Keçeci: Kalkınmanın Anahtarı Kadın ve Gençlerde
Nüfusumuzun yarısı,diğer yarısına Bakıyor
TÜİK tarafından Mart ayına ait işsizlik oranları açıklandı. 2013 yılının Mart ayına göre %0,9’luk bir artış gösteren işsizlik oranı Mart dönemi için %10.6 olarak açıklandı
Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştakilerde işsiz sayısı 2015 yılı Mart döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 322 bin kişi artarak 3 milyon 69 bin kişi oldu. İşsizlik oranı ise 0,9 puanlık artış ile %10,6 seviyesinde gerçekleşti. Aynı dönemde; tarım dışı işsizlik oranı 1 puanlık artış ile %12,6 olarak tahmin edildi. 15-24 yaş grubunu içeren genç işsizlik oranı 1,9 puanlık artış ile %18,6 olurken,15-64 yaş grubunda bu oran 0,9 puanlık artış ile %10,8 olarak gerçekleşti.
İşgücü Artışı Yine İstihdam Edilenlerin Çok Üstünde Gerçekleşti
İstihdam edilenlerin sayısı 2015 yılı Mart döneminde, bir önceki yılın aynı dönemine göre 370 bin kişi artarak 25 milyon 953 bin kişi oldu. Buna karşılık 2015 yılı Mart döneminde işgücü, bir önceki yılın aynı dönemine göre 692 bin kişi artarak 29 milyon 22 bin kişi olarak kayıtlara geçti. Aynı dönemler için yapılan kıyaslamalara göre; erkeklerde işgücüne katılma oranı değişim göstermeyerek %70 seviyesinde kalırken, kadınlarda işgücüne katılma oranı 0,9 puanlık artışla %30,7 olarak gerçekleşti.
Kalkınmanın Anahtarı Kadın ve Gençlerde
İşsizlik rakamları ile ilgili Bloomberg HT kanalında açıklamalarda bulunan Denizli Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Müjdat Keçeci, “Türkiye’de nüfusun işgücüne katılım olanı %50,4. Bu demek oluyor ki; nüfusumuzun yarısı, diğer yarısına bakıyor. Diğer gelişmiş ülkelere baktığımızda ise bu oranların %70’ler seviyesinde olduğunu görüyoruz. Ülkelerin katma değer yaratması ve ülkelerin gerçekten gelişmiş ülkeler sınıfına katılabilmesi için her şeyden önce emeğin arttırılması ve bu katılma oranlarının %70’lere 80’lere çekilmesi gerekiyor” dedi.
Kadın ve genç işsizliği konusunda da Denizli Sanayi Odası kapsamında çalışmalar yürüten Başkan Keçeci, “ Kadınların iş gücüne katılma oranı yüzde 30’larda. Çevremizdeki yoğun ve entelektüel kadın toplumunun bize ve ülkemize iş dünyasında katma değer olarak yeterli kazanımı sağlamadığını düşünüyorum çünkü biz kadınlarımızı iş dünyasının dışında tutarak onları soyutluyoruz. Diğer taraftan, bu yıl da üniversitelerimizden binlerce gencimiz mezun oldu. Ancak yetiştirmiş olduğumuz bu gençlerimizden de verim alamıyoruz. Genç nüfusumuz bizim en büyük sinerji kaynağımızdır, gücümüzdür diyoruz ama bu gençlerimizi değerlendiremiyoruz. Diğer taraftan biz sanayiciler olarak işletmelerimizde yetkin yetenekli iş deneyimi olan ve ara eleman olan gençlerimizi arıyoruz ama maalesef bulamıyoruz.” diye konuştu.
Kadınlarımızı Ev Kadını Olsunlar Diye Okutmuyoruz
Siyasi iktidarların kadın ve gençlerin işgücüne katılımı konusunda stratejik planlar yapması gerektiğini savunan Keçeci, “Üniversitelerimize baktığımızda kadınlarımızın erkeklere oranla sayıca daha fazla olduğunu ve başarı oranlarımın daha yüksek olduğunu görüyoruz. Üniversiteden mezun olan bu başarılı genç kızlarımızın neden işgücüne katılmadıklarını merak ediyorum. Kadınlarımıza ev kadını olmaları için bu kültürü, eğitimi vermediğimizi düşünüyorum. ” diye konuştu.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.