Denizli'de Sivil Toplum Kuruluşları Referandum İstiyor!
Denizli'de basın toplantısı yapan sivil toplum kuruluşları İstanbul Sözleşmesinin iptal edilmesini istedi.
İstanbul Sözleşmesi ile ailenin yok edilmek istendiğini öne süren sivil toplum kuruluşları temsilcileri CEDAW ve İstanbul Sözleşmesinin iptal edilmesini istedi. Dünyadan örnekler veren temsilciler, referandum yapılmasını önerdi.
İstanbul sözleşmesinin sakıncalarını ve aileye verdiği zararları dile getiren sivil toplum kuruluşları temsilcileri, sözleşmenin iptalini isteyerek referandum yapılmasını istediler. Bu amaçla bir araya gelen Denizli Aile Derneği (DAYESDER), Ribat Eğitim Vakfı, Türkiye Aile Meclisi, İnşirah Derneği, Emekli Memur-Sen ve Eğitim Mil-Sen temsilcileri basın açıklaması yaptı. Temsilciler adına konuşan Türkiye Aile Meclisi Denizli Sözcüsü Ahmet Tomaşoğlu, insanlığın son kalesi olan aileyi diriltmenin yolunu açan hukuka aykırı yasalar ve sözleşmelerin iptal edilmesini söyledi. “STK’lar olarak bizler, aile yıkan faiz, kumar, içki, fuhuş, feminizm ve her tür cinsi sapkınlıklar, insanlığa karşı suç kapsamına alınmalı ve cezalandırılmalıdır” ifadelerini kullanan Tomaşoğlu, “Türkiye'de ve dünyada aileyi yok etmeye karşı küresel topyekün bir saldırı var. İnsanlığın kurtuluşu olan yegane hayat rehberimiz Kur'an'ın Tahrim suresi 6. ayeti emri ve Anayasanın 41. Maddesi'ne göre de ailemizi koruma görevimiz vardır. Bu, devletimizin de görevidir” dedi.
“AİLELER PARÇALANMAKTA VE YIKILMAKTADIR”
Cinsi sapıklık ve savunuculuğun derhal suç kapsamına alınmasını isteyen Tomaşoğlu, bu tür faaliyetlerin yasaklanması ve deşifre edilmesinin gerekliliği üzerinde durdu. Tomaşoğlu, “Yaratılışa, hukuka ve aile medeniyetimize aykırı "Toplumsal Cinsiyet Eşitliği" maskesiyle eş cinsellik teşviki politikaları durdurulmalıdır. Ailesiz, ahlaksız ve cinsiyetsiz toplum projesi olan CEDAW, İstanbul Sözleşmesi iptal edilmeli ve buna bağlı 6284 sayılı kanunun uygulamaları acilen durdurularak ıslahına yönelik çalışmalar başlatılmalıdır. İftiracılara "kadın dahi olsa " iki kat ceza verilmelidir. 6284 sayılı kanun yasalaştığından beri bu kanun uyarınca her yıl 500 bin kişi evden uzaklaştırılarak aileler parçalanmakta ve yıkılmaktadır. Sadece kadına karşı değil, şiddetin her türlüsüne karşı çıkılmalıdır” dedi.
“MİLLİ GÜVENLİĞİMİZ TEHLİKEDEDİR”
Aile kurmanın teşvik edilmesi gerektiği ve evlenenlere en az 80 gram altın değerinde karşılıksız hibe verilmesi gerektiğini anlatan Tomaşoğlu, “Her çocuk için aileye ayda en az 1 gram altın karşılığı çocuk yardımı yapılmalı ve bu para annenin hesabına yatırılmalıdır. “Güçlü kadın” mottosuyla ailesi ile bağı koparılmaya, eşi ile rakipleştirilip düşmanlaştırılmaya, çocuklarından koparılıp bireysel bir yaşama yönlendirilmeye çalışılan kadın, kapitalist sermaye karşısında yalnız ve çaresiz bırakılmaktadır. Süreç böyle devam ettiği takdirde devletimiz dahil hepimiz kaybedeceğiz. Bundan tek kâr eden elbette çok uluslu kapitalist sermaye olacaktır” dedi.
“İSTANBUL SÖZLEŞMESİ KADÜK KALSIN
İnsanlık adına önce aileyi savunabilmenin gerekliliği üzerinde duran Tomaşoğlu, “İnsanlığa ve aileye savaş açmış, toplumu ve aileyi terörize eden CEDAW, İstanbul Sözleşmesinin, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Projesinin ve bağlı uygulamalarının Avrupa ülkeleri gibi iptal edilmesini istiyoruz. Aileye devlete zararlı İstanbul Sözleşmesi ve TCE'ye karşı olan Macaristan, Bulgaristan, Romanya, Ukrayna, Rusya, Ermenistan, Azerbaycan, İspanya, İngiltere gibi biz de çöpe atmalıyız. Bir İslam toplumu olarak biz bu yanlışlardan kurtulmaya daha çok layığız. İstanbul Sözleşmesi kadük kalsın. Son çare Referandumdur. Tüm STK, DKÖ, üniversiteler, ilgililer ve vatandaşlar aile medeniyetimize uygun “Aile Anayasası” “Anadolu Sözleşmesi, Fıtrat Sözleşmesi” hazırlamalıdır. Aileyi savunmak vatanı savunmaktır. Reisi Cumhurumuzun “Aileyi ifsat eden istanbul sözleşmesi nass değildir iptal edilsin” sözünü destekliyoruz” dedi.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.