Selefinin siyasetin ayakoyunları dışındaki cehaletini bilenler, yeni Başbakan Davutoğlu’na Profesörlüğünden de güç alarak ‘entelektüel!’ sıfatını yamadılar, yaftaladılar! Kendisinin de bu sıfatdan gizli bir gurur duyduğu belli, ancak entelektüel başbakan dendiği kadar entelektüel olmadığını çok basit kavramları bile henüz öğrenemediğini kongrede yazılı metinden yaptığı konuşmasında göstertti.
Sandıkta AKP’ye oy veren seçmenlerine selam ‘sallarken!’; "İki ayağındaki bastonlarla yürüyerek sandık başına giden ninelerimize, dedelerimize,”, cümlesini kurdu. Doğrusu şöyle olmalıydı; ‘İki ayağı sakat, ellerindeki bastonlarla…..’ Ardından selefine hitaben; "Sayın Cumhurbaşkanım bu bir veda kongresi değil, olağanüstü kongremiz, ama bir vefa kongresi, bir ahitleşme kongresi. Sayın Cumhurbaşkanımıza vefa borcumuzu ödüyoruz, onun bıraktığı miras AK Parti için bir şeref meselesidir, o miras bizim şerefimizdir ve sonuna kadar korunacaktır.”, dedi. Buradaki “miras!” yanlış yerde kullanılmıştır. Bilindiği gibi miras kelimesi, ölen bir yakınından kalan mal mülk, para veya servet, kalıt, bırakıt, terekedir. Halen hayatta olan birisinin miras bırakması söz konusu olamaz…
Bundan böyle belli ki entelektüel Başbakan sıkça entelektüellikten uzaklaşıp kendisine o sıfatı alel acele kendisine yakıştıranları utandıracak gibi…