Başkan Kurşunoğlu, ülke içerisinde gelir dağılımını düzenlemenin en etkin yollarından bir tanesinin de uygulanan vergi politikaları olduğunu hatırlatarak, vergi politikalarının temel amacının, çok kazanandan çok, az kanandan az vergi almak yolu ile toplanmış olan vergilerin kamu hizmetleri aracılığı ile topluma döndürülmesi, bu şekilde de düşük gelirliyle yüksek gelirli kesimler arasındaki dengenin sağlanması olduğunu belirtti.

 Tersine Bir Yol İzleniyor

“Ne yazık ki ülkemizde bu durum tersine bir yol izlemektedir.” Diyen başkan Kurşunoğlu, kamu tarafından izlenen vergi politikasının temelinde belli kesimlerden yüksek oranda vergi alınması ve vergi vermesi gerekli olan fakat vermeyenlerden vergi alınamamasının yattığını, durum böyle olunca iktidarların da kamu harcamalarına kaynak oluşturacak gelirlerin başında gelen vergiyi, tahsilin en kolay olduğu kesimlerden yani kayıt altında çalışan kesimden almakta ve kaynağından kesilen vergiler yolu ile kaynak ihtiyacını gidermeye çalıştığını, bu durumun ülkede çok çarpık bir hal aldığını, toplam gelir vergisi tahsilatının hemen hemen yüzde 50’sinin GSYİH’nın yalnızca yüzde 7’sini alabilen çalışan kesim tarafından ödendiğini belirtti.

Gelir dağılımının vergiler yoluyla etkilenmesinde önemli olan bir başka kriterin, vergilerin dolaylı mı yoksa dolaysız olarak mı toplandığı olduğunu ve OECD ülkelerinde dolaylı vergilerin toplam vergi gelirlerine oranı ortalama yüzde 35 iken, Türkiye’de bu oranın yüzde 68’lerde olduğunu, buna göre adaletsiz vergi toplamanın bir göstergesi olan dolaylı vergilerin, Türkiye’de dolaysız vergilerin yerine ikame edildiğinin görüldüğün dile getiren Başkan Kurşunoğlu sözlerine şöyle devam etti: