Öğr. Gör.Arslantürk Akyıldız,katılımcıları ”IĞDIRIN ANAVATANA KATILMASI”konusunda bilgilendirdi.

         Açılış konuşmasını yapan Serdar Ünsal,”Iğdır Türk dünyasına açılan bir kapıdır. Zengozor koridoru açılınca Iğdır’ın önemi daha çok artacaktır. Bunun İçin Iğdır’ın geleceği parlak bir ildir .Şimdiden tedbirler almamız lazım ”dedi

            Yöneticiliğini araştırmacı gazeteci yazar Serdar Ünsal’ın yaptığı sohbette konuşan Öğr. Gör.Arslantürk Akyıldız şunları söyledi:”Tarih boyunca, Iğdır’ın da içinde bulunduğu Sa’at çukuru her dönemde önemli olaylara ev sahipliği yapmanın yanı sıra, birçok göç hakaretinin de koridoru olmuştur.  Sa’at Çukuru olarak da bilinen bu coğrafya; Küçük ve Büyük Ağrı dağlarıyla, Alagöz dağları arasında, batıda Kulp ( Tuzluca ) ve doğuda Nahcivan’a kadar geniş bir alanı kapsamaktadır. Tarihi süreç içerisinde birçok medeniyete beşiklik yapan bu topraklar, çeşitli mücadelelere sahne olmuştur. 1040’lı yıllara kadar çok sayıda devletin mücadele sahası olmuş ve bu tarihten sonra, Selçuklu, Bizans, Osmanlı, Safaviler, Kaçarlar gibi birçok devletin hâkimiyetini görmüştür. Nihayetinde, Rusya ile İran arasında yapılan savaş sonunda imzalanan Türkmen Çayı anlaşması (18 Şubat 1828) ile Aras Nehrinin kuzeyi, Erivan ve Nahcivan Hanlıkları Rusya ya terk edilmiştir. Böylece, bugün Ermenistan’ın merkezi olarak gösterilen, Tarihi Türk şehri Erivan (İrevan ) Hanlığı toprakları da, Rusya Çarlığının eline geçmiş oldu. Bu olay, Rus Çarı I.Nikola tarafından Ermenistan’ın kurtuluşunun ilk adımı olarak ilân edilmiştir. Rus Çarlığının,bölgenin önemli bir merkezi olan Erivan’ı ( İrevan ) ele geçirmesi, Ermeni kilisesi Eçmiyazin tarafından kutsandı ve Çar’a “Ermenilerin Kralı” unvanı verildi. 2 Bu olay, bölgenin tarihini kökten etkileyecek ve dramatik bir dizi olayında başlangıcı olarak kabul edilir. Iğdır bölgesinde Ermeni çeteleri tarafından yapılan katliamlarla çok büyük facialar yaşanmıştır. Yapılan çalışmalarla bölgede en az 10 tane Türk toplu mezarı tespit edilmiştir.. Bunlardan Oba, Hakmehmet ve Gedikli ( Tavusgün ) köylerindeki toplu mezarlar açılarak katliamım bütün delilleri ve boyutu ortaya konulmuştur.Saldırıların çok artması üzerine Tuzluca ( Kulp ) , Aralık, Melekli başta olmak üzere Türk milis kuvvetleri kuruldu. Hatta “Aras Türk Hükümeti “ adıyla bölgenin tamamını kapsayan bir hükümet dahi kuruldu. Ancak bunlara rağmen, bir türlü Ermeni saldırıları durdurulamadı..Bölgede Ermeni saldırıları sonunda başlayan Türk katliamını durdurmak için TBMM , 15. Kolordu Komutanı Kazım Karabekir Paşayı, “ Doğu Cephesi Kumandanı “ olarak atayarak, ileri hareket emri vermesi sonrasında Türk ordusu bölgedeki Ermeni kuvvetlerine karşı saldırıya geçti.. Kısa zamanda Kars dan başlayan hareket Sarıkamış üzerinden Iğdır’a doğru devam etti. Nihayetinde 12 Kasım 1920 günü Ermeni kuvvetleri kesin mağlubiyete uğratılarak Aras Nehrinin Kuzeyine atıldılar. Bu hareketin sonunda imzalanan Gümrü Anlaşması ( 3 Aralık 1920 ) ile Iğdır’ın da içinde bulunduğu bölge Ermeni katliamlarından kurtarıldı”

         Program daha sonra soru cevap şeklinde devam etti.