Boyacı; ''Basın Bayramını Buruk Kutluyoruz''
İkinci Meşrutiyet’in ardından 1908 yılında Sansürün Kaldırılması ülkemizde 1946 yılından bu yana 24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramı olarak kutlanmaktadır. Sansürün kaldırılışının 109. yıldönümünde 24 Temmuz Gazeteciler Basın Bayramı’nı buruk kutluyoruz. Sansürün kaldırılışının üzerinden 109 yıl geçse de medya kuruluşları bugün bir çok konuda sorunlar ve sıkıntılar yaşamakta, halkın doğru ve tarafsız haber alma hakkını kullanmasında sorunlar yumağına rağmen fedakarca görev yapmaktadırlar.
Basın özgürlüğü demokrasilerde çok seslilik ilkesinin işletilmesi adına çok önemli olgudur. Medya sektörü hem ülkemizde hem de birkaç istisna hariç tüm dünya genelinde özgür olma, bağımsız haber yapabilme mücadelesi vermektedir. Ülkemizde özellikle 12 Eylül döneminde medya kurumları üzerinde büyük baskılar yaşanmıştır. Günümüzde de ifade özgürlüğünü kısıtlayan yasal kısıtlamalar vardır. Gazeteciler yazdıkları yazılar, yorumlar ve haberler nedeniyle yargılanmakta, tutuklanmakta, mahkum olmaktadır. Bu durumun sona erdirilmesi, gazetecilerin tutuksuz yargılanması ve ülkemizde basın özgürlüğünün gerçek anlamda sağlanması gerekmektedir.
Medya sektöründe yaşanan temel sorunlardan bir diğeri, olumsuz çalışma koşullarıdır. Sendikalaşmanın adeta hiç olmadığı medya sektöründe çalışanlar düşük ücret almakta, uzun çalışma saatlerinde zor koşullar altında görev yapmaktadır. Yıpranma hakkından ise sadece Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü Basın Kartı olanlar yararlanabilmektedir. Ülkemizde medya sektörü, avukatlık, doktorluk, mühendislik veya mali müşavirlik gibi mesleki standartlara ne yazık ki sahip değildir. Eğitimine, birikimine bakılmaksızın Türkiye’de herkes gazeteci-haberci olabilmektedir. Bu nedenle medya sektöründe acil olarak mesleki düzenlemeye gidilmelidir. Aynı kapsamda, sıradan dernek statüsünde olan basın meslek örgütlerinin sektörde söz sahibi olmalarını sağlayacak yasal düzenlemeler yapılmalıdır.
Medya sektörünü yakından ilgilendiren devlet kurumları Basın İlan Kurumu ile Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü’nde, Anadolu basınını söz sahibi yapacak düzenlemeye gidilmelidir. Basın İlan Kurumu’nun oluşumunu içeren 195 sayılı kanun yeniden ele alınmalı, çağımız koşullarına göre güncellenmelidir. BYEGM Basın Kartları yönetmeliğinde de düzenleme yapılmalı, internet haber yayıncılığı da göz önüne alınarak BİK ve BYEGM’de yeniden yapılanmaya gidilmelidir.
Yerel gazetelerimiz ekonomik anlamda çok zor bir dönemden geçmektedir. Gazetelerin can suyu olan ve aylık zorunlu giderlerin karşılanmasında önemli rol oynayan resmi ilan fiyat tarifesi son olarak Mart 2016'da ayarlandı. Mevzuat gereği, Basın İlan Kurumu Kasım Genel Kurulu’nda yerel gazetelerin resmi ilan fiyat tarifesinin 12 TL’ye arttırılması kararı alındı ve bu karar Bakanlar Kurulu’na sunulmak üzere Ankara’ya iletildi. Yerel basının nefes almasını sağlayacak bu kararı Bakanlar Kurulu'nun bir an önce onaylamasını bekliyoruz.
Teknolojinin hızla gelişimi ve internet ağının her noktaya ulaşması ile birlikte, ülkemizde internet haberciliği büyük bir gelişim göstermiştir. Bu nedenle İnternet Yasası bir an önce meslek örgütlerinin de katılımıyla ele alınmalı, daha fazla gecikilmeden çıkarılmalıdır. Çünkü sektörde yasal boşluktan kaynaklanan sorunlar, her geçen gün artmaktadır. İnternet medyasının gerek yayıncılık, gerekse BİK yardımları konusunda düzenlemeye ihtiyacı vardır. İstihdam sağlayan, gerçek anlamda habercilik yapan ve kurumsallaşan internet haber siteleri, yerel gazeteler gibi desteklenmelidir.
Bu kurumlarda habercilik yapan meslektaşlarımız da, düzenleme yapılarak basın kartı alabilmelidir. Şantajcı ve korsan internet haber siteleri, sadece yasal düzenleme ile önlenebilir. Basın sektörünün yukarıda belirttiğimiz sorunlarının çözülerek, halkın haber alma hakkını sorunsuz ve objektif olarak kullanması dileğiyle tüm meslektaşlarımızın 24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramı’nı kutlar, zorlu görevlerinde başarılar dileriz.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.