Öztürk açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“Salgın döneminde şifa dağıtmak için tüm gücüyle hizmet üreten sağlık çalışanlarına saldırılar bitmek bilmiyor.

 Son olarak Pamukkale Üniversitesi Hastanesi Çocuk Pediatri Servisi'nde parfüm satmak isteyen bir kişi tarafından iki doktorumuz rehin alınmış ve darp edilmişlerdir. Doktorlarımıza geçmiş olsun diyoruz.

Şu günlerde bu yaşananları görünce ne söylenecek sözlerin bile anlamı kalmıyor. Anlaşılıyor ki sağlıkta şiddetin sonu anında hapis olmadığı sürece bu vahşetinde sonu gelecek gibi durmuyor.

Fakat ne yazık ki hastaneye başkanının kartıyla girip, doktorlarımızı rehin alan ve şiddet uygulayan bu kişi serbest kalmıştır. Bu kadar suçun faili birisi nasıl serbest kalabiliyor anlamak mümkün değildir. Bu kişi doktorlarımızı katlettiği zaman mı tutuklanacaktı merak ediyoruz. Yapanın yanına kaldığı sürece sağlıkta şiddete çözüm gelmez bilakis artarak devam eder.

Kıymetli Basın Mensupları;

Geçtiğimiz yıl TBMM’de sağlıkta şiddete yönelik bir düzenleme hayata geçmiştir ama görülüyor ki, bu düzenleme uygulamada hayata geçmemiş, düzenlemenin yaptırımları hissettirilememiştir.  Ancak şiddet uygulayan canilerin salıverildikten sonra oluşan kamuoyu tepkisi nedeniyle tekrar tutuklandıklarına şahit olmaktayız.

Bu nedenle sağlık kurum ve kuruluşlarının sıfır toleranslı alan ilan edilmesi önerimiz süratle hayata geçirilmelidir.

Buradaki herhangi bir suçun ertelemesi, paraya çevrilmesi imkansız hale getirilerek hapis cezası ile cezalandırılması gereklidir.  

Salgın sürecinde bile böylesine korkunç olayların yaşanması yaptırımların ne kadar ağır olması, tedbirlerin en üst seviyede alınması gerektiğini göstermektedir.

Kınamakla, unutmakla ve münferit bir olay gibi görmekle bu şiddetin ne sonu gelir ne de çalışan kendini güvende hisseder.

 Hastaları hayata tutunmaya çalışırken kendi hayatını kaybetme endişesi yaşamalarına sağlık çalışanlarının artık tahammül edecek sabrı kalmamıştır.  

Virüsle mücadele mümkündür ama bu şekilde sağlıkta şiddete karşı mücadele etmek imkansızdır.

Bu nedenle bir kez daha vurguluyoruz; sağlıkta şiddete ağır yaptırım, kesin çözüm için en kısa sürede somut adım atılmalıdır. En ağır cezalar verilmelidir.”