Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasında verilen kutsal mücadeleyi, Atatürk’ün emanetine daima sahip çıkarak kutlamalıyız.

En büyük gücümüzdür genç nüfusumuz ama bu gün Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK)in Şubat ayı işsizlik verilerine baktığımızda kanayan yaramız olan genç işsizlik oranının yaklaşık yüzde 20’lere dayandığını görüyoruz. Böylesine anlamlı bir günde bu durum bizi hem üzmekte hem de ülkemiz ve gençlerimiz adına endişelendirmektedir. Gençlerin işgücüne katılımındaki düşüklük, eğitimden işgücü piyasasına geçişte yaşanan sıkıntılar, işsizlik oranlarının yüksek olması en büyük ekonomik ve toplumsal sorunu yaratmakta. Genç işsizlik rakamlarının yüzde 20’lere ulaşmış olması demek her 5 gencimizden 1’inin işgücü piyasasının dışında olması demektir. Gerek anne-babalar gerekse devletimiz gençlerimizi yetiştirmek için inanılmaz emek ve para harcamaktadır. Dolayısıyla bu gün bu neslin değerlenememesi Türkiye’nin en büyük servet kaybının sebebidir. Günümüzde işsizlik olgusu, gelişmişlik seviyesi ne olursa olsun, birçok toplumun en önemli ortak sorunu haline gelmiştir. Ekonomide, emeğin değerlendirilememesi olarak nitelendirilen işsizlik sorunu, birey açısından bakıldığında kişisel bir travmayı, toplumsal yansımaları nedeniyle de sosyal bir problemi nitelemektedir. Ülke kalkınmasının dinamik gücünü oluşturan gençlerin istihdamındaki bu açmaz, üzerinde acilen durulması gereken bir sorundur.

Türk gençliğinin, Atalarından aldığı bu emaneti azim ve kararlılıkla aydınlık yarınlara taşıyacağına; milletçe hepimizi gururlandıracak çalışmalara imza atarak, Türkiye Cumhuriyetini muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkaracağına olan inancımız tamdır.

Tüm gençlerimizin ve halkımızın "19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı” nı en içten dileklerimle kutluyorum.