Yapılan açıklamada Necip Filiz, bundan tam bir sene evvel 16 Nisan 2017 tarihinde; yapılan projeler ile bir çığır açan ve Türkiye’ye sınıf atlatan AK Parti iktidarının, yine bir ilke imza attığını, şahlanmak için cumhurbaşkanlığı sistemini milletin de desteklediğini ve ‘Evet’ dediğini ve 16 Nisan ile önü açılan Türkiye’nin bir dünya markası olma yolunda emin adımlarla ilerledi dile getirdi.

16 Nisan Anayasa Değişikliğiyle demokrasinin, sağduyunun ve uzlaşının kazandığını belirten Başkan Necip Filiz; geçmişten beri hayal olan cumhurbaşkanlığı sisteminin 16 Nisan 2017 tarihinde gerçekleştiğini ve Türkiye’nin kazandığını söyledi.

Yönetim alışkanlıklarını, darbeler ile vesayetler ile müdahalelerle artık milletin gına getirdiği bir yönetim anlayışının halkın da desteğini alarak değiştiğini ve Meclis-cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi birbirini bir anlamda kontrol eden iki yapı olduğunu ifade eden Filiz, Meclis tarafından işler zora sokulduğu durumda cumhurbaşkanının inisiyatifinin olduğunu, eğer cumhurbaşkanı yönetim sistemi olarak hattan çıktıysa da o zaman Meclisin inisiyatifinin olduğunu ve benim dediğim olacak diye bir şey olmayıp, uzlaşının olduğunu vurguladı.

Başkan Necip Filiz, yeni sistemde Cumhurbaşkanı adayı olmanın belli bir siyasi elitin elinden alındığını ve halkın kendisine verildiğini, halk tarafından seçilen Cumhurbaşkanının yeni düzenleme ile hem halka karşı hem de Meclise karşı cezai sorumluluk taşıdığını, artık Reis-i Cumhurun partisi ile ilişiğinin sürmesi sayesinde ülkenin milli meselelerinde diğer parti temsilcileri ile daha rahat bir şekilde diyalog kurabilecek ve uzlaşma kültürü devlet millet el ele şeklinde tezahür edeceğini belirtti.

Sürekli Tıkanan Sisteme Çare

Sistemi sürekli tıkanmakta olan ve devlet işleyişinin kısıtlandığı bir sistemden hızlı bir gelişime sevk eden bir sisteme geçiş ile ülkenin kazandığını ifade ederek, 16 Nisan’da senelerce devleti zayıflatan bir sistemin artık mazide kaldığını, yeni bir çağın açıldığını, aydınlık, özgür ve ilerleyen bir Türkiye’nin olduğunu, yeni anayasa ile adaletin dağıtıldığı mahkemelere bağımsızlığının yanında tarafsızlık ilkesi de eklendiğini söyledi.

Milletvekili sayısının artması ile demokratik temsilin de arttığını ve Avrupa Birliği ortalamasında bir milletvekilinin temsil ettiği nüfusun 53.764 iken Türkiye’de bu rakamın 143.166 olduğunu ve bu sonucun ülkemizdeki demokratik temsiliyetin kısıtlandığı anlamına gelmediğini söyleyen Filiz, 16 Nisan referandumu ile milletvekili sayısının 550 den 600’e çıktığını, milletvekili sayısının 600’e çıkartılmasının hem demokratik temsiliyeti artıracağını, hem de milletvekillerinin kendi seçim bölgelerine daha fazla yoğunlaşma olanağını sağlayacağını dile getirdi.

Gençlere Güvenen Türkiye

Şuurlu, sorumlu ve kendini yetiştiren bir gençliğin yetişmesi;  40’ında değil 18’inde meclise girme imkanına sıkıca bağlıdır dediklerini ve bu amaçla anayasal değişiklik ile gençleri kazandıklarını belirten Filiz, gençlerine sözde güvenen bir Türkiye’den, gençlerine özde güvenen bir Türkiye’ye yol aldıklarını belirtti.

Başkan Filiz, hukuk devletinde herkesin kanun önünde eşit olması ve eşit koşullarda ve aynı mahkemelerde yargılanmasının adaletin bir gereği olduğunu ve zaman zaman vesayetin bir aracı olan askeri mahkemelerin kaldırılması demokrasi adına atılan en büyük adımlardan birisi olduğunu söyledi.

Başkan Filiz sözlerine İşte bu nedenlerden dolayı duyarlı milletimiz Türkiye’nin gücünü, ekonomisini, eğitimini, hukuk ve adalet mekanizmalarını güçlendirmek için , Çocuklarımıza, gençlerimize daha güzel bir gelecek bırakabilmek için “EVET” dedi. Artık Sürekli istikrar ve güçlü, tek başına iktidar zamanı. Kısacası Türkiye’nin kazanma zamanı. İfadeleri ile son verdi.