BBC Aylarca Süren Doğu Türkistan Verilerini Açıkladı

BBC Aylarca Süren Doğu Türkistan Verilerini Açıkladı

BBC  aylarca süren  inceleme  sonucunda,  Doğu Türkistan’daki  Çin’in  toplama  kampları ve  hapishanelerle ilgili verilerini açıkladı.

A+A-

BBC  aylarca  süren inceleme  sonucu,  Doğu Türkistan’daki  Çin’in  toplama  kampları ve  hapishanelerle  ilgili  bilinmeyen  ayrıntılı 5 binden fazla fotoğraf ve bilgi, en az 2 bin 884 aralarında kişinin gözaltı kamplarına alındığını kanıtlayan verileri açıkladı.

Çin’in Doğu Türkistan’daki Uygur Türklerine  yönelik  baskı  politikalarıyla  ilgili  bugüne  kadar  bilinmeyen  ayrıntılar, BBC’nin  yayınladığı  binlerce  belge  ve fotoğrafla  ortaya  kondu.  Polis  bilgisayarlarının hacklenmesi sonucu elde edilen  belgeler,  bölgedeki  birçok  kişinin sadece  Müslüman  oldukları  için  gözaltı kamplarına yerleştirildiğini gösteriyor.

İngiliz kamu yayın kuruluşu BBC, Doğu Türkistan’daki  Çin’in  “Yeniden  Eğitim Kampları” adını verdiği toplama kampları ve resmi hapishanelerle ilgili bilinmeyen ayrıntıları içeren belgeleri aylarca inceledikten sonra yayınladı.

Çin, bölgedeki kampların sadece eğitim amaçlı  olduğunu  savunurken  yeni  yayınlanan belgeler, kampların bir hapishaneden  farksız  olduğunu  gösteriyor. Çin  hükümetine  ait  belgelerde  kampın silahlı  gardiyanlar  tarafından  korunduğu görülüyor. Kamptaki  esir  Uygurlara  ait  5  binden fazla fotoğraf ve bilgi de yayınlandı. Birçok  kişinin  sadece  Müslüman  oldukları için ya da Müslümanların çoğunlukta olduğu ülkeleri ziyaret ettikleri için gözaltı kamplarına yerleştirildiği belirtildi.

Tutuklanan  kişilerin  çoğunun  da inançlarından dolayı hapis cezası aldığı, çok sayıda kişinin akrabaları tutuklandığı için şüpheli listesine alınarak takip edildiği kaydedildi. Son  yıllarda  uluslararası  basına  yansıyan  Doğu  Türkistan’a  ait  uydu  görüntüleri, bölgede gözaltı kamplarının sayısındaki artışı ortaya koymuştu. Kampta kalmış  tanıklar  da  tecavüz  ve  işkence olaylarının yaygın olduğunu savunuyor.

Anne  babaları  gözaltına  alınan  binlerce  çocuğun  da  hükümet  kontrolündeki yatılı ana okul tarzı yurtlara yerleştirilmesi tepkilere yol açıyor. Çin  hükümetinin  2017’den  bu  yana Doğu  Türkistan  genelinde  inşa  edilen  toplama  kamplarının  “Okullardan” başka bir şey olmadığını iddia etmesi; ortaya çıkan iç polis talimatları, koruma kadroları ve tutukluların daha önce hiç görülmemiş görüntüleri ile çelişiyor.

Sızdırılan  dosyalar,  Uygurların  Ocak ve Temmuz 2018 arasında çekilmiş 5 binden  fazla  fotoğrafını  içeriyor.  Fotoğrafların ve sızdırılan belgelerin incelenmesi  ile  birlikte  Konaşehir  ilçesinde en az 2 bin 884 kişinin gözaltına alındığı  tahmin  ediliyor.  Görüntü  ve belgeler, Çin’in kamp tutsaklarına “İstekli Öğrenciler” iddiasıyla çelişiyor.

İSLAMİ  SEMBOLLER  TAŞIDIKLARI İÇİN GÖZALTINA ALINDILAR

Belgeler,  birçok  Uygur’un  İslami semboller  taşıdıkları  ya  da  Müslüman nüfusa sahip ülkeleri ziyaret etmek istedikleri gerekçesiyle gözaltına alındığını doğruluyor. Kamptan  sızdırılan  fotoğraflardan bazılarında  silahlanmış  gardiyanlar görülüyor.

Büyükannesi  ile  Kuran  okuduğu  gerekçesiyle bir Uygur’un 2017’de hapis cezasına  çarptırıldığı  öne  sürülürken, yüzlerce kişinin yasadışı dini vaz dinlemek  veya  cep  telefonlarında  şifreli uygulamalar  bulundurmak  sebebiyle hapis cezasına çarptırıldığı aktarılıyor.

KAÇMAYA  ÇALIŞANLAR  İÇİN  VUR-ÖLDÜR POLİTİKASI YÜRÜRLÜKTE

Sızdırılan belgeler arasındaki bir dizi dahili  polis  protokolü,  tüm  alanlarda  silahlı subayların  bulunduğuna,  gözetleme  kulelerine  makineli  tüfek  ve  keskin  nişancı tüfeklerinin  yerleştirildiğine  ve  kaçmaya çalışanlar için vur-öldür politikasının varlığına işaret ediliyor. Nakledilen herhangi bir Uygur için göz bağı, kelepçe ve pranganın zorunlu olduğu belirtiliyor.

Rapora göre, birçok kişi sadece Müslüman olduklarına dair işaretlerden yola çıkılarak ya  da  Müslümanların  çoğunlukta  olduğu ülkeleri ziyaret ettikleri için gözaltı kamplarına yerleştiriliyor.

Fotoğraflar arasında 60 yaşındaki Tacigül Tahir  adlı  kadının  yasa  dışı  vaaz  vermek suçlamasıyla Ekim 2017’de kampa yerleştirildiği  bilgisi  yer  alıyor.  Oğlunun  alkol veya  sigara  içmediği  için  kadının  “Güçlü Dini  Eğilimlere”  sahip  olduğu  ifadesinin yer aldığı belgede, oğlunun da terör suçlamalarıyla 10 yıl hapis cezasına çarptırıldığı belirtiliyor.

KAÇMAYA ÇALIŞANLAR İÇİN “VUR-ÖLDÜR” POLİTİKASI

Fotoğraflarda  en  genç  olarak  gözüken Rahile Ömer’in, 15 yaşında gözaltında olduğu  ifade  edilirken,  73  yaşındaki  Anihan Hamit’in kamptaki en yaşlı kişi olarak kayıtlara geçtiği bilgisi yer alıyor.

Belgeler  arasında  üst  düzey  yetkililerin gizli konuşmaları, polis kitapçıkları, personel bilgileri ve 30 binden fazla Uygur Türkü için gözaltı ayrıntıları yer alıyor. Raporda,  polis  protokolünde  yer  alan, kampların  tüm  bölgelerinde  silahlı  memurların, gözetleme kulelerinde makineli tüfeklerin  ve  keskin  nişancı  tüfeklerinin konumlandırılması  bilgisinin,  kaçmaya çalışanlar  için  “Vur-Öldür”  politikasının varlığını açıkladığına işaret ediliyor.

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.