Ben Bahçeli'nin Yerinde Olsaydım!!!
Bir olaya veya herhangi bir işe bakış açımızdan bahsederken hep bu cümleyi kurarız.''Ben olsaydım'' diye.Ben olsaydım şöyle yapardım böyle yapardım.Hani derler ya iş işten geçtikten sonra akıl veren çok olur diye.Burada önemli olan birilerine akıl vermek değil elbette ama bir vatandaş olarak olması gereken bir kaç kelam etmek ve düşüncelerimi açıklamak hakkımdır sanırım.
Önümüze tekrar bir seçim süreci var malumunuz 1 Kasım.Henüz seçim geçeli üç ay oldu.Vekil seçilenler kısa dönem askerlik gibi hevesleri kursaklarında kalacak yani tekrar listelere girip seçilemezlerse.CHP Açıklama yaptı daha önceki listelerle seçime katılacaklarını.MHP ve AKP'de durum belirsiz yani bu yazıyı yazdığım gün itibarı ile.Listeler değişir değişmez orasını bilemem ama bence listelerini gözden geçirirlerse iyi olur.Özellikle MHP'nin listelerindeki sıralamalardan en az 30 milletvekili kaybı var.
Şimdi...
Ben sayın Dr.Devlet Bahçeli'nin yerinde olsam mevzusuna,
12 Kara Eylül'den önce bu harekete yön veren cefasını çeken zindanlarda çilehanelerde yani adına Yusufiyeliler dediğimiz o insanları seçim öncesinde toplardım.Hani lüks bir otelde falan da değil,bir dağ başı da olur.Mesela bir yaylada.O çilekeşler lükse şatafata ilgiye fazla alışık değiller.Zaten istemezlerde.Partinin parasını kul hakkı diye masraf edilmesini istemezler.
Bir çağrı yapardım,derdim ki : Seksen öncesi yıllarda teşkilatlarımızda görev alan ceza evlerinde yatan ne kadar ÜLKÜDAŞIM varsa şu adrese 24 saat içinde gelsin.Bu çağrıyı alan O ÜLKÜCÜLER 24 saatın dolmasını bile beklemeden yola çıkarlar.Bu yola çıkacak olan ÜLKÜCÜLERİN eminim çoğunun cebinde yol parası bile bulamayanlar olur.Ama eşimden dostundan harç borç bulur yola çıkar.
Ne yapardım biliyormusunuz...
İşte O ÜLKÜCÜLERE :
Siz ÜLKÜDAŞLARIM bu davanın birer neferisiniz.Daha önce nasıl çalıştıysanız Lideriniz olarak size emrediyorum önümüzdeki seçimler ülkemiz için ölüm kalım meselesidir.Gidin illerinizde ilçelerinizde köylerinizde çalışın.Bu davanın sizlere ihtiyacı var.Sizler şimdiye kadar hiç bir makam mevki istemediniz.Sizin makamınızda mevkiniz de zaten tescilli.Çünkü Rabbim sizlere torpil yaptı,kimseye nasip olmayan davasına sahip çıkan Ülkücüsünüz size başka makam gerekmez.Ben bunları söylerken seminer düzeni alan ''O DELİ TAKIM'' artık yaşını başını alan 45 ile 60 yaş arası torun torba sahibi insanlarsınız neyi ne zaman kime nasıl anlatacağınızı biliyorsunuz.
Siz ÜLKÜDAŞLARIMADA Genel Başkanınız olarak hatıra olarak saklamanız için birer teşekkür kağıdı veriyorum ( Plaket değil )...
Hadi ekmek arası köftelerinizi yerken ayran içmeyi de unutmayın,sizleri bu dağın tepesinde topladığım içinde alışık olduğunuzdandır.Siz ÜLKÜDAŞLARIMA başka da bir şey dememe gerek yok.
Derdim...
Bu kadar işte basit anlaşılır bir dil,fazla ayrıntıya girmeden anlatırdım.Uğurlarken de A4 kağıdının dörtte biri kadar ( Kağıttan da tasarruf )
Şunu yazardım ;
ÜLKÜDAŞIM...Sen hep bu davanın bir neferi oldun bundan sonra da bu hareketin sana ihtiyacı var.Daha önce yaptığın bütün fedakarlılar için ödülün de ahaa bu teşekkür kağıdı...
Teşkilatçılıları ile samimiyetleri ile kenarda kıyıda kalan sadece bir vefa gösterilmesini bekleyen bu ÜLKÜCÜLERİN neler yapabileceğini işte o zaman görürdünüz...
Bu dediklerim olur mu olmaz mı bilemem ama ben olsaydım böyle yapardım.Çünkü ben O TAKIMI iyi tanıyorum...
Hayali bile güzel bir düşünce bana göre tabi...Bu yazımı okuyupta amaaaannn sen hala ordamısın diyenlerinizde olabilir.Olsun bu da benim hayalim...
Sizleri bu gereksiz!!! yazı ile oyaladığım ve o değerli vakitlerinizi aldığım için de kusura bakmayın...Selametle...
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.