Belde kireçlenme olarak isimlendirilen bu hastalık aslında eklemlerin aşınması, yıpranması, yapılarının bozulması ve deforme olması sebebiyle ortaya çıkmaktadır. Ardından bu sebeplere bağlı olarak bel kireçlenmesi şikayetleri ortaya çıkmaktadır. Temel olarak bel kireçlenmesi sebepleri genetik kaynaklı bir sorundur. Yani yapısal olarak ortaya çıkmaktadır fakat yaşamdaki olumsuz faktörler hastalığın erken yaşta başlamasına ve şiddetli bir hale dönüşmesine neden olabilmektedir. Örneğin; kilo problemleri, eklemlere aşırı bindirilmesi gibi faaliyetler bel kireçlenmesine sebep olabilmektedir. Örneğin; ağır kaldırınca, zorlayıcı sportif aktivitelerde bulunulduğunda; futbol, voleybol, kayak, tenis gibi faaliyetler sürekli eklemlere yük bindirdiği için bel kireçlenmesinin hızı ve şiddeti artmaktadır.

Belimizde bulunan omurların arasında bulunan disklerin arkasında bel sinirleri ve omurların birbirine bağlanmasını sağlayan eklemler bulunmaktadır. Zorlanmalar sonucu bu eklemler aşınıp yıpranmaktadır. Kabalaşmakta, deforme olmakta ve bitişinde bulunan sinirlere baskı yapmaya başlamaktadır. Ayrıca etrafında bulunan bağların da aşırı gerilmesine sebep olmaktadır. Sinirlere yapılan baskı ve eklem çevresini saran kaslarda yaşanan gerilme sebebiyle bel kireçlenmesi ağrıları oluşmaya başlar. Ayrıca omurlar arasında bulunan disklerin yıpranmasına ve disk sularının kaybolmasına ve sertleşmesine sebep olmaktadır. Disklerde oluşan yıpranma omurlar arasındaki mesafenin daralmasına sebep olarak hareket kaybının ortaya çıkmasına ve disklerinde komşu sinirlere baskı yapmasına sebep olmaktadır.

Kısaca Özetleyecek Olursak;

Bel kireçlenmesinin sebebi kısaca genetik yatkınlık üzerine beli aşırı zorlayarak, dikkat etmeden kullanmanın, ağırlık bindirmenin sonucunda meydana gelmektedir.

Bel Kireçlenmesi Belirtileri

Genel olarak bel kireçlenmesi herhangi bir ağrıya sebep olmamaktadır. Bu eklemlerin yıpranması ve aşınması zaman için yavaş yavaş meydana gelmektedir. Ancak bu aşınma ve yıpranma dokularda zorlanmaya neden olduğu zaman, oluşan defermasyon çevresindeki sinirlere baskı yaptığı zaman, bağların ve kasların aşırı gerilmesine neden olduğu zaman ağrılar ortaya çıkmaya başlamaktadır. Hasta ağrıyı zorlanan bölgenin izdüşümünde, belin ortasında, sağında ve solunda veya kalçaya yayılan ağrı şeklinde görebilmektedir. Eğer sinir sıkışması çok fazla bacağa, diz arkasına ve ayağa vuruyorsa uyuşma, karıncalanma ve ağrı belirtileri görülebilmektedir.

Kireçlenmenin, eklem defermasyonunun ve yıpranmanın neden olduğu hareket kısıtlılığından dolayı hastanın günlük yaşam aktiviteleri kısıtlanmaktadır. Hasta yeterince eğilip doğrulamaz, bir yere uzanamaz, herhangi bir ağırlığı kaldırmak istediğinde yeterince kuvvet alamaz, uzun süre mesafeli yürüyemez, kısa sürede yorulur, belinde ağrı ve bacağında ağrı oluşur. Bunların dışında sabahları ilk kalktığı zaman şiddetli ve tutukluk hissedebilir. Bel kireçlenmesi olan hastalarda çok tipik bir durumdur; hareket etmeye başladıklarında ağrı hafifler fakat gün içinde çok fazla hareket edince, günlük aktiviteler sırasında sürekli eğilip doğrulurken, merdiven inip çıkarken tekrar bel kireçlenmesi belirtileri ve ağrıları başlayabilmektedir.

Bel Kireçlenmesi Tedavisi

Hastalığın tedavisinde hastanın şikayetleri ışığında ilk müdahale başlamaktadır. Hasta hangi bölgesinde ağrı hissediyorsa ona yönelik tedavi yapılması gerekmektedir. Hastada kısıtlanmış hareketlerin açılması için ilk olarak fizik tedavi aletleri kullanılmaktadır. Deforme olmuş , aşırı yıpranmış, sertleşmiş eklemleri açmak için lazer tedavisi uygulanmakta ve aşırı derecede işe yaramaktadır. Ayrıca ultrason tedavisi sertleşmiş bağ ve dokularını yumuşatmakta, hastaların ağrılarını ortadan kaldırmakta ve hareket açıklığını arttırmaktadır. Bunların dışında elektrik uygulaması tedavisi ve egzersiz tedavisi hastanın kendini iyi hissetmesinde son derece faydalıdır. Yapılan bu tedavi işlemlerinde kireçlenme tamamen son bulmamaktadır. Çünkü bel kireçlenmesi doğal olarak insanda var olan yapısal bir durumdur. Yapılan tedavi işlemlerinde sadece hastanın bel kireçlenmesine bağlı olarak belirttiği şikayetleri ortadan kaldırılmaktadır.

Tedavi sürecinde sinir sıkışmaları ortadan kaldırılmaktadır. Sıkılaşmış bağ dokuları gevşetilmektedir, hareket açıklığı arttırılmaktadır ve hastanın günlük yaşam aktiviteleri daha konforlu bir hale getirilmektedir.

Bitkisel Çözüm

kireçlenmeye bitkisel çözüm Kireçlenme için evde uygulayabileceğiniz bitkisel tedavi yöntemleri.

1- Yarım fincan doğranmış havuç, 3 gram tarçın, 1 gram kara biber ve 3 gram kuru zencefil 2 fincan suyun içinde kaynatılır. Elde edilen karışım 1 ay boyunca günde 2 defa içilir.

2- Çeyrek fincan doğranmış yeşil soğan 2 fincan su içinde kaynatılarak günde 3 kez içilir. Aynı yöntem ve miktarla elde edilecek maydonoz çayıda kireçlenmeye iyi gelmektedir.

3- 1/3 fincan taze fasülye içi, arpa ve barbunya 4 fincan su ile pişirilir ve 1 ay boyunca günder bir kez yenir.

4- 1 fincan karahindiba ve nane 4 fincan su içinde kaynatılır ve bu karışık günde 3 kere içilir. Ayrıca pişirilerek lapa haline getirilmiş hindiba‘yı kireçlenme olan eklemlerinize 2 saatte bir yenileyerek uygulayabilirsiniz.