Hayat Kısa, Geçmişi Değil Anı Yaşamak Lazım
Yaşadığımız hayatta, Mutlaka hepimizin ne kadar çok uğraşırsak uğraşalım, çok üzüldüğümüz, hatta hayatımızın sonunu bile düşündüğümüz çok kötü anlarımız olmuştur.
Örneğin, Kimimiz çok Severek evlendik. Fakat sonunda, anlaşamadık, ayrıldık veya terk edildik ayrıldık, belki çalıştığımız iş yerimizden yapmak istediğimiz, planladığımız, projelerimiz istediğimiz gibi olmadı çok paralar kaybettik. Belki de iş yerinden kovulduk, yakınlarımızı kaybettik, sağlığımız bozuldu.
Bu gibi umutsuz durumlar da, kendimizi hiçbir şeye yaramayan, bitmiş, tükenmiş, çaresiz, hissedebildik ve yeri geldi içimizdeki umudumuzu hala devam ettirebildik. Bu demek oluyor ki, geçmişte yaşadığımız beklentilerimiz, geri gelebilecekmiş gibi yaşamaya devam ederek, kabuğundan sıyrılmadan hep aynı yerde aynı beklentiler ve Umutlar içinde takılı kalmaya devam ettik.
Oysaki, Geçmiş geçmişte kaldı. Bizlerin yapacağı en güzel şey, Geçmişi saplantı haline getirmeyip daha ileri gitmek için veya yeni bir Hayata Sil Baştan başlayıp, İçinde bulunduğumuz şu An'ı ve mutluluğumuzu yaşamak, Keşkelerimizi bir kenara bırakarak, korkarak yaşamaktan veya üzülmekten vazgeçmek, atacağımız yeni adımlarımız, yapacağımız başlangıçlarımız, bizlere yeni umutlar ve yeni kapıların açılmasının yanı sıra hayat bizlere yeni bir Merhaba diyecektir.
Sevgilerimle.
Gülten Abacı / Almanya'dan yazıyor...
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.