Ege'yi Resimleyen Denizlili Sanatçı... Gürcan Ekici...

Ege'yi Resimleyen Denizlili Sanatçı... Gürcan Ekici...

Ege'yi Resimleyen Denizlili Sanatçı... Gürcan Ekici...

A+A-

Denizli Devlet Hastanesi’nin duvarlarını resmetmesiyle gündeme gelen Denizlili ressam Gürcan Ekici ile kendi çalışmaları ve sanatla ilgili biraz konuşalım dedik. Devlet Hastanesi duvarını resmetmesinin arkası geldi tabi… Bu duvar çalışmaları Ege’ye yayıldı. Sadece hastaneler değil, belediye binaları, elektrik trafoları onun fırçasıyla renklendi. Duvar resimleri çalışmalarının nasıl başladı, atölye çalışmasını neden bıraktı, sanat ve motor tutkusu…  

Akis Haber: İlk olarak gündemdeki konuyla başlayalım isterseniz, hastane duvarlarını resmetmek… Hastane duvarlarına resimler yapmak fikri nereden çıktı? 

2000’li yıllarda Denizli Devlet Hastanesi ile bu çalışmalara başladım. Başhekim Mithat Ekici’den bir teklif geldi ve ilk olarak Denizli Devlet Hastanesi’nin duvarlarına resimler yaptım. Bu da benim için bir dönüm noktası oldu. Sonra Aydın Devlet Hastanesi başhekimliği de Denizli Devlet Hastanesi aracılığıyla bana ulaştı. Orada da hastane duvarlarını resmettim. Derken bu çalışmalar Ege’ye yayıldı.


Uşak Devlet Hastanesi, PAÜ Hastaneleri duvarlarında çalışma yaptım. İzmir, Manisa ve Kütahya’da çalışmalar yaptım. Köy hayatı ve doğa resimleriyle donanan hastane duvarları vatandaşında beğenisini kazanıyor. Ben de keyifle bu çalışmaları yapıyorum. Son olarak da Servergazi Devlet Hastanesi’nin bütün duvarlarını resmettim.  

O kadar çok oldu ki bu çalışmalar yine Çal Belediyesi’nin duvarlarına resim yaptım. Çivril’de trafolarda çalışma yaptım.

Akis Haber: Yurtdışında da duvar resmetme çalışmaları yaptığınızı duyduk. Bu konu nasıl gündeme geldi?

Bir iş adamının davetiyle Almanya’ya giderek şirketinin duvarlarında çalışma yaptım.

“YAZILARLA DOLU TRAFO DUVARLARINA RESİM YAPTIM”

Denizli Devlet Hastanesi eski başhekimi, Gölhisar Belediye Başkanı Ramazan Canural, beni davet etti. ‘Trafolar yazılarla dolu, kirli bir görüntüsü var. Resim yapar mısın’ diye sordu. Ben de kabul ettim. İlçenin bütün trafo duvarlarına resim yaptım.

Çivril’de trafoların duvarlarına, Çal’da belediye binasının duvarlarına resimler yaptım. Restoran ve kafelerde resim çalışması yaptım.   


Akis Haber: Bu resimleri yapmadan önce hazırlık yapıyor musunuz? Kara kalem çizimi gibi.

Bir ön hazırlık yapmıyorum. Çalışmayı yapacağım gün duvarın karşısına geçip ne çizeceğimi kafamda canlandırıyorum. Resmin yüzde 40’ı, 50’si kafamda canlanıyor. Gerisi çizerken ortaya çıkıyor.

“Çal Bağbozumunda canlı performans yapacağım”

Çal’da eylül ayında düzenlenecek olan Bağbozumu Festival etkinliklerinde canlı performans gerçekleştireceğim. Yakında Denizli’de bir kişisel sergi açmayı planlıyorum. Yine doğa ve köy hayatı temalı çalışmalar olacak.

Akis Haber: Atölye çalışmalarınız devam ediyor mu?

Atölye çalışmalarını bıraktım.

Akis Haber: Neden bıraktınız?

Resim öyle hemen öğrenilecek bir sanat dalı değil. Hobi amaçlı gelen kursiyerler birkaç ay sonra hemen benim gibi resim yapmak istiyordu. Ama resim kursu uzun zaman alan, sabır gerektiren bir kurs, maalesef kursiyerler bu kadar sabır gösteremiyor. Böyle olunca da verimli bir çalışma ortaya çıkmıyordu.

“Aileler çocuklarının ressam olmasını istemiyor”

Çocuklar açısından yetenekli öğrenciler geliyordu. Onlara gerçekten iyi eğitim vermek gerek. Ama genellikle aileler çocuklarının ressam olmalarını istemiyor.

Akis Haber: Neden istemiyorlar, insanın sanatla uğraşması güzel bir şey değil mi?

Güzel bir uğraş tabi ki ama özellikle ülkemizde sanat para etmiyor maalesef. Kursa gelen bir çocuk vardı ve çok yetenekliydi. Güzel Sanatlar istiyordu. Bir gün ailesi beni aradı ve çocukla konuşarak; ‘Kendisinin resim yeteneğinin yeterli olmadığını, gelecekte kendisine başka bir iş seçmesinin iyi olacağını söylememi istedi’. Ben bunu kabul etmedim. Aileler sanat para etmediği için güzel sanatlar okumasını istemiyor. Çocuklarının iyi maaş alabileceği bir meslek seçmesini istiyorlar haklı olarak. Ben çocuğun gerçek anlamda yeteneği varsa, ailenin destek olması gerektiğini düşünüyorum.

“Oğullarım resim eğitimi aldı”

Benim iki oğlum var, yetenekli olmalarına rağmen ressam olmalarını istemedim. Az önce söylediğim nedenden dolayı. Büyük oğlum Erkin, özel bir şirkette sanat danışmanı. Diğer oğlum da Bodrum’da Güzel Sanatlar okuyor. Duvar çalışmaları yapıyor. Onlar kendi yolunu çizdi.


Gürcan Ekicinin büyük oğlu Erkin Ekici

“Eskiden daha çok tablo satılırdı”

Denizli’de 92 yılında ilk sergimde 41 tablo sattım. En son sergimde ise 4- 5 tablo sattım. Yakın zamanda açmayı planladığım resim sergimde tablo satılacak mı derseniz, çok umutlu değilim. Bu işin merkezi İstanbul. Geçmişte İstanbul, İzmir ve Antalya’da sergiler açtım. Bu yıl 25 Mart’ta İstanbul’da sergi açtım. İlgi yoğundu.

Motor tutkunu bir ressam…

Akis Haber: Motor tutkunuz ne zaman başladı, ailenizin motorla arası nasıl?

Motor benim için yaşam tarzı. Gençlik yıllarımdan beri, 36 yıldır motora biniyorum. Eşim Nihal, aileden motora alışık bir insan olduğu için, hiç ‘motor tehlikeli araç’ tepkisi görmedim. Bir motor grubumuz var. Onlarla gezilere gidiyoruz. Yalnız da gittiğim olur. Doğa tutkunu olduğum için, doğa gezileri yaparım. Grup arkadaşlarımızla yurt içi ve yurt dışı geziler düzenliyoruz. Buralarda kamp kuruyoruz. Kendi yiyeceğimizi kendimiz hazırlıyoruz.


Akis Haber: Eşiniz motora biniyor mu?

Eşimle bana eşlik ettiği çok olmuştur. Birlikte motora atlayıp Antalya’ya bile gideriz. Oğullarım Erkin ve Melih de motor kullanıyor. Tehlikeli araç olduğunu düşünmüyoruz. Ama motor kazalarıyla ilgili haber izlediğimizde özellikle eşim Nihal daha çok etkileniyor. Çocuklarımızın motor kullanmasını istemiyor ve bunu onlara söylüyor. Gençler bize göre daha tecrübesizler, haliyle anneleri endişeleniyor.


Melih Ekici ve Gürcan Ekici 

Motor bence en güvenli araç. Ama şöyle bir durum var. Diğer sürücüler maalesef motorları araç olarak görmüyor ve trafikte yok sayıyor. Kazaların bir çoğu da bu nedenle oluyor. Buradan diğer sürücülere; ‘Lütfen motor sürücülerine karşı saygılı olun, onlar da trafikte varlar, yok saymayın” mesajını iletmek istiyorum.


 

Ressam Gürcan Ekici:

Çallı olan ressam çocukluk döneminde resme başladı. Ailesinin karşı çıkmasına rağmen Gürcan Ekici resme devam etmeye karar verdi. Okuldayken defterine resimler yapan Ekici, ilk resim tuvalini de kendisi yapmış. Kendi söylemiyle; ‘İlk tuvalimi kendim yaptım, nasıl yapıldığını da bilmiyorum, tamamen içgüdülerimle yaptım’ diyor. Kendi imkanlarıyla hem çalışıp hem de kazandığı parayla malzeme alarak resime devam eden Ekici, Denizlililerin yakından tanıdığı ressam Yaşar Çallı’nın öğrencisi.  

 

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.