra Bahçeli tarafından “Cumhur İttifakı devam ediyor, olmayacak olan, biten mahalli seçim ittifakıdır.” Mealinde cümlelerle tevil yolunu seçiyor, Cumhur İttifakı’nın sürdüğünü vurguluyordu. Bu açıklama Başkan Erdoğan tarafından da destek görüyordu.

İşin doğrusu, düşmekte olan AKP’yi, seçilememekle yüzleşen Erdoğan’ı MHP’nin desteği kurtarmıştı! Bahçeli, yapılan bu büyük iyiliğin, desteğin Erdoğan ve AKP tarafından hep minnetle karşılanacağını, talep ve görüşlerinin geri çevrilmeyeceğine inanıyordu… Sayın Bahçeli siyasi arenanın en eski genel başkanlarından birisi olmasına rağmen, Erdoğan ve AKP’den beklentilerinin boşa çıktığını tattı! Af ve Andımız konularında, Erdoğan ve AKP’nin görüşlerini hiç kale almadığını gördü. Bahçeli bu durumu kızgınlıkla karşılıyor, grup konuşmalarında en üst perdeden durumu tenkit ediyordu! Bahçeli duruma, duygusal olarak yaklaşıyordu, oysa onların geldiği gelenekte, ahde vefa, yapılan iyiliğe, iyilikle karşılık vermek diye bir kavram yoktu! Defalarca yaşandığı halde, Bahçeli’nin Erdoğan’dan beklentisi bir iyi niyet coşmasından öteye gidemedi.

Ancak, ufukta gözüken mahalli seçimler için yaptırılan anketlerden Erdoğan ve AKP için hiç de iyi haberler gelmiyordu! Artık AKP’nin, Başkanlık’ın da resmileşen haliyle, ‘tek adam’ yönetimi millet tarafından tasvip görmüyordu! Yükselen, ateşi bir türlü düşürülemeyen enflasyon ve ekonomik krizin derinden etkilediği alt gelir düzeyinde yaşayanların memnuniyetsizlikleri ilk defa anketlere yansıyordu!

AKP’nin Genel Başkanı, Reisi Erdoğan duruma el koymak mecburiyetinde kaldı! Bahçeli’den görüşme talep etti! Zamanlama çok manidar, büyükşehir belediye başkanlıkları adaylarının açıklanmasına 5 kala, ölmüş ve tekrarlanmayacağı ilan edilmiş Cumhur İttifakı diriltilmeye çalışılıyor! Yine, tekrar MHP’nin meccane desteği talep ediliyor! Bu defa MHP ve Bahçeli, siyaset alanında kalabilmek, tutunabilmek için geçen seçimde kazandığı 2 büyükşehir, 4 il belediye başkanlıklarını sayılarını arttırarak tekrar kazanması, 78 ilçe belediye başkanlıklarının en az 100 civarına yükseltmesi gerekmektedir. Erdoğan ve AKP bu defa, başları her zora girdiğinde Hızır gibi imdatlarına yetişen, Hilal-i Ahmer Cemiyeti mantığıyla destek veren Bahçeli ve MHP’nin taleplerini karşılamak zorunda! Elleri mahkûm! İstanbul ve Ankara’nın kaybı, önümüzdeki mahalli seçimlere referandum niteliği kazandıracaktır! AKP’nin ve Erdoğan’ın sonunun başlangıcı olacaktır!

Başkan Erdoğan ve MHP genel Başkanı Bahçeli’nin bugün yapacakları görüşme, görüldüğünün ve zannedildiğinin çok üstünde bir önem arzetmektedir!

Bütün kozlar MHP ve Devlet Bahçeli’nin elindedir! Bugünkü görüşme Bahçeli’nin pazarlık yeteneğinin de ölçüsü olacaktır…

Görüşme akabinde yapılacak açıklamalarda söylenenlerden daha çok söylenmeyenler önemlidir. O söylenmeyenler içinde MHP’ye verilecek büyükşehir, il, ilçe belediye başkanlıkları listesi olacaktır! O liste de adaylar açıklandığında gerçeklik kazanacaktır…

Yapılacak görüşme, AKP’nin de, Erdoğan’ın da, MHP’nin de, Bahçeli’nin de geleceğini hayati bakımdan ilgilendirmektedir… Önemlidir!